Bilim insanları Mars yüzeyindeki "toz şeytanlarının" sesini ilk kez kaydetti

NASA'nın Perseverance keşif aracı, Mars'ta bir özçekim yapıyor (NASA/ESA)

Bilim insanları, Mars yüzeyindeki "toz şeytanlarını" ilk kez duydu.

Perseverance keşif aracı, Mars yüzeyinde uzaylı kasırgası gibi esen çok küçük hortum ve tozların kayıtlarını Dünya'ya gönderdi.

Araştırmacılar, bu olayın ilk kez gerçekten duyulduğunu ve kaydın gezegen hakkında daha fazla şey anlamak için kullanılabileceğini söylüyor.

Keşfi yapan ekibe liderlik eden, Purdue Üniversitesi Fen Fakültesi'nde yer, atmosfer ve gezegen bilimleri profesörü Roger Wiens şunları söyledi:

Sesi kullanarak diğer bazı araçlarla öğrenebileceğimizden çok daha fazlasını öğrenebiliriz.

Düzenli aralıklarla ölçüm yapıyorlar. Mikrofon, tam olarak ses hızında olmasa da saniyede yaklaşık 100 bin kez örnekleme yapmamızı sağlıyor. Mars'ın nasıl bir yer olduğuna dair daha güçlü bir fikir edinmemize yardımcı oluyor.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Bulgular 13 Aralık'ta Nature Communications'da yayımlanan "The sound of a Martian dust devil" (Marslı bir toz şeytanının sesi) başlıklı yeni bir makalede rapor edildi.

NASA'nın Perseverance keşif aracı 2020'de Mars'a ulaşmış, beraberinde gezegenin yüzeyindeki ilk çalışan mikrofonu da getirmişti. Bu mikrofon, keşif aracının SuperCam olarak bilinen, kameralar ve spektrometreler de içeren "kafasındaki" bir dizi sensörden biri.

Mikrofon her iki günde bir yaklaşık üç dakika süreyle çalıştırılıyor. Bu da neyin yakalanacağının şansa bağlı olabileceği anlamına geliyor.

Fakat keşif aracı, Mars'ı incelemeye başladığından bu yana neredeyse yüz toz şeytanına dair kanıt gördü. Dolayısıyla eninde sonunda bir tanesinin de geçip gittiğini duyması an meselesiydi.

Ses kaydı, Mars'taki atmosfer ve hava durumunu daha iyi anlamak için diğer verilerle birlikte kullanılabilir. Kayıt, gezegenin nasıl hızlı ve zayıf rüzgarlardan oluşan çok küçük fırtınalara sahip olduğunu gösteriyor.

Bu da astronotların yaşadıkları yerleri yıkabilecek güçlü rüzgarlar konusunda endişelenmelerine gerek olmadığı anlamına geliyor. Fakat anlaşılan o ki bu fırtınalar ekipmanların üzerindeki güneş panellerinde kum birikmesini önleyecek kadar kuvvetli. Bu da önceki keşif araçlarının beklenenden çok daha uzun süre dayanmasını sağlamış olabilir.

Profesör Wiens yaptığı açıklamada, "O gezici ekipler birkaç gün ya da hafta boyunca güçte yavaş bir düşüş ve ardından bir sıçrama görürlerdi. Bu, rüzgarın güneş panellerini temizlediği zamandı" dedi.



*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

https://www.independent.co.uk/space

Independent Türkçe için çeviren: İpek Uyar

© The Independent

DAHA FAZLA HABER OKU