Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, verdikleri emeklerin, döktükleri terlerin, girdikleri risklerin boşa gitmediğini belirterek, "Kazanan yine biz olduk. Bugün sizlerle bir araya gelmemize vesile olan büyük projelerimizi, gelecek için kurduğumuz büyük hayalleri, geçmişte ödediğimiz o bedellere borçluyuz" dedi.
Erdoğan, Ömer Halisdemir Spor Salonu'nda düzenlenen Gençlik Buluşması'nda yaptığı konuşmada, Samsun'da çok farklı bir gün geçirdiklerini belirterek, ilgileri nedeniyle Samsunlulara teşekkür etti.
Ülkenin her biri ayrı iftihar kaynağı projelerinde görev alan gençlerle bir arada olduklarını ifade eden Erdoğan, gençleri küçümseyenlere en güzel cevabı birlikte oldukları gençlerin verdiğini söyledi.
Erdoğan, ülkenin ufkunu karamsarlık bulutlarıyla kapatmak isteyenlerin, gençlerin yüreğinden saçılan aydınlık karşısında çaresiz kalacağına inandığını vurguladı.
"Yoksullukların Türkiye'sinin tüm yükünü omuzlamış bir nesiliz"
Milletin umudunu kırma, enerjisini tüketme peşinde olanların gençlerin çalışkanlığı ve heyecanı karşısında bir balon gibi sönüp gideceklerini belirten Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
Ömrünü bu aziz millete hizmete adamış bir büyüğünüz olarak sizlerle geçirdiğim her an kendimi adeta yenilenmiş, şarj olmuş hissediyorum. Esasen bizim gençliğimizin gündemi ile sizlerin gündemi arasındaki fark Türkiye'nin nereden nereye geldiğini göstermesi bakımından çok önemli. Biz yasakların, yoklukların, yoksullukların Türkiye'sinin tüm yükünü omuzlamış bir nesiliz. Aklımızın erdiği günlerden itibaren hem geri kalmışlığın hem demokrasi eksikliğinin sebep olduğu sıkıntıları hayatımızın her anında yaşadık. Şimdi sizlere teker teker anlatsam inanmakta zorluk çekeceğiniz öyle sorunlarla boğuşuyorduk ki kelimenin tam anlamıyla akıllara zarardı. Zaman içinde hepsinin gerisindeki sebepleri gördük, anladık. Bir yandan tarihimizi, kültürümüzü, değerlerimizi en iyi şekilde öğrenerek kendimizi yetiştirmenin diğer yandan çağı kavramamıza imkan sağlayacak güncel ve ilmi donanımı kazanmanın mücadelesini verdik. Bilgiye ve kaynağa erişme imkanının bir hayli sınırlı olduğu bir dönemde bu mücadele kolay geçmedi.
Erdoğan, burslarla yetişmediğini, hem çalışıp hem okuduğunu, bu şekilde eğitimini tamamladığını dile getirdi.
Hayatın meşakkatli ve muhataralı yollarında ya fikren ya fiilen kaybettikleri nice arkadaşlarının olduğunu söyleyen Erdoğan, "Ülke ve dünya çapında nice başarılara imza atan arkadaşlarımız da oldu. Verdiğimiz emekler, döktüğümüz terler, girdiğimiz riskler boşa gitmedi, kazanan yine biz olduk. Bugün sizlerle bir araya gelmemize vesile olan büyük projelerimizi, gelecek için kurduğumuz büyük hayalleri, geçmişte ödediğimiz o bedellere borçluyuz. Size olan güvenimiz sayesinde Türkiye Yüzyılı vizyonumuzu böylesine güvenli ve kararlı bir şekilde ifade edebiliyoruz. Bizim Türkiye Yüzyılı'ndaki yoldaşlarımız sizlersiniz" diye konuştu.
TEKNOFEST kuşağı
Erdoğan, birilerinin kuşakları alfabe harfleriyle ifade etmeyi sevdiğini belirterek, "Sizler için Z kuşağı diyorlar. Halbuki biz karşımızda maziden atiye kurdukları köprüyle özgürlüğü, hakkaniyeti, çalışmayı, üretmeyi, hayatlarının merkezine koyan bir gençlik görüyoruz. Ben bu gençliğe, Samsun'da da ifade ettim, TEKNOFEST açılışlarında şahit olduğum manzaradan hareketle illa bir isim konulacaksa 'TEKNOFEST kuşağı' denmesi gerektiğini söylemiştim" ifadelerini kullandı.
Gençlik buluşmaları devam edecek
Cumhurbaşkanı Erdoğan, birilerinin gençlerin dünyanın dört bir yanında gösterdikleri başarıları da yanlış anladığını aktardı.
Türkiye'yi hala tek parti devrinin içine kapanık, dünyadan kopuk, kendi insanıyla kavgalı, geleceğine ilişkin iddiası olmayan bir ülke zannedenlerin gençlere de böyle baktığını vurgulayan Erdoğan, şunları kaydetti:
Aslı böyle değil. Kökü mazide, yani geçmişte olan, ati, gelecek olan bu gençlerimiz ülkemizin Türkiye Yüzyılı hazırlığının en önemli gücüdür. Sizler gibi gayretleri, kabiliyetleri, birikimleri, başarılarıyla sadece akranlarına değil aynı zamanda arkadan gelen yeni kuşaklara da örnek teşkil eden gençlerimiz bizim gurur kaynağımızdır. Geçen hafta Şanlıurfa'da bir araya geldiğimiz gençlerimize de ifade ettiğim gibi artık bizler, sizin zamanınızın misafiriyiz. Olaya biz böyle bakıyoruz. Türkiye Yüzyılı sizlerin hem eseri hem asrı olacaktır.
Bir gencin, her hafta bir ile giderek gösterdiği performans nedeniyle kendisine hayran olduğunu söylemesi ve "Gençlik Buluşmaları devam edecek mi? Önümüzdeki hafta nerede olacaksınız? Samsun'da olan heyecanı orada bulabilecek misiniz?" sorusunu yöneltmesi üzerine, Erdoğan, şunları kaydetti:
Tabii keramet ehli değilim. Haftaya Mardin'de olacağımızı biliyorum. Aynen Şanlıurfa ve burada olduğu gibi orada da gençlerle buluşmayı ümit ediyorum. Şanlıurfa'da resmi rakam olarak 110-120 bin kişi meydanda vardı. Bugün de 100 bine yakın bir katılımı Samsun'da gördük. Burası modern bir salon. Şanlıurfa'da tarihi bir mekanı kültür merkezine dönüştürmüş, adını da İbrahim Tatlıses Kültür Merkezi koymuşlardı. Çok güzel oldu o toplantı. Samsun'a rahatsızlığı nedeniyle gelemedi Orhan Bey (Gencebay) ama gelmeyi çok arzu ediyordu. Onun gelişi bu toplantıyı çok daha zengin kılacaktı. İnşallah bir başka buluşmayı Orhan Bey ile gerçekleştiririz Samsunlu olması hasebiyle. Gençlik buluşmaları devam edecek. Durmak yok yola devam.
"Artık başı açık başı örtülü böyle bir sorun olmaması lazım"
Erdoğan, başörtüsüne yönelik Anayasa değişikliği teklifine ilişkin, gerekirse ve ihtiyaç olursa referanduma da gidebileceklerini belirterek, "Eğer, bunlar parlamentoda bu işi çözmezlerse çözüm yeri neresi? Millet, gideriz millete. Çünkü bu ülkede artık başı açık başı örtülü böyle bir sorun olmaması lazım" dedi.
Uzay bilimleriyle alakalı gerek TUSAŞ, gerek Baykar'ın attığı adımlarla Türkiye'nin hızlı bir gelişme içinde olduğunu belirten Erdoğan, şöyle devam etti:
Mesela Bulgaristan Cumhurbaşkanı ülkemizdeydi. Baykar'ı ziyaret etti, gezdi. Kendisiyle yaptığımız toplantıda nasıl buldun diye sordum. 'Şu anda Türkiye savunma sanayinde İHA'larla, SİHA'larla, Akıncılar ile adeta bir devrim yapıyor, acaba beraber çalışamaz mıyız?' dedi. 'Bu özel sektör, bizim değil. Kendileriyle görüşmek suretiyle böyle bir adım atmaya yanaşırlar mı yanaşamazlar mı özel sektör kendisi karar verir. Türkiye olarak bizler de sizlerle birlikte adım atmaya her zaman varız.' dedik. Geçmişte biz, çok daha farklı bir konumdaydık. Göreve geldiğimizde savunma sanayi yüzde 20 yerliydi, şimdi yüzde 80 yerli, bu konuma geldik. Bu ne demek? Artık biz, bize yetiriyoruz. F-16'nız var, mühimmatınız olmasa ne yapardınız? Bir işe yarar mı? Ama şimdi F-16'nın mühimmatını biz yapıyoruz. Özellikle SİHA'larda yapıyoruz. Şimdi artık füzelerimizi yapmaya başladık. Bu üretim tabii Yunan'ı ürkütüyor. 'Tayfun' diyorsun, Yunan ürküyor, 'Atina'yı vurur' diyor. Eee vuracak tabii. Sen rahat durmazsan, sen Amerika'dan adalara, şuradan, buradan bir şey almaya çalışırsan Türkiye gibi bir ülke herhalde armut toplamayacak, bir şeyler yapması lazım. Bu gençler boşuna yetişmiyor değil mi? Bu işi başaracağız, petrolü, silah ve mühimmatıyla da her şeyiyle.
"Göbeğimizi kendimiz keseceğiz"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "4-5 bin tır Suriye'nin kuzeyine Amerika silah mühimmat gönderiyor. Bunu defaatle kendilerine söylememe rağmen hiç umurlarında değil. Dedim kusura bakmayın, biz NATO'da sizinle beraberiz, beraber olmamıza rağmen siz, bize bu yanlışı yapıyorsunuz ve terör örgütünün yanında yer alıyorsunuz. Öyleyse kendi göbeğimizi kendimiz keseceğiz başka çare yok." diye konuştu.
Independent Türkçe, AA