"Beyaz Rusya" olarak da bilinen Belarus, Rusya'nın en yakın müttefiki.
Rusya, Belarus toprakları üzerinden Ukrayna'ya saldırılar düzenliyor.
Son dönemlerde Belarus ordusunda da hareketlilik gözlemleniyor.
Belarus ordusunun ülkedeki Rus birlikleriyle birlikte Ukrayna'ya saldırabileceği iddiaları ortaya atılıyor.
Ancak tam da bugünlerde Belarus ordusunda görevli oldukları iddia edilen bazı askerlerin eğitim görüntüleri sosyal medyada gündem oldu.
Kimi kişilerin alaycı yorumlarına da neden olan görüntüde askerlerin eğitim kapsamında karate yaptıkları, yakılan bir ipin eşliğinde şınav çektikleri görülüyor.
Oysa birbirlerinden farklı eğitim içerikleri olsa bile dövüş sporları dünyada neredeyse her ülkenin ordusunda görülüyor.
Hatta yapılan askeri geçitlerde ve törenlerde alınan bu eğitimler sergileniyor, bunlar bol da alkış alıyor.
Suçla mücadele eden polis, bekçi gibi güvenlik güçlerinin yakın dövüş tekniklerini kullanması gereken ortamlara girebileceğini tahmin etmek zor değil.
Ancak karate ve benzeri dövüş sporlarının Ukrayna'da yaşandığı gibi drone'ların, füzelerin havada uçuştuğu günümüz savaşlarında da bilinmesi faydalı mı?
Belarus ordusunun görüntülerinin ardından yapılan yorumların bazısı da bu yöndeydi.
Peki konvansiyonel bir savaştan daha çok yakın çatışmaların yaşandığı terörle mücadelede hiç dövüş sporlarını kullanmayı gerektirecek durumlar yaşandı mı?
Bu iki soruyu uzun yıllar komando birliklerinde ve özel kuvvetlerde görev yapan, görevleri sürecinde birçok operasyona katılan iki emekli albaya sorduk.
"Fiziksel olarak hazırlanmayan zihinsel olarak da hazırlanamaz"
Bir dönem Afganistan'daki Türk birliğinin komutanlığını da üstlenen emekli kurmay albay Haydar Ateş'in herhangi bir operasyonda dövüş tekniklerini kullanması gerekmemiş ancak bu eğitimin gerekliliğine inandığını söyledi.
Ateş, dövüş sporlarını öğretmenin temel amacının fiziksel dayanıklılığı artırmak olduğunu belirterek, "Dünyanın en güçlü silahına da sahip olsanız bunu kullanan askerin fiziksel olarak hazır olması gerekir. Fiziksel olarak hazırlanmayan zihinsel olarak hazırlanamaz" dedi.
"Savaşlarda yeri gelir göğüs göğüse çatışmada olur"
Kendisinin de harp okulunda okuduğu yıllarda karate, güreş çalıştığını belirten Ateş, "Bu bize özel görevlerde çalışma şansı getirdi. Örneğin paraşütle atladığınızda kas gücü ve refleksler de önemli. Silahlar ne kadar modern olsa da son noktada belirleyici olan insanın iradesidir. Savaşlarda yeri geldiğinde göğüs göğüse çatışmada olur" diye konuştu.
"Elinde en modern silah dahi olsa geleneksel yöntemleri de bilmelisin"
ABD ordusunun en modern silahlara sahip bir güç olduğunu hatırlatan Ateş, "Ama her sabah bütün askerler kilometrelerce koşar sonra eğitime geçer. Elinizde teçhizat olsa bile gelenekselleşmiş yöntemleri de bilmeli gerektiğinde ağaçların dibindeki yosunların veya karınca yuvalarının yönlerine bakarak yönünüzü bulabilmelisiniz" diyerek sözlerini bitirdi.
Yüzlerce operasyona katıldı ama dövüş eğitimini kullanmadı
1974 Kıbrıs Barış Harekatı'nda Ada'da görevli olan Türk alayında genç bir teğmen olarak Yunan alayı ile çatışmalara giren, sonraki yıllarda görev yaptığı komando birliklerinde ve son olarak Özel Kuvvetler Alay Komutanı Işık, olarak sayısı yüzlerle tabir edilen operasyonlara katılan biri.
Emekli albay Mithat Işık da bugüne kadar herhangi bir operasyonda dövüş sporu becerisini kullanmasına gerek görmediğini vurguladı.
"Bina operasyonlarında işe yarayabilir"
Sadece bir bina operasyonunda ani bir karşılaşma sırasında karşılaşılan kişinin itilerek yere düşürülmesine tanık olduğunu aktaran Işık, "Bina operasyonları gibi durumlarda dövüş bilgisi gerekebilir ama öyle karşılıklı dövüş gibi bir durum olmuyor genelde" ifadelerini kullandı.
"Kimsenin muharebede karate yaptığı yok ama gerekli"
Bu tür eğitimlerin vücudu kuvvetlendirmek ve askere psikolojik moral vermek amacıyla verildiğini dile getiren Işık, şunları kaydetti:
Kimsenin günümüzde muharebede karate yaptığı yok ama sonuçta vücut ne kadar kuvvetli olursa silahı kavrayış da o kadar etkili olur. Silahın sağa sola savrulması engellenir. O nedenle bedeni güçlendirme ve spora yönlendirmek için dövüş eğitimleri de verilir. Dünyanın bütün ordularında bu tür eğitimler vardır. Bir nevi gelenek haline gelmiş. Biz de var. Olmasında da fayda var.
© The Independentturkish
