Türkiye, cumartesi gecesi Ankara'da sahne aldığı mekan çıkışında pusu kurularak öldürülen müzisyen Onur Şener cinayetiyle çalkalanıyor. 

Şener'in "istek parça" nedeniyle öldürüldüğü ileri sürülse de durum henüz netlik kazanmadı.

Olayın detayları ise kan dondurdu. Mekan çıkışı Şener'i bekleyen katillerin, müzisyenin şah damarını kestiği ortaya çıktı.

Beş şüpheliden üçü tutuklandı

Katil zanlıları Ali G., İlker K. ve Semih S., emniyetteki işlemlerin ardından tutuklandı. Zanlılar verdikleri ifadede suçu birbirine atarken, ellerindeki sargılar dikkat çekti.

36 yaşındaki Ali G. ile 35 yaşındaki İlker K.’nın Çalışma Bakanlığı’nda iş müfettişi, Semih T.’nin ise TAİ’de elektrik mühendis olduğu öğrenildi.

Olay gecesi şahısların yanındaki Jale E. ve Gözde G. adlı kadınlar ise serbest bırakıldı.

Geriye kızıyla şarkı söylediği görüntüler kaldı

4 yaşında bir kız çocuk babası olmasının yanı sıra geçen sene vefat eden arkadaşının çocuğuna da baktığı öğrenilen Onur Şener, ikindi vakti Ankara'da son yolculuğuna uğurlandı. 

Tepkiler çığ gibi büyürken, Türkiye'nin “her istediğini zorla yaptırabileceğini sananların cinayet yuvasına" dönüştüğü eleştirileri de yapıldı.

Sahne emekçilerinin canlarını riske atan pek çok olayla karşılaştığı ancak ölümle sonuçlanmadığından gündemde yer almadığı da tepkiler arasında.

"Her istediğini zorla yaptırmaya çalışanlar"

Yaşananları Müzik Yorumcuları Meslek Birliği (MÜYORBİR) Yönetim Kurulu Başkanı Burhan Şeşen ve Türkiye Musiki Eseri Sahipleri Meslek Birliği (MESAM) Yönetim Kurulu Başkanı Recep Ergül'le konuştuk.

Şener'in katillerinin en ağır cezaya çarptırılmasını talep eden Şeşen ve Ergül, "müzisyenlerin can güvenliğinin bulunmadığını" vurguladı.

İstediği raporu alamadı diye hekimi, yüksek not vermedi diye öğretmenin canına kıyılması hafızalardaki yerini korurken, ülke şimdi de istenilen parçayı çalmadığı iddiasıyla katledilen müzisyen Onur Şener’in yasını tutuyor / Fotoğraf: Twitter

“Bu olanları Onur’un çocuklarına nasıl anlatacağız”

Müzisyen ve MÜYORBİR Yönetim Kurulu Başkanı Burhan Şeşen, hali hazırda pek çok sıkıntıyla boğuşan müzisyenlerin bir de can güvenliği yaşamasının kabul edilemez olduğunu belirtti.

Bu olay karşısında toplumun tüm kesimlerinin birlik olması çağrısı yapan Şeşen, ekledi: 
 

Pırıl pırıl bir insan, iki evladı var. Tuhaf gerekçelerle öldürülmesine söylenecek söz yetersiz kalıyor. Bu olanları Onur’un çocuklarına nasıl anlatacağız? "Senin baban, istek şarkıyı söylemedi diye öldürüldü" mü diyeceğiz?

"Can güvenliği yok" 

Müzik emekçilerinin can güvenliği bulunmadığı gerekçesiyle tepki gösteren MÜYORBİR Yönetim Kurulu Başkanı Şeşen, müzikseverler açısından da bu tehlikeye dikkati çekerek, "Anne-babalar konsere, bara evladını gönderir mi?" diye sordu.

"Sigorta ve emeklilik hakları olmadığından çoğu müzisyen sektörden uzaklaştı"

Müzisyenlerin hem manevi hem de maddi olarak yıpratıldığını ifade eden Şeşen, çoğunun sigorta ve emeklilik hakları olmadığından sektörden uzaklaştığını anlattı.

Burhan Şeşen / Fotoğraf: MUYORBİR

"Ülkenin sanki genleriyle, DNA’sıyla oynanmış"

Burhan Şeşen'e göre günümüz Türkiye'sinin genel durumu alarm veriyor.

Geçmişle kıyas dahî götürmeyecek kadar kötü durumların yaşandığını ifade eden Şeşen, "Bu canavarları nasıl yarattık?" sorusunu sordu. 

30-40 yıl önceki Türkiye'de değil de sanki farklı bir ülkede yaşıyormuş gibi hissettiğini belirten Şeşen, "Ülkenin sanki genleriyle, DNA’sıyla oynanmış" ifadelerini kullandı.

"Sanatçılarla ilgili olumsuz söylemler de şiddeti artırıyor"

Burhan Şeşen’e göre siyasetçilerin sanatçılarla ilgili olumsuz söylemleri de şiddeti artıran bir etken.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın geçen hafta bir konuşmasında konsere gitmeyi "süfli heves" olarak nitelemesine de tepki gösteren Şeşen; festivallerin, konserlerin peşi sıra iptal edildiğine değinerek şöyle konuştu: Devlet, sanatçısına sahip çıksa belki de bugün bunları konuşmuyor olacaktık.
 

Onur Şener / Fotoğraf: Twitter

"Müzisyenlerin can güvenliği de sosyal güvenceleri de yok"

Halk müziği sanatçısı ve MESAM Yönetim Kurulu Başkanı Recep Ergül de Onur Şener'in katledilmesine tepkiliydi. Şener'i Cebeci Mezarlığı'nda son yolculuğuna uğurlayanlar arasında bulunan Ergül, şu sözleri söyledi:
 

Üç magandanın istekleri yerine getirilmedi gerekçesiyle böyle bir vahşet işlenemez. Bu iş kınamakla geçiştirilemez. İki evlat kaldı geride.

Onur Şener'in ailesinin de detaylar hakkında net bilgi sahibi olmadığını aktaran Recep Ergül' e göre istek şarkı iddialarına ya da şarkının hangisi olduğu gibi tartışmalara odaklanmak doğru değil.

Asıl noktanın gerekçe ne olursa olsun bir müzisyenin öldürülmesi olduğunu vurgulayan Ergül, çoğu mekanda sanatçıların da oraya müzik dinlemeye gidenlerin de güvenliğinin sağlanmadığını ifade etti. 

"Diğer birlikleri de davet ederek hükümete çözüm önerisi sunacağız"

Müzisyenlerin sosyal güvencelerinin de olmadığını ifade eden Ergül, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde (TBMM) çalışma yapılması çağrısında bulundu.

MESAM olarak diğer müzik meslek birliklerini de davet ederek, müzik camiasına yönelik olarak hükümete çözüm önerisi sunacaklarını aktaran Ergül, pandemi döneminden beri çok sayıda müzisyen dramına şahit olunduğunu, onlarcasının canına kıydığını, yüzlercesinin eşyalarını satmak zorunda kaldığını ve bir o kadarının da yuvası dağıldını belirtti.
 

Recep Ergül / Fotoğraf: MESAM

"Sanat ve sanatçının değer görmediği bir dönemden geçiyoruz"

Ergül'e göre en büyük sorunlardan bir diğeri ise Türkiye'nin bir kültür-sanat politikasının olmayışı.

Sanat ve sanatçının değer görmediği bir dönemden geçildiğini belirten Recep Ergül, festival ve konser yasaklarının kabul edilemez olduğunu savundu.

Ergül sözlerini, "'Yasak koyucu nedenini belirtmeli' diye ısrarla söylüyoruz. Toplumu bu kadar germenin bir anlamı yok" ifadeleriyle noktaladı.