Mustafa Kapı, Bartuğ Elmaz, Emir Tintiş... Galatasaray, gençlerini neden kaybediyor?

Galatasaray'da altyapıdan yetişen Emir Tintiş'in Fatih Karagümrük'e transferi, daha önceki emsallerini hatırlattı. Spor yazarı Umut Eken, Galatasaray'da altyapıdan yetişen gençlerin elden kaçırılmasını Independent Türkçe'ye değerlendirdi

Galatasaray, potansiyel yıldız adayları Emir Tintiş, Bartuğ Elmaz ve Mustafa Kapı'yı takımda tutamadı / Fotoğraf: AA-galatasaray.org-Twitter

Süper Lig ekiplerinden Galatasaray'da başkanlık seçimini kazanan Dursun Özbek'in mazbatasını aldığı gün altyapıdan Emir Tintiş'in Fatih Karagümrük ile anlaşması, kamuoyunda tartışmalara neden oldu.

Galatasaray altyapısından yetişen ve mevkiinde her yaş kategorilerinde milli takımlara kadar yükselen Tintiş'in, kulübünden sözleşme talebi karşılık bulmadığı iddiasıyla İstanbul ekibini tercih ettiği ifade edildi. 

Tintiş, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda gerekçelerini şöyle aktardı:

Şimdi sonunu hiç böyle tahmin etmediğim bir ayrılık yaşıyorum. Tek isteğim olan profesyonel kontrat talebim uzun zamandır kulübüm tarafından cevapsız bırakıldı ve herhangi bir resmi teklif tarafıma iletilmedi. Kariyerimi de düşünmek zorunda olduğum için şimdi kalbim buruk bir şekilde sizlere veda ediyorum. Gelişimimde ve bu günlere gelmemde üzerimde emekleri bulunan hocalarıma, takım arkadaşlarıma ve kulüp personeline çok teşekkür ederim. Emeklerinizi asla unutamam. Kalbimde yeriniz her zaman çok farklı olacak. Hoşça kalın.

 

 

Tintiş, bu sezon U19 Gelişim Ligi'nde şampiyonluğa uzanan Galatasaray'a 8 gol ve 5 asistlik katkı vermişti.

Emir Tintiş'in ayrılışı Galatasaray altyapısının ilk vakası da değil.

Sarı-kırmızılılar, daha önce Fatih Terim'in şans vermesiyle Süper Lig'de forma giyen en genç oyuncu unvanını kazanan Mustafa Kapı, bu sezon takımıyla sözleşme yenilemeyerek Marsilya ile anlaşan Bartuğ Elmaz gibi yıldız adaylarını da takımda tutamamıştı. 

Tintiş'in Galatasaray'dan ayrılarak Fatih Karagümrük'e transferi, kamuoyunu da ikiye böldü.

Bir kesim, gençlerin menajer oyunları iddiasıyla takımdan koparıldığı iddiasıyla oyuncuları suçlarken karşıt görüşte ise bu konuya gerekli özeni göstermeyerek oyuncuları kaybeden yönetimi eleştiriyor.

 

Umut Eken.jpg
Umut Eken / Fotoğraf: Independent Türkçe

 

"Muhatap bulamamaktan ve kulübün politikasının olmamasından kaynaklanıyor" 

Spor yazarı Umut Eken, gençlerin kontratsız ayrılmalarıyla ilgili Independent Türkçe'ye değerlendirmelerde bulundu.

Gençlerin altyapıdan direkt ayrılmasının Türk futbolunun genel sorunu olduğunu söyleyen Eken, Galatasaray özelindeyse son 1 yılda yaşanan sıkıntılı sürecin etkili olduğunu söyledi:

Sürekli bir yönetim belirsizliği var. Galatasaray bir yıl içinde ikinci kez seçime gitti. Bu biraz muhatap bulamamaktan ve kulübün bir politikasının olmamasından kaynaklanıyor. Politika yok, strateji yok. Galatasaray'da profesyoneller çok fazla değişiyor, yönetim onu da geçtim başkan değişiyor. Galatasaray üç aydır bir kaosun içindeydi. İbrasızlıktan sonra bir karar alındı. Burada ileriye yönelik hiçbir adım atmadılar, atamadılar. Ki halihazırda şu andaki Galatasaray teknik direktörünün bile yarını belli değil. Hal böyle olunca altyapıdaki çocukların durumu da çok belirsiz oluyor. 

Galatasaray altyapısında ciddi koordinasyon sorunu olduğunu aktaran Eken, "Orada yönetimden bağımsız olarak ciddi bir sorun var? Fatih Terim Galatasaray'da hep kendi ekipleriyle. Fatih Terim'le birlikte çok fazla profesyonel ve yetiştirici de ayrıldı. İlk kırılım Terim'in ayrılığıyla oldu. Altyapı sorunları, altyapıda çalışan bazı isimler, muhatap bulunamaması bence en büyük problem" yorumunu yaptı. 

 

 

"Oyuncular Avrupalılar tarafından keşfedilir ve kontrat yapılır durumda" 

Bu durumdaki oyuncuların sadece Galatasaray'da olmadığını diğer kulüplerde de benzer vaziyetler yaşandığını belirten Eken, şu ifadeleri kullandı:

Buna genel olarak bakmak lazım. Geçenlerde Önder Karaveli Avrupa'da genç nüfusun oranının hızla azaldığından bahsetti. Türkiye yakın coğrafyada Avrupalılar için en iyi seçeneklerden bir tanesi. Bu yüzden de 'Bizim gençlerimizi Avrupalılar bizden daha iyi takip ediyor' diyor. Ki yaşadığımız örnekleri de gördüğümüz zaman düşünce oturuyor. Yakın tarihimizde en az 15 genç oyuncu var. Biz daha bu yetenekleri Süper Lig'de izleme fırsatı bulamadık. Alt liglerdeyken bu oyuncular Avrupalılar tarafından keşfedilir ve kontratlar yapılır durumda. 

Galatasaray altyapısından direkt transfer olan gençlerin sarı-kırmızılı kulübe olumlu ve olumsuz etkilerinden bahseden Eken, "Galatasaray adına iyi tarafı şu: Altyapısı fokuslanmış, başarılı görülüyor. Kötü tarafı ise Galatasaray'ın bu oyuncularla profesyonel sözleşme imzalama kabiliyeti yok. Avrupalılarla ya da Türkiye içindeki bazı kulüplere imza atıyorlar" değerlendirmesinde bulundu.

Oyuncuların izlenmesi ve transfer edilebilinmesinde en iyi tarafın Türkiye'nin altyapıdan oyuncu yetiştirme kabiliyetini yakalamış durumda olmasıyla ilgili olduğunu dile getiren Eken, "Diğer yandan bu oyuncuları henüz kendi kulüplerimize bile koyamadan ya da bir başka kulübe transfer edemeden Avrupalılara kaptırır durumdayız" serzenişinde bulundu.

 

 

"Çocukların yetkisini alabilmek için ailelerine yüklü paralar veriyorlar"

Kamuoyunda altyapı oyuncularının menajerler tarafından ayartıldığı ve kulüplerden koparıldığı şeklindeki eleştirilere değinen Eken, altyapılarda menajerlerin etkili olduğunu belirterek, "Menajerlerde tüm dünyada şöyle bir rekabet var: Çok genç yaşlarda çocukların yetkisini alabilmek için ailelerine yüklü paralar veriyorlar. Aileler de daha çocukları keşfedilmemiş, isim yapmamışken bu parayı kabul ediyorlar. Ve çocuklar reşit olmadığı için yetkiyi veriyorlar. Menajerlik yetkisi onlarda oluyor" yorumunu yaptı. 

"14 yabancıyla imzalayıp sonra 'menajer futbolcunun aklını çeldi' demek samimi değil"

Eken, Beşiktaş ve Galatasaray başkanlarının menajerler üzerinden yaptıkları eleştirilere atıfta bulunarak sözlerini şöyle noktaladı:

Şimdi Elmas ve Çebi, menajerlere tepki gösteriyor. Ne yapmışlar? Galatasaray ya da Beşiktaş çocuklara 5 liralık kontrat vermişler de bunların aklını çelip 2 liralık kontratlara başka bir yere mi götürmüşler? Orada söylemeye çalıştıkları şey şu: Biz bu çocuklara 3 liralık kontrat teklif ettik, menajer aklını çelip çocuğu oynayamayacağı bir yere 4 liralık kontratla götürdü. Bizde kalsaydı daha çok parlardı vs... Evet bazı art niyetli menajerler de vardır. Mutlaka çocuğu baskı altına alıyor, akıllarını çelmeye çalışıyor, yanlış yönlendiriyordur. Tarihte bunu çok örnekleri var. Mesut Özil, Hakan Çalhanoğlu gibi. Ama diğer yandan bütün topu menajerlere atmak doğru değil. Siz 14 yabancıyla sözleşme imzalayacaksınız, ondan sonra 'menajer futbolcumuzu yurt dışına götürdü, aklını çeldi' diyeceksiniz. Bu samimi değil. Önce bir süre verin, oynatın o çocukları. Ne kadar süre verip şans tanıdınız onu konuşalım. Ondan sonra hatayı başka yerde arayalım.

 

 

"Emir, Galatasaray'dan herhangi bir sözleşme teklifi alsaydı kalacaktı"

Vole yorumcusu Uğur Karakullukçu, Emir Tintiş'in ayrılma gerekçelerini ve yapılan eleştirileri YouTube kanalında yorumladı. 

Emir Tintiş'in Karagümrük'e imzasının ciddi bir Galatasaray altyapısı problemine işaret ettiğini söyleyen Karakullukçu, genç oyuncunun ayrılığıyla ilgili "Bu artık kör göze parmak noktasına geldi. Bunun en temel sebebi şu: Emir Tintiş, Galatasaray'da kalmak isteyen bir oyuncuydu. Emir, Galatasaray'dan herhangi bir sözleşme teklifi alsaydı kalacaktı. Hazır olan, kampa davet edileceğini düşünen, standart bir sözleşmeye imza atmaya yakın, 2004'lerin kaptanı konumunda, mevki olarak hem Galatasaray'ın hem de milli takımın ihtiyaç duyduğu değerli bir oyuncu. Doğal olarak uzun yıllardır bir sözleşme teklifi bekliyordu. Ama Emir bunun karşılığını bir türlü alamadı" diye konuştu. 

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

"Emir'inki öyle '300-500 bin euro verin, yoksa giderim' tadında bir hikaye değildi" 

Emir'i tanıyan ve değer veren biri olarak sonuçtan oldukça üzgün olduğunu dile getiren Karakullukçu, Mustafa Kapı'nın ayrılığına atıf yaparak durumun birbirinden farklı olduğunu şu sözlerle anlattı:

Emir, Galatasaray'da forma bulma ihtimali olan bir oyuncuydu. Tanınan, bilinen, performansı belli, beklentisi olan bir oyuncuydu ama Galatasaray bu şekilde yaklaşmadı. Standart bir kontrat önüne koysaydı imzalardı. Emir'inki öyle '300-500 bin euro verin, yoksa giderim' tadında bir hikaye değildi. Öyle olanlar olmuyor mu? Oluyor. Geçmişte birçok örnek var. Mesela Mustafa Kapı ayrılma yanlısıydı. 'Ben her kontrata imza atardım, önüme konmadı' diyemez. Mustafa, 'kalsın' diye uğraşılmış bir oyuncuydu ama Emir'de öyle bir durum yok. Düz kontrata imza atacak adama da imza attırmıyorsanız burada artık çocuklara suç bulamayacak noktaya geliyorum. 

 

 

"Jankat'a kontrat verilip, Emir'e verilmiyorsa sorgulanması gereken çocuk mu, idare mi?"

Genç oyuncuya yapılan 'yeni yönetimi beklemeliydi' eleştirilerine de değinen Karakullukçu, sözlerini şöyle noktaladı:

Altyapı kontratlarına altyapı yönetimi bakar. Burada o kontratı Galatasaray altyapısı yıllarca vermemiş. Mevcut kişi, Jankat'a 15 gün önce verip, Emir'e vermiyorsa burada sorgulanması gereken çocuk mu, idare mi, altyapı idaresi mi sizin takdirinize bırakıyorum. Taraftarı da anlıyorum. Tabii ki Galatasaray'dan ayrılmış bir oyuncuya empati yapmak içinden gelmeyebilir. Ama 1 olur 2 olur. Emir tek olsa Emir'e, Bartuğ tek olsa Bartuğ'a, Mustafa tek olsa Mustafa'ya kızalım. Ozan Kabak'la yolları ayırmak zorunda kaldın. En azından oynattın, para kazandın. E Atalay kaldı. Atalay'ın da kalanların da durumu ortada. Doğal olarak bu çocuklara bir şey öneremiyorum. Ne yapacak çocuk? Atalay Babacan'a bakıp nasıl bir tablo çizecek? Mesele Ali, Veli, Ahmet, Emir değil.  Bu sorunun büyüklüğü konuşulmalı ve Galatasaray burada çok geride kaldı. 

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU