Çebi'nin 14 yıl önceki röportajı gündeme geldi: "Fenerbahçe ya da Galatasaray kimliğine sahip birini Trabzonspor'da yönetime sokabilir misiniz?"

Beşiktaş Başkanı Çebi'nin 2008'de Trabzonspor dergisine verdiği röportaj tartışılıyor. Spor yazarı, Çebi'nin geçmişte verdiği röportajı ve mevcut durumuna etkilerini Independent Türkçe'ye değerlendirdi

Ahmet Nur Çebi / Fotoğraf: AA

Beşiktaş Kulübü Başkanı Ahmet Nur Çebi, 2008'de Trabzonspor dergisine verdiği röportajdaki sözleri nedeniyle eleştirilerin odağında yer alıyor.

Trabzonspor dergisinin 2008 Haziran-Temmuz sayısında Aytekin Akay'a verdiği röportajın tepki çekmesinin en önemli nedeni ise "Trabzonlu ve Trabzonsporlu iş adamı Ahmet Nur Çebi" sözleriyle başlaması.

Yazının devamında ise Çebi ailesinin iş dünyasındaki yerine değinilerek, "Kaptanoğlu Demir Çelik AŞ'nin ikinci adamı, başkanvekili. Ailenin ömrü gurbette geçse de Ahmet Nur Çebi, Trabzon merkez doğumlu. Çömlekçi'den... O da ilkokul çağında gurbetle tanışan her Trabzonlu gibi, Trabzonzon'a, ilçesine, köyüne, akrabalarına ve Trabzonspor’a sevdalı...” ifadelerinin kullanıldığı görülüyor.

 

Ahmet Nur Çebi-Trabzonspor dergisi 2008-Twitter.jpg
Ahmet Nur Çebi'nin Trabzonspor dergisine 2008'de verdiği röportaj / Fotoğraf: BeşiktaşPostası

 

Çebi: Trabzon'da doğdum ama Trabzonsporlu değilim

Çebi ise Anadolu Ajansı'ndan Mücahit Hüseyin Eroğul'a verdiği röportajda Trabzonlu olması nedeniyle kamuoyunda algı yaratılmaya çalışıldığını öne sürerek, şu ifadeleri kullandı:

Trabzonluyum, Trabzon'da doğdum ama Trabzonsporlu değilim. Karabük'te Kartaltepe Mahallesi'nde büyüdüm, 5 yaşında geldim. Her zaman hikayemi anlatırım. Atatürk İlkokulu'nda hocamız, Beşiktaşlı olmayanları okula sokmuyordu. Ben böyle bir okulda okudum. Nüfus kağıdım, Türkiye Cumhuriyeti nüfus kağıdı. Doğum yeri, Trabzon. Adım Ahmet Nur Çebi. Ana adı, baba adı hepsi yazıyor. Diğer tarafta da Süleyman Seba'nın imzaladığı Beşiktaş Genel Kurul Üyelik Kartım var. Bu ikisiyle mezara gireceğim. Trabzonlu olmaktan mutluyum, orada doğmuş olmaktan onur duyuyorum ama ölene kadar Beşiktaşlı kalmak istiyorum... Bunlar gereksiz, art niyetli kişiler tarafından kullanılıyor. Şöyle mi yapalım, Beşiktaş doğumlu olmayanlar Beşiktaş'ta genel kurul üyesi olamaz... Ali Bey Şişli doğumlu, Galatasaraylılar orada ama Fenerbahçeli oldu. Burak Elmas, Giresunlu. Giresunspor ligde top oynuyor ama Galatasaray'ın başkanı. Bunu yapanlar Beşiktaş'ta kendilerine hiçbir zaman yer bulamamış, Beşiktaşlılık değerlerine saygı duymamış arkadaşlar...

 

Trabzonspor dergisi-BeşiktaşPostası.jpg
Trabzonspor dergisinin 2008'deki kapağı / Fotoğraf: BeşiktaşPostası

 

2019'da Beşiktaş Başkanlığına seçildi

Söz konusu röportajın üzerinden 11 yıl geçtiğinde ise Çebi, daha önce birçok kez yönetim kurullarında görev aldığı Beşiktaş'ta 2019'da başkanlığa talip oldu.

Tarihler 21 Ekim 2019'u gösterdiğinde Beşiktaş'ta başkanlık seçimine giren Çebi, gerçekleştirilen olağanüstü genel kurulda 8 bin 529 geçerli oyun 5 bin 9'unu alarak, siyah-beyazlı kulübün 34. başkanı oldu.

Beşiktaş'taki başkanlık görevinin ilk dönemini tamamlamaya hazırlanan Çebi, siyah-beyazlı kulüpte 1'i Süper Lig, 1'i Ziraat Türkiye Kupası ve 1'i de TFF Süper Kupa olmak üzere 3 şampiyonluk kazandı ve 1 sezonda 3 kupa kazanan başkan olarak tarihte bir ilke imza attı.

Çebi'nin 2008'deki sözleri ise 29 Mayıs'ta gerçekleştirilecek seçimler öncesi yeniden gündeme taşındı.

Sosyal medyada büyük yankı uyandıran röportajı eleştirenler olduğu gibi geçmişte yapılmış olması nedeniyle hoş görenler de mevcut.

 

Müslüm Gülhan.jpg.jpeg
Müslüm Gülhan / Fotoğraf: Independent Türkçe

 

"Trabzonluluk üzerinden bir kimlik yapılanması var

Spor yazarı Müslüm Gülhan, Beşiktaş Başkanı Çebi'nin 2008'de verdiği röportajı, bugüne ve 29 Mayıs'ta yapılacak seçimlere etkilerini Independent Türkçe için değerlendirdi.

Geçmişte farklı bir camiayla ilgili söylemde bulunan kişilerin bugün farklı camialarda yer almasını değerlendiren Gülhan, son dönemin en çok tartışılan konusu olan "Trabzonlu olma"nın burada belirleyici olduğu görüşünü savunarak "Türkiye'de Trabzonluluk üzerinden bir kimlik yapılanması var" dedi.

Gülhan, "Dernekler üzerinden konsolide edilen, içinde milliyetçi-muhafazakar duygular barındıran ve bunun üzerine hareket eden sosyolojik olarak da bir cemaat örgütlenmesi. Cemiyet değil. Ve ister istemez bu insanların tamamı, süreç olarak Trabzonluluk kimliğine sahip çıkacak bir platform yaratıyorlar. Hangi kulüpten, nereden olurlarsa olsunlar Trabzonlu kimliği üzerine anlayışla hareket ediyorlar. Onu bırakmıyorlar" diye konuştu. 

 

Ahmet Nur Çebi - Independent Türkçe (2).jpeg
Ahmet Nur Çebi, bir sezonda 3 kupa kazanan başkan olarak tarihe geçti / Fotoğraf: Independent Türkçe

 

"Trabzon'da hemşehricilik söz konusu, Çebi'yi bunun üzerinden değerlendirmek lazım"

Cemiyette ise durumun tersi olduğunu ifade eden Gülhan, "Doğduğun yer, yaptığın iş, yaşın, görüşün önemli değildir. Sadece kuruma hizmet için hareket edersin. Ancak Trabzon'da özellikle hemşehricilik üzerine kurgulanmış bir yapı söz konusu. Çok kuvvetli milliyetçi duygular içerdiği için orada bir cemiyet kavramı çıkması çok zor. Sosyolojik unsur var burada. Ahmet Nur Çebi'yi değerlendirirken de bunun üzerinden hareket etmek lazım. O kimliğine aslında sahip de çıkmalı. Neticede böyle bir yapısı var. Bunu inkar edemez, her yerde söylemiş zaten. Bunu inkar ettiği zaman aslında ortaya sorun çıkar" yorumunu yaptı. 

 

 

"Burada esas Beşiktaş ise onun üzerinden hareket etmesi gerekirdi"

Çebi'nin "Trabzonluyum ama Trabzonsporlu değilim" yönündeki açıklamalarını da değerlendiren Gülhan, şu ifadeleri kullandı:

Çebi'nin davranış kodlarına bakıldığında başkan olduğundan beri buna ait görüntüler ortaya çıkmıyor. Hep Trabzonspor'u öven ve Trabzonspor üzerinden saygıyla hareket eden bir yapısı var. Burada esas Beşiktaş'sa onun üzerinden hareket etmesi gerekirdi. Sergen Yalçın döneminde hiçbir şekilde topa girmedi. Bütün uğraşları Yalçın verdi. Hiçbir şeye karışmadı ama şampiyonluğa da ilk o sahip çıktı. Burada bile sıkıntı var. Beşiktaşlılık başka bir kimliktir. Çebi 30-40-50 senedir üye değil buraya. Sonradan üye olmuş ve son 13-14 yıldır devam eden bir süreci var. Bir de kimse kusura bakmasın ama Beşiktaş'ın son 20 yılına baktığın zaman Beşiktaş kimliği üzerine değil oradaki rant kurgusu ve yönetme üzerinde bir mekanizma var. Borç 7 milyara geldi. Öyle olmasa bu borç çıkar mı ortaya? Bunlar hiç gerçekçi değil. Bu konuda Çebi de güven vermiyor.

"Fenerbahçe ya da Galatasaray kimliğine sahip birini Trabzonspor'da yönetim kuruluna sokabilir misiniz?" 

2008'de yapılan röportaj nedeniyle Çebi'ye yöneltilen eleştirileri ve destekleri de yorumlayan Gülhan, bu olaya geniş pencereden bakılması gerektiğine değinerek, şöyle devam etti:

Beşiktaş'a, Galatasaray'a, Fenerbahçe'ye hizmet etmek ciddi sorumluluk ister. Bu sorumluluğu sağlayacak en önemli unsur da doğuşuyla beraber o kimliğe adapte olmuş, ailesinden ya da çevresinden itibaren o kimlikle alakalı olmuş, tribünlerde yer almış, genel kurulda Beşiktaş'ı desteklemek için her türlü sorumluluğu almış, arka plandaki yönetici formatına veya genel kurul üyeliğine kadar gitmiş insanlar buralarda görev almalı. Bu üç kulüp için de geçerli. Daha önce Fenerbahçe ya da Galatasaray kimliğine sahip olmuş birini götürüp Trabzonspor'da yönetim kuruluna sokabilir misiniz? Ya da başkan yapabilir misiniz? İmkansız! Trabzon'u yakarlar! Yapamazsınız. O zaman burada da saygı göstermek zorundasınız.

 

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

"Beşiktaş'ın çıkarını düşünselerdi Seba'dan sonrakiler başkan olabilir miydi?" 

Burada suçlunun Ahmet Nur Çebi olmadığını ve tek sorumlunun Beşiktaş Genel Kurulu olduğunu savunan Gülhan, "Suç Beşiktaş Genel Kurulu'nundur. Maalesef bu çıkar örgütlenmesine izin vermiştir ve hala vermektedir. İlla maddi çıkar anlamında söylemiyorum. 10-15 kişi bir araya gelip kendini konsolide etme, pazarlık masasına oturma, bir şeyler katma peşinde. Beşiktaş'ın çıkarını kimse düşünmüyor. Düşünse son 20 yılda başkan seçilen kişiler Seba'dan sonra başkan olabilir miydi bu kulüpte? Mümkün değil! Ama burada bütün suç yine dönüp dolaşıp genel kurula geliyor" değerlendirmesinde bulundu. 

"Beşiktaş Genel Kurulu'nda renkli üyelerin, sendikadan getirilenlerin olduğu bir yapı var"

Çebi'nin röportajının ay sonu yapılacak seçimleri etkilemeyeceğini düşünen Gülhan, sözlerini şöyle noktaladı:

Biliyorsunuz 3 bin 800 civarında 'renkli' kongre üyesi süreci yaşanıyor ve hala mahkemelerde devam ediyor. Oraya sağduyulu, çok değerli Beşiktaşlı genel kurul üyeleri de gidecekler, oy verecekler. Neticede Beşiktaş genel kurulunda manipülasyon söz konusu. Renkli üyelerin, sendikadan getirilenlerin olduğu bir yapı var. Hepsi de masa başında pazarlık unsurları. Bunların neticesinde bazı şeyler belirlenmeye çalışılıyor. Bunlar çok çirkin, çok üzücü şeyler ama maalesef böyle. Taraftar tepki gösterebilir çünkü taraftar kimliği başka, genel kurul kimliği başka. Çok şeyin değişeceğini sanmıyorum. Çebi başkan seçilir, devam eder. Fuat Bey başkan adayı olarak çıktı saygı duyuyorum ancak bence kimsenin aday olmaması gerekiyordu. Çebi 300-500 oyla başkan seçilerek bir tepki sağlansaydı daha net bir protesto eylemi olurdu. 

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU