Cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçimine bir yıldan fazla bir süre kalmasına rağmen konu gündemin en üst sıralarında.

Özellikle nisan ayı başında yeni seçim kanununun Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde (TBMM) kabul edilerek yasalaşmasıyla gündem daha da hareketlendi.

Çünkü seçim barajı yüzde 10'dan yüzde 7'ye düşürüldü, milletvekili hesaplamasında değişikliğe gidildi.

Önceki seçimde olduğu gibi ittifakın artık oylarının milletvekili seçimlerine etkisi kaldırıldı.

Mevcut Cumhur İttifakı ve Millet İttifakı dışında yeni ittifaklar dillendirildi.

Babacan'dan "hodri meydan" çıkışı

Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu'nun "ittifak içinde ittifak" açıklaması çok konuşuldu.

Hatta sözü edilen "üçüncü ittifak" için DEVA, HÜDAPAR, Saadet ve Gelecek partilerinin isimleri yazılıp, çizildi.

Ancak DEVA lider Ali Babacan'ın son çıkışı tabiri caizse bir anlamda konuşulan tüm senaryoları boşa düşürdü.

Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA) Genel Başkanı Ali Babacan, dün genel merkezde düzenledikleri haftalık basın toplantısında parti olarak kendi ismi ve logosuyla seçime katılma kararı aldıklarını söyledi.

DEVA Partisi kendi logosuyla seçimlere katılacak / Fotoğraf: AA

Açıklamasında Türkiye'nin 1'den büyük olduğuna vurgu yapan Babacan, "Hodri meydan diyorum. Elinizden geleni ardınıza koymayın, ne geliyorsa yapın. DEVA damlaların oluşturacağı seli hiçbir baraj durduramaz. Barajları yıkıp geçeceğiz" dedi.

"6'lı masa dağıldı mı?

Babacan, bugüne kadar 6'lı masada verdikleri sözün arkasında olduklarını ve ortak konularda her türlü katkıyı vermeye devam edeceklerinin altını çizdi. 

Fakat açıklama kimi çevrelerce "6'lı masa dağıldı" şeklinde yorumlandı.

Babacan'ın "seçimlere adımızla ve logomuzla gireceğiz" açıklaması ne anlama geliyor? 6'lı masa dağıtıldı mı yoksa Babacan masayı mı rahatlattı?

6'lı masada bir araya gelen muhalefet parti liderleri / Fotoğraf: Twitter

DEVA'nın seçim kararı Saadet ve Gelecek partilerini nasıl etkileyecek? Bunların da DEVA gibi hareket etme durumu var mı?

Stratejist ve kamuoyu araştırmacıları konuyu Independent Türkçe'ye değerlendirdi.

"6 lider siyasi karakterlerini silikleştiren dilin boyunduruğu altına girdi"

Siyasal iletişimci ve stratejist Ateş İlyas Başsoy, bir tarafta Cumhur, bir tarafta Millet İttifakı varken seçmenin 6'lı masa kavramını anlayamadığına dikkati çekti.

Seçmen bir yana masada oturanların bile anlamadığını kaydeden Başsoy, "Altı parti başkanı da kendi siyasi karakterlerini silikleştiren bir dilin boyunduruğu altına girdi" dedi.

Konu hakkında çok defa uyarıda bulunduğunu, son bir haftada bazı olumlu yankıların gelmeye başladığına değinen Başsoy, "CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ve İYİ Parti lideri Meral Akşener aylardan beri ilk kez ters köşe yaptıran sözler söylediler. Örneğin Akşener nefis bir hareketle Gezi üzerinde yaratılmaya çalışılan sahte paradigmayı parçaladı. Babacan'ın çıkışı da bu çizgide. Kendini gösterdi. Daha fazla göstermeli. Altı parti başkanı da kendi siyasi karakterlerini silikleştiren bir dilin boyunduruğu altına girdi" diye konuştu.

Ateş İlyas Başsoy / Fotoğraf: Twitter

"CHP, DEVA, Saadet ve İYİ Parti birbiriyle tartışabilmeli"

Algı yönetiminin her şeyden önce bir süreç yönetimi olduğunu, birbirine zerre benzemeyen 6 partinin kendilerini iğdiş ederek değil, gerekirse birbirlerine de karşı çıkarak renklerini netleştirmesi gerektiğini ifade eden Başsoy, devamında şunları kaydetti:

Aksi halde seçmen birinden birine niye oy versin? Bu farklı isimler seçim zamanına doğru 'bir bilen'ler tarafından 'uzlaştırılır'. O güne kadar restler, masaya vurulan yumruklar iyidir. Böylece seçmen netleşmiş olur. Son aşamada 'bir bilen' kim olur bilmiyorum. Abdullah Gül belki… Ama daha iyisi siyasi geçmişi olan ama şu anda siyaset dışında olan isimler: Murat Karayalçın olabilir, genç ve her kesimin sevdiği bir isim olarak Vahap Seçer olabilir. Bu toplantılar hep Çankaya'da yapılıyor, Alper Taşdelen de olabilir. İY Parti, CHP, Saadet, Deva birbiriyle de tartışmalı. Bunda fayda var. Süreç böyle yönetilir.

"Babacan pazar günü liderlere bilgi verdi"

Gezici Araştırma Merkezi Başkanı ve uluslararası güvenlik ve stratejik çalışmalar uzmanı Murat Gezici, DEVA liderinin aldığı kararın başka gelişmelere neden olabileceğini söyledi.

Gezici'ye göre her parti kendi modelini sunabileceği gibi benzer kararlar 6'lı masada ve masa dışındaki partiler tarafından da alınabilir. 

Babacan'ın yaptığı açıklamanın hem iktidar hem de muhalefet cephesinden farklı gerekçelerle farklı yankılandığının hatırlatan Gezici, "İktidar cephesinin en çok istediği şeylerden biri 6'lı masanın dağılması ve bu yüzden o cepheden bu masa dağılıyor hava estirilmeye başlandı. Ve muhalefette ise bir panik havası olduğu imaları yapıldı. Oysa şu önemli: Babacan açıklamadan önce geçtiğimiz pazar günü yapılan liderler zirvesinde diğer liderlere 'kendi logolarıyla seçime girme' kararı konusunda bilgi verdi. Altılı masadaki diğer partilere, kamuoyuna açıklama yapılmadan önce bilgi verildi" değerlendirilmesinde bulundu.

Murat Gezici / Fotoğraf: Twitter

"Babacan, AKP sonrası yaşanacak iktidar değişimine hazırlanıyor"

Ayrıca Babacan'ın açıklamasında masada bugüne kadar verdikleri sözün arkasında olduklarını, ortak konularda her türlü katkıyı vermeye ve iş birliği genişletmek için güçlü bir iradeye sahip olduklarını belirttiklerini anımsatan Gezici, "Bu açıklama iktidar kanadının ve medyasının 'kendi logolarını bırakıp CHP ya da İyi Parti listelerinden aday olacaklar' yolundaki olası yorum ve iddialarını öngören bir yanıt olarak okunabilir. Pusulada kendi logosuyla seçime girecek; ancak herhangi bir partinin listesinden, CHP veya İYİ Parti listelerinden aday göstermeyecekler" dedi ve ekledi:

DEVA Partisi'nin bu kararı, 6'lı masa ile ittifak içinde olmayacağı anlamına gelmiyor. Yasaya göre her partinin kendi logosu ve adayları ile seçime girme olanağı hala var. Ayrıca bir milletvekili pazarlığı yapılmayacağı için 6'lı masanın eli rahatlayacak. Bu anlamda DEVA, Gelecek, Saadet ittifakı hala geçerliliğini koruyor. Davutoğlu ikna edildiğinde bu ittifakın hayata geçmesinin önünde çok fazla engel yok bence. Bir de Babacan, AKP sonrasına yaşanacak bir iktidar değişikliği için kendini hazırlıyor. AKP'nin ilk yıllarındaki imajını yeniden tazeleyerek, AKP'den kopan ya da kopacak kesimlerin ilk adresi olmaya soyunuyor.

"Gelecek Partisi de DEVA gibi benzer bir karar alabilir"

Konsesus Araştırma ve Danışmanlık Şirketi Başkanı Murat Sarı da Babacan'ın açıklamasıyla "6'lı masa dağılıyor" yorumlarının yerinde olmadığı görüşünde.

6'lı masanın 3 amacının olduğunu vurgu yapan Sarı, "Bilindiği gibi ilki güçlendirilmiş parlamenter sistem, ikincisi cumhurbaşkanı seçtirmek ve üçüncüsü de 361 milletvekilliğini yakalamaktır" ifadelerini kullandı. 

Murat Sarı / Fotoğraf: Twitter

Saadet Partisi'nin DEVA gibi bir karar alacağını düşünmediğini ancak Gelecek Partisi için bunu söyleyemeyeceğini belirten Sarı, "DEVA gibi Gelecek Partisi de benzer bir karar alabilir. Çünkü yeni seçim yasasından sonra daha az oy alan ya da yeni kurulmuş partiler özellikle bazı bölgeler için milletvekili seçtirmek çok zorlaşıyor" yorumunu yaptı. 

"Cumhurbaşkanı adayı konusu muğlak kaldı"

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan'ın aldığı kararla kendine güvendiğini deklare etmek istediğini aktaran Sarı, sözlerini şöyle tamamladı:

"600 milletvekili aday ismi belirleyip kendi listesiyle seçime katılacak. İttifakların içinde olmaması gayet normal. Anladığım ittifak içinde olacak ama listesi olmayacak. Babacan kendi logolarıyla seçime gireceğini açıkladı ama muğlak bir şey kaldı. DEVA liderine cumhurbaşkanı adayını kendileri mi belirleyecek yoksa ittifakın belirleyeceği adaya mı destek verecek bunu sormak lazım."