Hiperenflasyon konusundaki bilimsel çalışmalarıyla öne çıkan Johns Hopkins Universitesi uygulamalı ekonomi profesörü Steve Hanke, istatistiksel açıdan Türkiye'de hiperenflasyon ihtimalinin oldukça düşük olduğunu söyledi.
DÜNYA'dan elif Karaca'nın sorularını yanıtlayan Hanke, "Türkiye'de hiperenflasyon ihtimalinin imkansız olduğunu söyleyemem ama istatistiksel açıdan bu ihtimalin oldukça düşük olduğunu söyleyebilirim" dedi.
Hiperenflasyonun çok nadir görülen durum olduğunu ve dünya tarihinde bugüne kadar sadece 62 hiperenflasyon vakasının yaşandığını belirten Hanke, "Türkiye, kurumları çok zayıf ve merkez bankası (TCMB) kötü sicile sahip bir ülke olması nedeniyle endemik bir "yüksek" enflasyon sorunu yaşıyor" şeklinde konuştu.
Hiperenflasyonun tanımını, akademik literatürde 1956'da kabul edildiği gibi "art arda en az 30 gün boyunca aylık yüzde 50'yi aşan bir enflasyon" şeklinde yapan Hanke, geçmişte bu durumun yaşandığı Macaristan, Zimbabve, Almanya ve Yugoslavya gibi ülkelerden örnekler verdi.
Bulgaristan'da para kurulu uygulamasına geçilmesiyle birlikte hiperenflasyonun hemen son bulduğunu belirten Hanke, Türkiye için de aynı uygulamayı öneriyor.
Hanke, 4 Aralık tarihinde de sosyal medya hesabından Türkiye'nin para kurulu oluşturması çağrısında bulıunmuştu.
With the Turkish lira hitting new lows against the US dollar with every passing day, the country’s inflation is skyrocketing. Erdogan’s only hope of stabilizing the lira is to implement a currency board.https://t.co/nG57b19HPb
— Steve Hanke (@steve_hanke) December 4, 2021
Bulgaristan deneyimi
Geçmişte hiperenflasyon yaşayan ülkelerin kapsamlı para birimi reformları ile bu sorunu aştıklarına dikkat çeken ünlü ekonomist, kendisinin danışmanlığında Bulgaristan'da 1997'de yaşanan hiperenflasyondan nasıl çıkıldığını şu şekilde anlattı:
Şubat 1997'de enflasyon oranı aylık yüzde 242 ile zirve yaptı. O dönemde Başkan Petar Stoyanov'un Başdanışmanı olarak çağrıldım. Bulgaristan'da uygulanmaya başlanan para kurulunu tasarladım. Para kurulu, talep üzerine sabit bir döviz kuru üzerinden yabancı bir çıpa para birimine dönüştürülebilen banknotlar ve madeni paralar çıkarır. Parasal yükümlülüklerinin yüzde 100'üne eşit çıpa döviz rezervi bulundurmak zorundadır. Parasal yetkileri yoktur ve kredi sağlayamaz. Döviz kuru politikası olsa da para politikası söz konusu değildir. Tek işlevi, ihraç ettiği yerel para birimini sabit bir oranda bir çıpa para birimiyle değiştirmektir. Bir para kurulu ön koşul gerektirmez ve hızlıca uygulamaya konulabilir. Bir para kurulunun para basabilmesi için devlet maliyesinin, devlete ait işletmelerin ve ticaretin reforme edilmesi gerekmez. 70'e yakın ülkede para birimi kurulları oluşturuldu. Hiçbiri başarısız olmadı. Temmuz 1997'de kurulan Bulgar para kurulu ile hiperenflasyon kısa sürede son buldu. 1998 yılına gelindiğinde, bankacılık sistemi güç kazanmıştı, para piyasası faiz oranları üç haneli rakamlardan ortalama yüzde 2,4'e geriledi. Devasa mali açık fazlaya dönüşürken, ekonomide yaşanan derin bunalımı büyüme izledi. Bulgaristan'ın döviz rezervleri üç katından fazla arttı. Bulgaristan sadece Türkiye'nin komşusu olduğu için değil, aynı zamanda burada uygulanan para kurulunun yapısı açısından da önemli. Benim Türkiye için önerdiğim sistem tam olarak bu şekilde. Bütün bunlar Dr. Kurt Schuler ile birlikte kaleme aldığım ve Türkiye'de de yayınlanmış olan Gelişmekte Olan Ülkeler İçin Para Kurulları adlı kitapta da bulunabilir.
"Bildiğimiz kadarıyla Türkiye'yi yakından izliyorsunuz. Türkiye’de hiperenflasyon tehlikesi görüyor musunuz?" soruuna yanıt veren Hanke, şunları söyledi:
Hiperenflasyon nadir görülen bir durum. Yukarıda belirttiğim gibi, dünya tarihinde sadece 62 hiperenflasyon vakası yaşandı. Türkiye'de hiperenflasyon yaşanmasının imkansız olduğunu söyleyemem ama istatistiksel açıdan ihtimalin oldukça düşük olduğunu söyleyebilirim. Bununla birlikte Türkiye'nin, kurumları çok zayıf ve merkez bankası (TCMB) kötü sicile sahip bir ülke olması nedeniyle endemik bir "yüksek" enflasyon sorunu var
Para Kurulu nedir?
Ekonomist ve ekonomi gazetecisi Faruk Türkoğlu'nun DÜNYA için hazırladığı Ansiklopedik Ekonomi ve İş Hayatı Sözlüğü’ne göre PARA KURULU (currency board) döviz kuru rejimlerinden biridir.
Bu tür bir uygulamada, ulusal paranın değeri yabancı bir para birimine veya yabancı para birimlerinden oluşan bir sepete karşı sabitlenir. Para politikası uygulaması açısından bakıldığında kurul sistemi, parasal tabanın sadece yabancı para karşılığında yapılan işlemlerle değişmesine izin verir. Diğer bir deyişle, merkez bankasına önceden belirlenmiş sabit bir kurdan döviz satıldığı zaman para miktarı artar, merkez bankasından döviz alındığı zaman azalır.
Dünya, Independent Türkçe