Yusuf Kaplan: İkisi dışarıdan ikisi içeriden dört örtük darbe yiyoruz

"Ülkenin yönetilemediği algısını yıkmak ve güvensizlik ortamını gidermek gerekiyor; bunlar hükümete düşen görevler"

Fotoğraf: AA

Yeni Şafak yazarlarından Yusuf Kaplan, Türkiye’nin “ikisi dışarıdan ikisi içeriden dört örtük darbe yediğini” söyledi.

Kaplan, bugünkü yazısında “Türkiye’nin yediği iki darbenin” döviz ve faiz konusunda olduğunu savundu ve şunları yazdı:

Biden’ın açıklamasını gözardı ederseniz, Türkiye’de yaşanan döviz ve faiz darbesini anlayamazsınız. Cumhurbaşkanı Erdoğan dövizle ilgili radikal açıklamalar yaptı. Faizlerin düşürülmesiyle ilgili olarak da çok sert söylemler geliştirdi. Döviz ve faiz meselesinde Türkiye öylesine bir dış baskıyla ve müdahaleyle karşı karşıya kaldı ki, hem Merkez Bankası Başkanı’nın hem de ekonomi bakanının kellesi gitti! Mecburen!

15 Temmuz darbesini tekrarlamak yerine ekonomik darbeyle intikam alacaklar diye yazmıştım, bu sütunda bir kaç defa. Türkiye, daha önce, Trump döneminde de, Gezi kalkışması sırasında da büyük ekonomik darbelere maruz kaldı. Gezi kalkışması, Türk ekonomisinin, kelimenin tam anlamıyla, şaha kalkışını durdurmak için tezgâhlanmış örtük bir darbe girişimiydi. Bu örtük darbeye ağaç ve tabiat katliamı süsü verilmesi tam da Alain Badiou’nun söylediği anlamda ahlâksızlıktır!

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Yeni Şafak yazarı, diğer darbelerin de “güvensizlik ortamı oluşturulması ve psikolojik savaş” olduğu görüşünü dile getirdi ve özetle şunları söyledi:

Gelelim şimdi medya darbesi ve güvensizlik ortamının oluşturulması meselesine. Türkiye, içerden tezgâhlanan iki örtük darbe ile kaosa sürüklenmeye çalışılıyor. Birincisi medya darbesi. İkincisi, psikolojik darbe. “Beşinci kol” (“istihbarat”) şebekelerinin marifetleriyle halkta hem güvensizlik ve belirsizliğin tavan yapması hem de kaos ortamının, havasının oluşturulması. Psikolojik darbe bu. Medyada ülkenin yönetilemediğine dair tam bir algı operasyonu yapılıyor sürekli olarak. Algı operasyonları bir süre sonra psikolojik savaş biçimlerine dönüşüyor…

Peki, ne yapılması gerekiyor?Ülkenin yönetilemediği algısını yıkmak ve güvensizlik ortamını gidermek gerekiyor; bunlar hükümete düşen görevler. Dahası, ikisi dışarıdan ikisi de içeriden yapılan örtük darbeler için başkalarını suçlamadan önce hükümetin sorumluluğu üstlenmesi, halka sürekli olarak ve aslâ geciktirmeden gerekli açıklamalarda bulunması gerekiyor. Halkın hükümete, devlete güveninin sarsılmaması için bu şart.

Güven ortamının aşınması, ülkede güvensizliğin ve belirsizliğin hâkim olması, krizi kontrolden çıkarıyor. Krizin kontrol altına alınması, yönetilebilir olması ve güven ortamının tesis edilebilmesi için hükümetin yetkili bakanlarının, organlarının halkı sık sık ve dürüstçe bilgilendirmeleri, alınan tedbirleri paylaşmaları, örtük darbelerin püskürtülmesini kolaylaştıracak ve daha az hasarla atlatılmasını sağlayacaktır.

 

Yeni Şafak, Independent Türkçe

 

DAHA FAZLA HABER OKU