Numan Kurtulmuş: F-35'lerin alternatifi F-16'lar değildir

"Türkiye önümüzdeki süreçte kendi uçak motorunu da yapabilecek konuma gelmiş durumdadır"

AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, "Türkiye kimseye de bir kuruş parasını bırakacak bir ülke değildir" dedi / Fotoğraf: AA

AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, Bosna ziyareti sırasında uçakta gazetecilere açıklamalarda bulundu.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Milliyet gazetesinden Abdullah Karakuş'un aktardığına göre Kurtulmuş, F35 ve F16 tartışmaları, ABD ile ilişkiler, son tezkere tartışması ve İYİ Partili Lütfü Türkkan'ın şehit yakınıyla yaşadığı gerginlik gibi konularda açıklamalar yaptı.

"1 kuruşumuzu bırakmayız"

Türkiye'nin F35 üzerinden bir ambargoya tabi tutulduğunu belirten Kurtulmuş, "Bu haksızlıktır, müttefiklik ilişkilerine sığmaz bir durumdur, anlaşılmaz bir ilişkidir. F35'lerin alternatifi F16'lar değildir. Ama Türkiye kimseye de bir kuruş parasını bırakacak bir ülke değildir" dedi.

"Uçak motorunu yapacak konumdayız"

ABD ile sürdürülen F35 ve F16 görüşmeleri hakkında bilgi veren Kurtulmuş, şöyle konuştu:

F35, F16 meselesi hatta ondan evvelki S400 tartışmalarının arkasında yatan esas, perdenin arkasındaki meselenin Türkiye'nin özellikle milli savunma sanayindeki güçlü gelişiminden duyulan rahatsızlık olduğu kanaatindeyim. Türkiye önümüzdeki süreçte kendi uçak motorunu da yapabilecek konuma gelmiş durumdadır. Türkiye SİHA'ları, İHA'ları ile dünya harp tarihi değiştirecek önemli başarılara imza attı. Türkiye her alanda güçlü bir savunma sanayine sahip oluyor ve bazı noktalarda dönüm noktaları var. Bunlardan birisi tank motorudur, bir tanesi uçak motorudur. Türkiye böyle giderse artık kimseden bir şey almak durumunda değil. Kendisi içerdeki yerde imkanları ile kendi üretimini yapabilecek noktaya gelmiş bir ülkedir. Türkiye Türk mühendisleriyle, bunları gerçekleştirecek

"CHP ‘Hayır' oyunu izah edemez"

Millet İttifakı'nın, "Tayyip Erdoğan nasıl giderse gitsin" mantığı ile kurulduğunu ancak  ittifakın bileşenlerinin Türkiye'nin temel meseleleri hakkında nasıl düşündüklerine dair bir fikir birliği olmadığını savunan Kurtulmuş, son Irak ve Suriye tezkerelerini örnek gösterdi.

Kurtulmuş, "CHP ve HDP bu tezkereye hayır dedi, HDP kendi siyasi konumu itibariyle tutarlı bir noktada durdu, başından beri terör örgütlerine karşı operasyon yapılmasına karşı olduğu için, terörün gölgesindeki bir parti olduğu için HDP bu sefer de hayır dedi. Ama esas anlayamadığımız, Mustafa Kemal'in partisiyiz diye CHP'nin, devletin bekasını, milletin güvenliğini temin etmek için yeri geldiği zaman uluslararası operasyon yapıp terör örgütlerinin Türkiye'ye zarar vermesini önlemek noktasında niçin bu tezkereye hayır dediğini izah etmeleri mümkün değildir" diye konuştu.

"Lütfü Türkkan milletvekilliğinden istifa etmeli"

Lütfü Türkkan hakkında yaşanan tartışmalarla ilgili soruya yanıt veren Numan Kurtulmuş, "Burada birinci derecede sorumluluk kendisine düşer, yine partisine düşer, bunu sağlaması ve böylece bir şehit yakınına küfreden milletvekilinin TBMM'de artık oturmaması gerekir" dedi.

"HDP-CHP yüzde 35'i bulamaz"

Kurtulmuş, "Türkiye'de öteden beri yüzde 35-65 bir siyaset denklemi vardır, son tezkerede, önemli bir konuda yüzde 65'in, yani sağduyulu davranabilme potansiyeli olan Türkiye'nin yüzde 65'inin bir araya gelebildiğini göstermiştir. HDP ve CHP'nin toplamı da zaten bütün kamuoyu yoklamalarında da yüzde 35 bulmuyor. Dolayısıyla bu ittifakın da böyle çok temel meselelerde çok rahat fikir ayrılıkları içerisine girebildiğini bu tezkere oylaması göstermiştir" dedi.

 

Milliyet

DAHA FAZLA HABER OKU