Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, 29 Eylül'de Rusya'nın Soçi kentinde bir araya gelecek.
Amerika'dan döndükten sonra ABD yönetimine yönelik söylemleriyle dikkatleri çeken Erdoğan, Putin ile yapacakları görüşmenin önemine vurgu yaptı.
İki liderin ana gündem maddelerinden birinin Suriye, özellikle de İdlib olması bekleniyor.
Görüşme ve sonuçlarına dair olasılıklar, Türkiye kamuoyunda konuşulurken, Suriye'de Beşşar Esad yönetiminin kontrolündeki bölgelerde de merak konusu oluyor.
Suriye fiili olarak 3'e bölünmüş durumda. Bir kısmı Esad'ın yönetiminde. Ciddi bir bölümüne de Suriyeli Kürtler hakim. Yıllardır yönetime karşı savaşan muhalifler ise İdlib başta olmak üzere ülkenin kuzeybatısındaki bazı yerleşim yerlerini denetimleri altında tutuyor.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Özellikle İdlib patlamaya hazır bomba gibi. Burada yeni sıcak çatışmanın ve sivillerin Türkiye'ye yönelik göçünün önüne geçmek için Türkiye ve Rusya anlaştı.
Türkiye'nin bölgede görev yapan askerleri bulunuyor. Bu nedenle Türkiye, Rusya ve Suriye yönetiminin İdlib konusundaki tutumları dikkatle izleniyor.
Türkiye kamuoyunda kimi kişiler görüşme sonunda İdlib'de yeniden bir sıcak çatışma başlayabileceğini iddia ederken, Suriye kamuoyunda farklı hatta tersine bir beklenti var.
Suriye kamuoyunda Erdoğan-Putin ziyaretine dair beklentileri, Suriye'de yaşayan iki gazeteci değerlendirdi.
Gazeteciler Sarkis Kassarjian ile Somer Sultan Independent Türkçe'nin sorularını yanıtladı.
Gerek Kassarjian, gerekse Sultan'ın anlatımlarına bakıldığı zaman Suriye, artan ekonomik sorunlar, seçim gündeminin başlaması ve dış ilişkilerdeki durumdan dolayı Erdoğan'ı zayıflamış olarak görüyor.
İki Suriyeli gazeteci, bundan dolayı Putin'in İdlib sorununun çözümü için Erdoğan'a baskı yapacağını ve taviz koparabileceği iddiasında bulunuyor.
"Suriye'de 'İdlib'in sorunun biteceğine dair bir atmosfer var"
Kassarjian'a göre, görüşme Suriye'de de heyecanla bekleniyor.
Suriye'de, Putin'in, Erdoğan üzerine baskı yapıp İdlib meselesin çözme beklentisi olduğunu ifade Kassarjian, "Ülkede şöyle bir atmosfer var: İdlib, şöyle ya da böyle bitecek. Putin, Erdoğan'ı yanına alırsa daha rahat bitecek, almazsa bir çatışmaya gidilecek öyle düşünülüyor" dedi.
"Rusya'nın, Erdoğan üzerinde baskı yaparak İdlib sorununu çözeceğine inanılıyor"
Kassarjian, Suriye kamuoyunda Erdoğan'ın içeride sıkışmış, alternatifleri azalmış olarak görüldüğünü bu nedenle Putin'in maksimum baskı yapabileceğine inanıldığını kaydederek, şunları söyledi:
Erdoğan'ın daha iyi konumda olduğu süreçlerde Halep'te, sonrasında Serakib ve Han Seyhun'da taviz verdiğine dikkat çekiliyor. Şimdi de İdlib'e sıra geldiği düşünülüyor. İçeride ve dışarıda sıkışmış Erdoğan'ın, Putin üzerinde baskı yapma veya ters düşme şansı olmadığı düşünülüyor. Burada daha çok sözü edilen Türkiye'nin bir taviz vereceği ve çatışmaya gerek kalmadan Rusya'nın, Erdoğan üzerinde baskı yaparak İdlib sorununu çözeceğine inanılıyor. Tabii bu olmazsa aynı zamanda bir operasyon olabileceği de hesapların içinde.
"Türkiye'yi Suriye meselesinde yalnız kalmış sayıyorlar"
Somer Sultan ise Suriye'nin Dera bölgesindeki sorunların hükümet lehine düzelme eğiliminde olduğunu savundu.
Rusya'nın girişimleriyle buradaki silahlı grupların bölgeyi terk etmesinin beklendiğini aktaran Sultan, "Dera'daki rahatlama dışında son dönemlerde Suriye'nin; Mısır, Ürdün, Birleşik Arap Emirlikleri'yle ilişkilerinde düzelme ve gelişme var. Arap ülkeleriyle ilişkiler tekrardan 2011 öncesine dönmek üzere. Bundan dolayı kamuoyunda gözler yavaş yavaş İdlib'e dönmüş durumda. Putin'den Erdoğan'a karşı daha baskıcı olmasını bekliyor Suriye halkı. Çünkü Türkiye'nin Suriye meselesinde yalnız kaldığı düşünülüyor" şeklinde konuştu.
Sultan, Suriye kamuoyunun bu şartlarda Türkiye'ye taviz verilmesinden yana olunmadığını ancak Putin'in güncel şartlardan dolayı İdlib'in çözümünü biraz zamana yayma politikası izlemesi halinde bunun da anlayışla karşılanabileceğini sözlerine ekledi.
© The Independentturkish
