Siyasilere yönelik saldırılar, muhalif Kürtlerin "yetimhanesinde" tedirginliğe yol açtı… IKB, muhalifler için artık "güvensiz" mi?

IKB'de; İran, Suriye ve Türkiye'den giden birçok "muhalif Kürt" yaşıyor. Musa Babaxani'nin öldürülmesi bazılarını çok tedirgin etti. Kimisi, başka ülkeye geçmenin yollarını arıyor. Bölge insanı olup biteni nasıl yorumluyor?

Siyasilere yönelik saldırılar Erbil'de tedirginliğe yol açtı / Fotoğraf: AFP

Vatandaşı oldukları ülkede (İran, Suriye ve Türkiye) sorun yaşadıkları için Irak Kürdistan Bölgesi'nde (IKB) ikamet etmek zorunda kalan on binlerce Kürt var. 

Sadece Kürtler değil, değişik milli ve dini grup mensubu olanlar da IKB'de yaşıyor. 

Erbil'in Aynkawa semti gayrimüslimlerin yaşam alanı olarak biliniyor. 

Çok farklı ırk ve inanç mensubuna kapısını açan IKB, burada yaşayan yabancılar tarafından "yetimhane" olarak adlandırılıyor. 

Burada hayatını sürdürenler, IKB yönetiminin kendilerine sahip çıkmasını çeşitli vesilelerle takdir ediyor. 

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Ancak son günlerde kendi ülkelerindeki olaylardan kaçıp IKB'ye yerleşen siyasiler tedirgin. 

Zira Erbil, Süleymaniye ve Duhok'ta yaşayan "muhalif Kürtler" eskisi gibi rahat değil. 

İranlı siyasetçi Musa Babaxani'nin bir saldırı sonucu öldürülmesi, tedirginliğin başlıca nedeni. 

Birçok kişi Babaxani'nin yaşadığı sonla karşılaşma ihtimali olduğunu iddia ediyor. 

Bunlar, artık IKB'nin ya da kendi deyimleriyle "yetimhanenin" eskisi kadar güvenli olmadığı düşünüyor. 

Siyasi nedenlerle vatandaşı oldukları ülkeyi terk edip IKB'ye yerleşen insanların "güvensizleşen" ortam nedeniyle Avrupa'ya gitmek için uğraştıkları ifade ediliyor. 

Bunların arasında PKK'dan kopan üst düzey kişilerin de yer aldığı belirtiliyor. Hatta 2004'te PKK'dan ayrılan ve yıllardır, IKB'de yaşayan bazı kişilerin Avrupa'ya gittiği de gelen haberler arasında.

Muhaliflere yönelik saldırılar nedeniyle güvenliği sağlayamayan IKB yönetimine yönelik eleştiriler de artıyor. 

Ancak bölge insanları, bu eleştirileri haksız buluyor. Orada yaşayan bazı "muhalif Kürtler" ise saldırıların arttığı ama bölgeyi bir iki olaydan ötürü "güvensiz" nitelemenin doğru olmadığını savunuyor. 

Bölgede yaşayanlar hem devam eden tartışmayı hem saldırıların nerelerden geldiği konusunda Independent Türkçe'ye bilgi verdi.

 

Muhammad Sharif Ebrahimi
Muhammad Sharif Ebrahimi / Fotoğraf: Independent Türkçe

 

"Amaç rejim muhaliflerini sindirmek" 

Eski İran Kürdistan Demokrat Partisi (HDK) IKB temsilcilerinden ve Erbil Katolik Üniversitesi Öğretim görevlisi Muhammad Sharif Ebrahimi'ye göre İran sürekli olarak Irak'ta yaşayan muhaliflere yönelik saldırılar gerçekleştiriyor. 

Tahran yönetiminin bunu bazen fikri bazen de korku yaymak için fiziki saldırı şeklinde gerçekleştirdiğini söyleyen Ebrahimi, "Amaç rejim muhaliflerini sindirmektir. Sürekli bir taktik değişikliği içerisindeler" dedi. 
 
Siyasi alanda faaliyet yürüten Kürtlerin sürekli Tahran yönetiminin saldırılarına maruz kaldığını aktaran Ebrahimi, "Saldırılarının yaşanmadığı bir dönem olmadı diyebiliriz. İran defalarca uluslararası kanunları hiçe sayarak birçok ülkede terörist saldırılar gerçekleştirdi. Muhbirlerini diplomat adı altında yurtdışına istihbari faaliyetlerde bulunmak için gönderiyor" diye konuştu. 

"İran'ın terörist saldırıları yeni değil" 

Tahran'ın farklı ülkelerde işlediği suçların aynısını IKB'de de yaptığını savunan Ebrahimi, "Birçok defa ticaret ve diplomat adı altında muhbirlerini IKB'ye gönderiyor. Özellikle diplomatları istihbaratçı gibi kullanıyor. Gittikleri ülkelerde terörist eylemlerde bile bulunabiliyor, sözde diplomatlar. Dr. Abdurrahman Kasımlo ve Dr. Sadık Şerefkendi bunlardan sadece iki örnektir. Bu iki eylemi gerçekleştirenler diplomatik pasaporta sahip İran istihbaratçılarıydı. Dolayısıyla öldürmek ve terörist eylemlerde bulunmak Tahran yönetimi için çok zor bir şey değildir" ifadelerini kullandı. 

"Kürdistan'ın güvenli olmadığını ileri sürmek haksızlıktır"

Muhaliflere yönelik saldırı eylemleri nedeniyle güvenliğin ciddi bir sorun haline geldiğini ileri süren Ebrahimi, şunları kaydetti: 

"Evet, IKB'de bir terörist eylem gerçekleşti ama benzeri saldırılar Avrupa'da bile yaşandı. Hatta Avrupa'da yaşanan terörist saldırılar IKB ile kıyaslanmayacak büyüklükteydi. Her terörist grubun kendi özel taktikleri mevcut ve istedikleri yerde eylemlerini gerçekleştirebiliyorlar. Her ülke ve bölgede olabilecek bir durumdur. Dolayısıyla herhangi terörist bir eylem Kürdistan'da olabileceği gibi dünyanın farklı ülkelerinde de olabilir. Kürdistan'ın güvenli olmadığını ileri sürmek haksızlıktır." 

 

Ali Hüseyin Balo
Ali Hüseyin Balo / Fotoğraf: Independent Türkçe

 

"Babaxani'yi eski HDK üyesi öldürdü" 

Akademisyen Dr. Ali Hüseyin Belo ise Irak Kürdistan Bölgesi'nin iddia edildiği gibi güvensiz bir ortama dönüşmediği görüşünde. 

IKB'nin birçok komşusundan daha güvenli olduğunu savunan Dr. Belo, Musa Babaxani'nin katledilmesinin özel bir durum olduğunu ifade etti. 

"Babaxani'yi öldüren terörist HDK'nin eski üyesi ve aynı zamanda İran istihbaratı tarafından gönderilmiş bir isimdi" diyen Belo, "Ancak HDK eylemi gerçekleştiren teröristin istihbarat ile bağlantısını bilmiyordu. Babaxani'nin güvenini kazandığı tahmin ediliyor. Bu nedenle yaşanan olay IKB'nin güvenlik ve asayişiyle bağlantılı bir konu değil" değerlendirmesinde bulundu. 

Bölgenin turizm ve ticaret için gelen herkese açık olduğunu, İran ve Türkiye vatandaşı 10 binlerce kişinin IKB'de çalıştığını dile getiren Belo, "Bu on binlerce insandan birilerinin benzeri eylemlere girişmesi olabilecek bir şeydir. Kürdistan bölgesi sınırlarını ne komşularına ne de dünyaya kapatamaz" şeklinde konuştu. 

"IKB terörist eylemleri önlemek için yoğun çalışma içerisinde" 

Bir eylemle Kürdistan'ın komşu ülke istihbaratçılarının üssü haline geldiği ve güvenli olmadığını iddia etmenin iyi niyetli bir yaklaşım olmadığını aktaran Dr. Ali Hüseyin Belo, şunları kaydetti: 

"Benzeri terör saldırıları dünyanın neredeyse tüm ülkelerinde gerçekleşiyor. Türkiye, İran ve Rusya gibi ülkelerde muhalifler saldırılara maruz kalıyor, hatta öldürülüyorlar. IKB'nin asayiş ve istihbarat birimleri terörist eylemleri önlemek için yoğun bir çalışma içerisinde. Şimdiye kadar olabilecek onlarca terörist eylem önlendi. Zaman zaman Bağdat merkezi hükümetinin IŞİD ve diğer terörist gruplara karşı bölge istihbaratından destek talep etmesi bunun en küçük ispatıdır." 

"Tahran'a yakın onlarca terörist grup var Irak'ta" 

İran Kürdistan Demokrat Partisi (PDK-İ) Erbil Temsilcisi Mihemed Salih Qadiri de Irak Kürdistan Bölgesi'nin bağımsız bir ülke olmadığını, imkan ve olanaklarının sınırlı olduğunun unutulmaması gerektiğini söyledi. 

IKB'nin komşu ülkelerin saldırılarına güçlü cevap verebilecek bir konumda olmadığını belirterek, "Özellikle İran'ın gerçekleştirdiği taciz saldırılara karşı korunaksız bir durumda" yorumunu yaptı. 

Mihemed Salih Qadiri
Mihemed Salih Qadiri / Fotoğraf: Independent Türkçe


Qadiri'ye göre IKB'nin saldırılara gereken güçlü karşılığı vermemesinin birçok nedeni var. Qadiri, Baas yönetimin yıkılışı, uluslararası koalisyonun ülkeye gelişi, yaşanan değişiklikler ve özellikle Bağdat merkezi hükümetinin İran ile yakın ilişkiler içerisine girmesi nedeniyle Tahran'a yakın onlarca "militarist" ve "terörist" grubun faaliyetlerine hız vermesi bu nedenlerden sadece birkaçı olduğu görüşünde. 

"IKB'de son 30 yılda 300'den fazla Kürt aktivist İran tarafından öldürüldü" 

"Tüm bu grupların kontrolü kolay değil" diyen Qadiri, şunları söyledi: 

IKB bunu kendi başına yapacak güçte değil. Irak'taki uluslararası koalisyon güçleri bile sürekli Şii milis grupların hedefi oluyor, saldırılara maruz kalıyorlar. Terör meselesi uluslararası ve geniş bir katılımla çözülecek bir sorun. Ayrıca Tahran'ın terörist faaliyetleri yeni bir konu değil. IKB'de son 30 yıl içerisinde 300'den fazla Kürt aktivist İranlı istihbaratçı ve terörist gruplar tarafından katledildi. Sadece Kürdistan'da değil Avrupa ülkelerinde bile onlarda Kürt aktivist öldürüldü. Kürtlerle beraber diğer siyasi muhalifler de hedef oldular ve herkes bu saldırıların İran tarafından yapıldığını biliyor.

"İran, Erbil'in iradesini kırmak için mesaj veriyor" 

Qadiri'ye göre İran'ın saldırı için Erbil'i seçmesi tesadüf değil. Erbil IKB'nin başkenti ve aynı zamanda, Kızılhaç, Birleşmiş Milletler ve onlarca ülke konsolosluğun olduğu bir kent. İran saldırıyla Erbil'in iradesini kırmak için mesaj veriyor.

Sadece Kürtlerin değil Necef'i ziyaret bir sosyal medya fenomeni İranlının bile ajanlar tarafından kaçırılıp, daha sonra Tahran'da idam edildiğini anlatan Qadiri, "İran, Irak içerisinde çok etkin. IKB tek başına İran'ın ajanlarıyla baş edemez" dedi.

IBK'nın zaten kendi içerisinde problemler yaşadığını, bunları aşmak için mücadele ederken dışarıdan gelen saldırılar nedeniyle bölgede yaşayan Kürtler tarafından da "güvensiz" olarak lanse edilmesinin haksızlık olduğunu vurguladı Qadiri. 

"Barzani İran'ı ziyaret ettiği gün Musa Babaxani öldürüldü"

"Erbil ve Süleymaniye olarak iki idare var. Erbil-Bağdat sorunları, sınırda yaşanan Türkiye-PKK savaşı ve öbür yandan İran'ın tacizleri gibi birçok problem var" diyen Qadiri sözleri şöyle tamamladı: 

"Aslında iş burada Bağdat merkezi hükümeti ve uluslararası kamuoyuna düşüyor. Erbil'de mahkeme IKB'de eylem gerçekleştiren İranlı ajanlara idam cezası verdi. Eylemciler, Tahran tarafından silahlı saldırı için görevlendirdiklerini itiraf ettiler. IKB Başkanı Neçirvan Barzani'nin Tahran'ı ziyaret yaptığı gün Musa Babaxani saldırıya maruz kaldı. Bunlar tesadüfi değil. Bu ve diğer birkaç meselenin birbirinden bağımsız olduğu düşünülemez. Rejim gerçekleşen saldırılardan birinci derecede sorumludur. Erbil yönetimi olayı aydınlatmak için elinden geleni tüm imkanlarını seferber etmeli. Katil veya katilleri bir an önce adalete teslim etmeli. Kürt siyasi aktivistlerin de İran rejiminden gelebilecek saldırı ve eylemlere karşı çok dikkatli davranarak gerekli tedbirleri almalı, İran'ın muhbir ve istihbaratçılarının basit oyunlarına kanmamalıdır. Dünya terörizminin merkezi olan İran'ın saldırıları bizi yolumuzdan ve faaliyetlerimizden alıkoyamayacak."
 

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU