Halkların Demokratik Partisi (HDP) ve Hür Dava Partisi'nden (HÜDA PAR) olmayan birçok kişi her iki siyasi oluşumun ihtilaflarına son vererek bir araya gelmesi gerektiğini savunuyor.
Bu iki siyasi partinin bir araya gelmesi halinde bazı sorunların çözümünün daha kolaylaşacağı ifade ediliyor.
Şimdiye kadar bu iki partiye mensup olmayan kişilerin dillendirdiği bu görüş ilk defa bir HDP'li tarafından gündeme getirildi.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Yurtdışında yaşayan eski milletvekili Hasip Kaplan, bu yöndeki görüşünü sosyal medya hesabında paylaştı.
Kaplan, "HDP ile HÜDA PAR aradaki buzları eritmelidir, Kürt halkının özgürlüğü için zorunludur" dedi.
Eski vekil Kaplan'ın bu önerisini bölgede yaşayanlar değerlendirdi.
"Dolaylı görüşmeler gerçekleştirildi"
Doğu ve Güneydoğu Sanayici ve İş Adamları Dernekleri Federasyonu Yüksek İstişare Kurulu Başkanı Şah İsmail Bedirhanoğlu da Kaplan ile benzer görüşte.
Bedirhanoğlu'na göre iki parti arasında diyalog tabii ki mümkün ve bu zaman zaman denendi.
6-8 Ekim olayları sonrasında daha geniş çaplı çatışmaların olmaması için kendisinin de içinde bulundu bir heyetin görüşmelerde bulunduğunu ifade eden Bedirhanoğlu, "Sonrası için çok iyi neticeler alınmasa da kısmen olumlu sonuçlandı. Çünkü en azından bir çatışmasızlık ortamı oluştu. Dönemin Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı ve rahmetli Tahir Elçi'nin de içinde olduğu heyetimiz taraflarla birçok görüşme gerçekleştirdi" dedi.
"Sonrasında Hatip Dicle ve HÜDA PAR Genel Başkan Yardımcısı'nın da hazır bulunduğu esnaf odasında bir buluşma gerçekleştirmiştik"diyen Bedirhanoğlu, "Orada bizlerin huzurunda kendi aralarında epey konuştular. Nihayetinde olumlu neticelenen ve en azından yeni çatışmaların da önüne geçen ilkesel bir karar alınmıştı. Daha sonra çatışmalarda olmadı. HÜDA PAR ve HDP arasında dolaylı da olsa sürekli bir diyalog var. Taraflar arasında zaman zaman dolaylı diyalogun gerçekleştiğini biliyoruz" diye konuştu.
"Kürt sorununun birtakım platformlara taşınmasına katkı sağlar"
Eski düşmanlığın büyük ölçüde aşıldığın aktaran Bedirhanoğlu, şunları kaydetti:
"İki taraf arasında ciddi bir güvensizlik sorunu var. Bu güvensizlik meselesinin de diyalog ve görüşmeler yoluyla zamanla aşılabileceğini düşünüyorum. Bu bakımdan aralarında belli bir diyalogun olması Kürt toplumunun geleceği açısından önemli ve değerli olur. HÜDA PAR da artık demokratik yol ve yöntemleri benimsediğini ve bu anlamda bir siyasi parti kurduğunu defalarca deklare etmiştir. HDP de Kürt sorununun demokratik yöntemlerle çözümü konusunda uğraş verdiğini kamuoyuna sık sık ifade ediyor. Bu anlamda iki partinin toplumun farklı kesimlerini temsil eden bu iki partinin yan yana gelmesinde Kürt sorununun birtakım platformlara taşınması bakımından ciddi bir sinerji yaratacağını düşünüyorum."
"HÜDA PAR da HDP kadar meşru bir parti"
Eski Azadi Hareketi Genel Sekreteri Avukat Sıdkı Zilan ise diyalogun mümkün olduğunu ama HDP kaynaklı bazı sorunların bunu zorlaştırdığını söyledi.
HÜDA PAR yöneticilerinin 6-8 Ekim gibi yaşanan birçok sorundan sonra 'Yeni bir sayfa açmaya hazırız' dediğini hatırlatan Zilan, "Dönemin Eş Genel Başkanı Sezai Temelli bir gün sonra 'böyle bir şey yok, olmamış ve olamaz' ifadelerini kullandı ama HDP'den kimse 'Sen kim oluyorsun böyle diyorsun?' diyemedi" ifadelerine yer verdi.
Diyalogun olması için bir dönem kendisinin de içinde yer aldığı heyet olarak aracı olduklarını dile getiren Zilan, "4-5 kişi HDP'den üst düzey yöneticilerle görüşmüştük. Şimdiki Eş Genel Başkan Pervin Buldan, Ahmet Türk ve Nimetullah Erdoğmuş da vardı. HÜDA PAR görüşme taraftarıydı ama HDP onlarla bir çay bile içmedi. Zaten bütün diyaloglar çay içme ile başlar. HDP geri dönüş bile yapmadı. HÜDA PAR kaç defa randevu talebinde bulundu ama olumlu cevap almadı. Dolayısıyla şimdi görüşme talebinin HDP'den gitmesi lazım. HDP kendince HÜDA PAR'ı meşrulaştırmak istemiyor ama HÜDA-PAR da onlar gibi meşru bir partidir" diye konuştu.
"Şimdiye kadar görüşmemiş olmaları ayıptır"
Zilan'a göre iki partinin bir araya gelmesi Kürt sorunun demokratik yollardan çözümüne müthiş bir katkı yapabilir.
Zilan, "Seçim işbirliği filan demiyorum tarafların yan yana gelip bir fotoğraf vermesi ve bir çay içmesi dahi büyük bir iyimserliğe yol açar" dedi ve şunları ekledi:
"Erdoğan veya hükümet, HÜDA PAR'a ihtiyaç duyduğu için bunu olumsuz olarak yansıtabilir ama kesinlikle öyle değil. Mesela Cumhur İttifakı'nda Demokrat Parti var ki oyu HÜDA PAR kadar değildir. Demem o ki HÜDA PAR oyun kuramasa da oyun bozabiliyor. Mesela bir seçimde yaptığım hesaplamalara göre HDP, HÜDAPAR sayesinde 8 milletvekili fazla çıkardı. Yine yerel seçimlerde 10 kadar belediye başkanlığı kazandı. HÜDA PAR ne kadar seçime girmişse HDP kazançlı çıkmıştır. Niye? Çünkü AK Parti'nin oyunu aşağı çekmiştir. HDP'nin yerinde olsaydın 2-3 ilçede HÜDA PAR'ın lehine seçimlerden çekilirdim. Bu aynı zamanda bir denge unsuru da olurdu. Sonuç olarak diyalogun başlaması Kürt toplumu için iyi olacaktır. Kesinlikle HDP ve HÜDA PAR bir an önce bu görüşmeyi gerçekleştirmelidir. Şimdiye kadar bu görüşmeyi yapmamış olmaları ayıptır.
"Birbirlerine yakın söylemlerle siyaset yapıyorlar"
Rawest Araştırma Genel Müdürü Roj Girasun göre ise taraflar bir araya gelme konusunda çok hevesli değiller. Şimdiye kadar da resmi hiçbir temas olmadı. Yapılanlar ise hep gayri resmi gerçekleşti.
"İki taraf da aslında birbirine çok meşruiyet vermek istemiyor" diyen Girasun, "Görüşme mümkün. Tarafların bundan nasıl bir siyasal kazanç elde etme isteğinin uyanacağı ile alakalı ile gelişir" dedi.
HÜDA PAR'ın Türkiye'de 300 bin civarında oy alan bir siyasal hareket olduğunu ve Kürt meselesine dair net talepleri olduğuna dikkati çeken Girasun, "Aslında bakarsanız Kürt meselesi üzerinden HDP ile en yakın vaat ve söylemleri olan siyasal parti HÜDA PAR'dır. İkisi de resmi olarak anadilde eğitim, Kürtlere bir statünün verilmesi gibi konuları savunuyor ve parti programları ile seçim beyannamelerinde dile getiriyorlar. HDP daha çok Millet İttifakı'yla yan yana görünürken, destek vermediğini söylese de HÜDA PAR ise daha çok Cumhur İttifakı'na yakın duruyor. Erdoğan'ın cumhurbaşkanlığı adaylığına destek vermesi yakın durmanın bir örneğiydi" değerlendirmesinde bulundu.
"Görüşme gergin havayı yok eder"
"HÜDA PAR son 5-6 yılda AK Parti ile kurduğu ilişki ideolojik bir ittifaka da dönüştü" ifadelerini kullanan Girasun, sözlerini şöyle tamamladı:
"HÜDA PAR, HDP ile bir ittifak için kitlesini ne kadar razı eder, doğrusu bu soru işaretidir. HDP içinde bu böyledir. Şu an bir ittifaktan ziyade bir temas veya bir görüşmeden söz etmek gerek. İlla ittifak ile sonuçlanmasa da bütün siyasi partilerin birbiriyle diyalogları var. Dolayısıyla HDP ve HÜDA PAR arasında bir görüşmenin gerçekleşmesi Kürt toplumunun siyasal havasının normalleşmesini de sağlar. İki parti arasında şimdilik bir koalisyon, ittifak veya seçim birlikteliğinden söz etmek için erken ama ilişkilerinin en azından normalleşmesi ve temas sağlanması olumlu bir hava yaratır. Kürt toplumu da buna hazır ve bu sağlanabilir. Bu hem Kürt siyasetini normalleştirir hem de HDP ve HÜDA PAR tabanları arasındaki gergin havayı yok eder. Sokaklar 1990'ların sokağı olmadığı gibi sözkonusu gerginlik de artık yapay bir denge olarak kalıyor. HÜDA PAR her ne kadar az oy alsa da aslında bölgede önemli bir siyasal aktördür. Geçici siyasal hareketler olan devlet partilerin Kürt mahallesinde iskemleleri yok. Böyle olunca da Kürt sokağının iki numaralı ismi otomatik olarak HÜDA PAR oluyor. Haliyle taraflar arasındaki gergin hava Kürt sokağına da yansıyor. Muhtemel bir görüşme bu gergin havayı dağıtır."
© The Independentturkish