Kemal Kılıçdaroğlu: Eğer mazbata iptal edilmeseydi, demokrasiye olan bağlılığımız bu kadar ateşlenmezdi

CHP Merkez Yönetim Kurulu Toplantısı, Atatürk'ün Milli Mücadele'yi başlatmasının 100. yılı dolayısıyla Samsun'da yapıldı. Kılıçdaroğlu, başkanlığında gerçekleştirilen toplantı, yaklaşık 45 dakika sürdü

Fotoğraf: AA

MYK toplantısının ardından Samsun’da gençlerle bir araya gelen Kemal Kılıçdaroğlu, Samsun'un sıradan bir yer olmadığını, bağımsızlık mücadelesinin bu topraklarda başladığını, Samsun'da Milli Kurtuluş Savaşı'nın ilk adımlarının atıldığını söyledi.

Tarihsel süreçlerin unutmaması gerektiğini belirten Kılıçdaroğlu, sözlerine şöyle devam etti:

"İkinci aşamada Cumhuriyeti kurdular. Yani sarayı değil, halkı önemsediler. 1921 yılında yazdıkları ilk Anayasa'nın birinci maddesinde 'egemenlik kayıtsız şartsız milletindir' dediler. Üçüncü aşamada çok partili hayata geçtik. Yani demokrasiye ilk adımlarımızı attık. Dördüncü aşamanın içindeyiz. Güçlü bir demokrasi kurmak ve Cumhuriyetimizi demokrasi ile taçlandırmak. Dört aşamayı sakın unutmayın. Bağımsızlıktan yola çıktık güçlü bir demokrasiyle Cumhuriyeti taçlandıracağız."

"Eğer mazbata iptal edilmeseydi, demokrasiye olan bağlılığımız bu kadar ateşlenmezdi." diyen Kılıçdaroğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Bir haksızlık yaptılar, milli iradeyi bir anlamda yok saydılar. Bir anlamda 16 milyon İstanbullu'ya 'Sen nasıl oy kullanırsan kullan biz nasılsa 7'li bir çete kurduk orada biz bunu iptal edeceğiz.' dediler ve iptal ettiler. Ama ben bu ülkenin insanlarının vicdanına sesleniyorum, ahlakına sesleniyorum, demokrasi anlayışına sesleniyorum, Cumhuriyeti sahiplenmeye sesleniyorum. Eğer bizim oylarımıza, milli iradeye darbe yapılmışsa, demokrasi bağlamında o darbeyi savuşturmak bizim elimizde. Ne zaman? 23 Haziran'da."

"Genç arkadaşlarınızı arayın milli iradeye sahip çıkmalarını isteyin"

Gençlere çağrıda bulunan Kılıçdaroğlu, "Sizlerden isteğim, bütün gençlerden isteğim, bütün genç arkadaşlarınızı arayın ve cumhuriyete, demokrasiye sahip çıkmalarını, milli iradeye sahip çıkmalarını isteyin. Eğer egemenlik 1921'deki ilk anayasamızın birinci maddesinde olduğu gibi milletinse, bugünkü anayasamızda da aynı kural geçerliyse, biz bu kuralı büyüttüğümüz, yaşattığımız sürece demokrasiyi güçlü hale getireceğiz. Demokrasiyi güçlü hale getirmek sizin elinizde." dedi.

"Atatürk bu ülkeyi gençlere emanet etmiştir"

Mustafa Kemal Atatürk'ün bu ülkeyi gençlere emanet ettiğini vurgulayan Kılıçdaroğlu, "Bir şeyi daha unutmayın. Gazi Mustafa Kemal Atatürk bu ülkeyi seçmenlere emanet etmemiştir, orduya emanet etmemiştir, milletvekillerine emanet etmemiştir. Bu ülkeyi sadece ve sadece bu ülkenin gençlerine emanet etmiştir. Bu ülkenin geçleri, demokrat gençleri, hangi görüşte olursa olsun belli konularda ortak payda oluşturması gerekiyor. Nedir bunlar? Cumhuriyettir, demokrasiye sahip çıkmaktır, yönetici kadrosunda olan kişinin harcadığı her kuruşun hesabını millete vermesidir, kul hakkı yememektir. Bir kul hakkı yenmiştir. O hakkı İstanbullular Ekrem İmamoğlu’na yeniden teslim edecektir." ifadelerini kullandı.

CHP'nin 100. yıl bildirgesi

CHP Samsun'da gerçekleştirdiği MYK toplantısının ardından bir bildirge yayımladı.

Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları başta olmak üzere bütün kahramanların minnet ve şükranla anıldığı "100. Yıl Bildirgesi"nde, Atatürk'ün Samsun'a hareket ettiğinde ülkenin içinde bulunduğu duruma işaret edildi.

Dünya Savaşı'nın kaybedildiği, yurdun her köşesinin işgal edildiği, halkın yoksul, bitkin ve umutsuz olduğu bir dönemde Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün Milli Mücadele için Samsun'a çıktığı hatırlatılan bildirgede, şu değerlendirmelerde bulunuldu:

"19 Mayıs, kaderimizi kendi elimizle belirlemenin, bağımsızlık uğruna ölümü bile göze almanın, emperyalizme ve iş birlikçilerine boyun eğmemenin, sömürüye direnmenin, bağımsızlığımızın önündeki engelleri yok eden onurlu mücadelenin, en karanlık anlarda bile yurt sevgisiyle omuz omuza mücadelenin, esareti, mandacı emperyalistin himayesini reddeden bir milletin hakkına, hukukuna ve bağımsızlığına sahip çıkma azminin ve kararlılığının tarihidir. Sadece düşman işgalinden kurtuluşun değil, 23 Nisan 1920'de Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin açılmasıyla 'Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir' ilkemizi dünyaya duyuran görkemli yolculuğun başlangıcıdır. 19 Mayıs, ulusu Cumhuriyete ve özgürlüğe kavuşturan görkemli ve ödünsüz direnişin adıdır. Bu nedenle Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün kurucusu ve ilk genel başkanı olduğu Cumhuriyet Halk Partisi olarak milletimizin 1919 koşullarında bile kaybetmediği özgürlük ve bağımsızlık idealini, 19 Mayıs'ın 100. yılında kararlılıkla sahipleniyoruz."

CHP'nin zor zamanların ve mücadelenin partisi olduğu belirtilen bildirgede, bugün Türkiye'nin 100 yıl önceki mücadele sonunda elde edilen kazanımların gerisine düştüğü savunuldu.

Demokrasinin ve anayasal kurumların çağın gerisine düştüğü ileri sürülen bildirgede, şunlar kaydedildi:

"Ülkemiz otoriter tek adam rejimiyle yönetiliyor olabilir. Güçler ayrılığı ortadan kalkmış, düşünce ve ifade özgürlüğü başta olmak üzere bütün temel haklar kısıtlanmış olabilir. Hayatın her alanındaki kötüye gidişe ses yükselten bütün yurttaşlar, bütün sivil toplum örgütleri baskı ve zulümle karşı karşıya olabilir. Bölen, kutuplaştıran baskıcı siyasetle ulusal birliğimiz yara alıyor olabilir. İktidar sahipleri halka hizmeti değil, efendi olmayı, halkı demokrasi ve özgürlükten yoksun bırakmayı, saraylarda yaşamayı ve halkı yoksullukla terbiye etmeyi amaçlamış olabilir. Hak, hukuk ve adaletten, tüm özgürlüklerden yoksun bırakıldığımız bu dönemde bile milletimiz çaresiz değildir. CHP, kurtuluşun ve kuruluşun partisi olarak 100 yıl öncesinin inancıyla dimdik ayaktadır. CHP, zor zamanların ve mücadelenin partisidir. Mustafa Kemal Atatürk ve yol arkadaşları büyük bir cesaretle nasıl Anadolu'yu kuşatan puslu havayı dağıtmışsa, yorgun ve yoksul halkı nasıl ayağa kaldırmışsa CHP, 19 Mayıs 1919 ruhu ve inancıyla içinde bulunduğumuz bu karanlığı da yok edecektir. CHP olarak Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının 19 Mayıs'ta başlattıkları büyük direnişten aldığımız güç ve ilhamla partimizin köklerinin dayandığı büyük mücadelenin başladığı o kutlu günün 100. yıl dönümünde, Türkiye'de yaşanan her türlü haksızlığa ve hukuksuzluğa karşı çıkıyoruz."

"Kuvayımilliye geçmişimizden ve geleneğimizden aldığımız güçle, ülkemizin geleceğini aklın öncülüğü, bilim ve sanatın yol göstericiliğiyle yeniden inşa edeceğiz." değerlendirmesine yer verilen bildirgede, CHP'nin bu mücadelemizde en büyük dayanağının Atatürk'ün 19 Mayıs'ı armağan ettiği gençler olduğu aktarıldı.

Bildirgede, "Fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür gençlerimiz başta olmak üzere tüm halkımızla birlikte ülkemizi çağdaş demokrasiler ve çağdaş uygarlıkların üstüne taşıyacağız. 19 Mayıs'ın 100. yılında bize bu kararlılığı veren, egemenliğin halkta olduğu bu güzel yurdu kazandıran Mustafa Kemal Atatürk'ü, bütün silah arkadaşlarını, Milli Mücadele'mizin tüm kahramanlarını bir kez daha minnet, saygı ve rahmetle anıyoruz." ifadeleri kullanıldı.

 

AA

 

DAHA FAZLA HABER OKU