Uysal: Bir devletin en son gücünü sınayacağı unsur kendi evlatlarıdır

DP Genel Başkanı Gültekin Uysal, İçişleri Bakanı Yardımcısı İsmail Çataklı’nın Boğaziçi Örenciler için kullandığı “Hiç kimseye devletimizin gücünü sınamayı tavsiye etmiyoruz” ifadelerine tepki gösterdi

Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal ile Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, SP genel merkezindeki görüşmenin ardından birlikte açıklama yaptı / Fotoğraf: Saadet Partisi

Demokrat Parti (DP) Genel Başkanı Gültekin Uysal, Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu'nu parti genel merkezindeki makamında ziyaret etti. 

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)



Ziyaretin ardından Karamollaoğlu ve Uysal ortak basın toplantısında gazetecilerin sorularını cevapladı.

Uysal’ın ziyaretinden duyduğu memnuniyeti dile getiren Temel Karamollaoğlu, “Bizler Türkiye siyasetinde mümkün olduğu kadar makulü temsil etmeye çalışan anlayışa sahip siyasileriz. Bugüne kadarki görüşmelerimizde de bunun doğru olduğunu, bu yaklaşımın pekiştirilmesi gerektiğini, ülkemizin içinde bulunduğu sıkıntılardan kurtulması için de bir diyalog ortamına ihtiyaç olduğunu sürekli vurguladık.  Bu yaklaşımdaki beraberliğimiz bizlere ümit veriyor” diye konuştu.

“Araya kalben mesafe girmez”

Karamollaoğlu’na teşekkür ederek konuşmasına başlayan DP Genel Başkanı Gültekin Uysal da, “Siyasi partilerin kendi fikirleri, programları vardır. Ama özellikle Türkiye gibi bugün çok derinden sarsılan bir zamanda ortak temel değerler etrafında bir araya gelmeye ihtiyacımız var. Bu ziyaret aslında biraz gecikmiş bir ziyaret. Eski genel merkezleri bize daha yakındı ama şimdi araya biraz mesafe girdi ama kalben girmez” dedi.

Uysal, bugün siyasetin uçlara kaymış olmasına rağmen makulün etrafında toplanmaya ihtiyacımız var. Umarız bu noktada katkı sağlıyoruzdur” şeklinde konuştu.

“Herkes eşittir ama birileri daha fazla eşittir”

İki genel başkan açıklamaların ardından gazetecilerin soruların yanıtladı.

Koronavirüs salgını nedeniyle uzmanların kalabalıklardan uzak durulması uyarısı yapmalarına rağmen AK Parti il kongrelerinin dolu salonlarda yapıldığı ve AK Parti Edirne il kongresinin ardından 47 kişinin testinin pozitif çıktığı yönündeki iddiaları nasıl değerlendirdikleri yönündeki soru üzerine DP Genel Başkanı Uysal, “Sürecin başladığı andan itibaren iktidar adına söylemlerle eylemlerin tenakuz içinde olduğu bir süreci yaşıyoruz. Bu tavır Türkiye’nin genel ikliminden de pek bağımsız değildir. Herkes eşittir ama birileri daha fazla eşittir mantığı içerisinde, kitlelere ‘sosyalleşmeyin’ telkinleri yapılırken, kongrelerdeki görüntüleri hepimiz izliyoruz. Ülkeyi yönetenlerin sözlerinin böyle bir süreçte karşılık bulabilmesi için sözleri ile eylemlerinin örtüşmesi gerekir” dedi.

Karamollaoğlu ise “Türkiye’de çifte standart kural haline gelmiş. Bu da kamu vicdanında biraz farklı bir etki meydana getiriyor” şeklinde konuştu.

“İçişleri bakan yardımcısının çok talihsiz bir açıklaması oldu”

Boğaziçi Üniversitesi’ndeki protestoların ardından öğrencilere yönelik tutuklama kararına dair sorulan soru üzerine Gültekin Uysal, “Maalesef ‘devleti ele geçireceğiz’ mantığı içinde yapılan atamaların en son geldiği merhalede öğrencilerden başlayarak bir kurumun refleksi var. İçişleri bakan yardımcısının çok talihsiz bir açıklaması oldu, 'devletin gücünü sınamayın' diye. Bir devletin herhalde en son gücünü sınayacağı unsur kendi öğrencileridir, kendi evlatlarıdır. Bu meseleyi de siyasi cephane haline getirip terörize etmek bir usul haline geldi. Ama bu propagandaya geniş kitlelerin çok da prim verdiği kanaatinde değilim. Bu ülke 80 öncesi öğrencileri kriminalize etmenin bedellerini ödedi” dedi.

Temel Karamollaoğlu ise, “Öğrencilerin faaliyetlerini terör faaliyeti olarak gösterilmesini doğru bulmuyorum. Zihniyet değişmeden Anayasa'da değişiklik yapılsa ne olur. Gündemi değiştirmeye yönelik bir çalışma olduğunu düşünüyorum” şeklinde konuştu.

Karamollaoğlu, Erdoğan’ın Boğaziçi öğrencilerine yönelik ‘terörist’ ifadelerini doğru bulmadığını da belirterek, “Sayın Cumhurbaşkanı’nı 2000’li yılların başında gençlere ve topluma nasıl hitap ettiğini tekrar tekrar okumaya, kendisinin de dinlemeye ihtiyacı var. ‘Susmayın, pes etmeyin, direnin’ diyor. Ne değişti son 17-18 sene içinde? Muhatap değişince bu ifade bir den bire yanlış mı oldu?” diye sordu.

Yeni Anayasa çağrısı

Cumhur İttifakı’nın Yeni Anayasa çağrısı ve TBMM Başkanı Mustafa Şentop’un da tüm partilerin anayasa çalışmasına destek vermeleri yönündeki çağrının hatırlatılması üzerine DP Genel Başkanı Uysal, “Bugün iktidarın keyif bir rejimi ete kemiğe büründürdüğü böyle bir ortamda hangi teklifleri getirecekler açıkçası ben de merak ediyorum. Yargıyı bağımsız hale getirelim de üstünü örttükleri bakanları mı yargılansın… Bunu mu teklif edecekler? Bilerek ve isteyerek toplumsal iklimi zehirleyen siyasal bir dil kullanacaksınız, diğer taraftan büyük bir uzlaşma gerektiren anayasa meselesini Türkiye’nin gündemine getireceksiniz. Niyetle iradenin çakışmadığını her meselede olduğu gibi burada da görüyoruz” dedi.

SP lideri Karamolloğlu da yeni anayasa çağrısı konusunda, “Anayasa değişikliğinden önce zihniyet değişikliğine ihtiyaç var. Siz mevcut anayasayı birl kaale almazken değişiklik yapsanız ne yazar. Önce bu tavır değişecek” dedi.

 

Independent Türkçe

DAHA FAZLA HABER OKU