NASA, Ay’ın küçüldüğünü ve küçülürken de depremlerle sarsıldığını keşfetti.
Geçen 10 yılda bilim insanları, Ay’ın içerden soğudukça bir üzüm gibi büzüştüğünü ortaya koymuş ve bu küçülmenin onun tüm yüzeyinin “ters fay” adı verilen falezlerle kaplanmasına yol açtığını bulmuştu.
NASA uçuşlarından elde edilen verilerle yapılan yeni bir analiz ise, Ay’ın bugün de küçülmekte olabileceğini ileri sürüyor. Bulgulara göre Ay küçülürken, ters faylarda depremler meydana geliyor ve Ay bu falezler boyunca sarsılıyor.
Bilim insanları süreci açıklamak için, yavaş yavaş büzülen bir üzümün üzerinde çizgilerin oluşması örneğini verdi. Fakat esnek üzüm derisinin aksine, Ay'ın etrafındaki kabuğun kırılgan olduğu ve büzülmenin meydana gelmesiyle parçalandığı belirtildi.
NASA’ya göre, kabuk hareket ettikçe faylar oluşuyor ve kabuğun bir kısmı diğerinin üzerine itiliyor. Bunun sonucunda ise kilometrelerce uzunluktaki sıradışı görünümlü dik falezler oluşuyor.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Araştırma, 1960 ve 1970'lerde kaydedilen sismik verileri işleyen bir algoritma sayesinde yapıldı ve Ay yüzeyinde gerçekleşen depremlere ışık tutarak, depremlerin nereden geldiğinin daha iyi anlaşılmasına yardımcı oldu.
Depremlerin nereden geldiğine dair yeni konum verileri belirlenebilirse, bunlar 2010’da NASA'nın Ay Yörünge Kaşifi’nin (Lunar Reconnaissance Orbiter) fotoğraflarını kullanan çalışmadaki fay görüntülerinin en üstünde yer alabilecek.
Araştırmacılar bu iki veriyi karşılaştırarak, gürültülerin en az 8’inin asteroit sonucu değil, Ay yüzeyinin altındaki plakaların hareket etmesi sonucu meydana geldiğini buldu. Bu, Nature Geoscience adlı bilimsel yayında yer alan araştırmanın Ay'da halen tektonik aktivitelerin gerçekleştiğini doğrulamasına yardım ediyor.
Apollo astronotlarının geçmişte bıraktığı araçlar çalışmalarını 1977'de bitirdi. Ancak son zamanlarda arazi kayması ve kayaların düşmesi gibi hareketleri gösteren fotoğraflar sonucunda bilim insanları küçülme ve sarsılma hareketlerinin devam ettiğini düşünüyor.
Maryland Üniversitesi öğretim üyesi Nicholas Schmerr yaptığı açıklamada, “Apollo verilerinde kaydedilen depremlerin bazılarının, görüntülenen faylara çok yakın olduğunu gördük" dedi.
Schmerr sözlerini şöyle sürdürdü:
“Fayların bugün hala aktif olması muhtemel. Dünya dışındaki aktif tektonik hareketleri gözlemlemek çok olası değil, bu nedenle ay yüzeyinde hala deprem olduğunu düşünmek çok heyecan verici.”
Sismik veriler, Apollo uçuşları sırasında astronotların Ay yüzeyine bıraktığı araçlardan alındı. Apollo 11 tarafından bırakılan araç birkaç hafta sonra yok oldu fakat geri kalanı ölçüm yapmaya devam etti ve 1969 ile 1977 yılları arasında 28 farklı yüzeysel Ay depremi algıladı.
Bu depremlerden 8’i elde edilen görüntülerdeki fayların yakınındaydı. Bilim insanları bu faylardan 2’sinin birbirine bağlı olduğu sonucuna vardı.
Üstelik depremlerin çoğu Ay, yörüngesinin Dünya'ya en uzak noktasındayken gerçekleşti. Bunun sebebiyse Dünya'nın yerçekiminden kaynaklanan gerilim.
Makaleninin baş yazarı ve Smithsonian Enstitüsü’nün Dünya ve Gezegen Çalışmaları Merkezi’ndeki bilim insanı Thomas Watters, “Bu 8 depremin, Dünya’daki gerilim ve gelgitlerin ay kabuğunu sıkıştırması sonucu oluştuğunu ve ayın hala tektonik olarak aktif olduğunu düşünüyoruz” dedi.
Bilim insanları hakkında daha fazla bilgi sahibi olmak için Ay'a tekrar gitmeyi ümit ediyor. NASA'ya mümkün olan en kısa sürede Ay’a gitmesini emreden ABD yönetimi, astronotların 5 yıl içinde Ay yüzeyine inmesini umuyor.
Schmerr, "Bulguların aya geri dönmemiz gerektiğini vurguladığını düşünüyorum (...) Apollo uçuşlarından çok şey öğrendik. Fakat onların tek yaptığı yüzeyi kazımaktı. Geniş modern sismometre ağıyla Ay’ın jeolojisini anlama yeteneğimiz önemli bir gelişme kaydedebilir. Bu, Ay’a yapılacak diğer sefer için umut vaat eden kolay bir hedef" dedi.
*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.
https://www.independent.co.uk/life-style/gadgets-and-tech
Independent Türkçe için çeviren: Nezir Sümerkan
© The Independent