Gelecek Partisi lideri Ahmet Davutoğlu ile DEVA Partisi lideri Ali Babacan ortak basın açıklaması düzenleyerek basın mensuplarının karşısına çıktı.
Ali Babacan konuşmasına saldırıya uğrayan Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Selçuk Özdağ'a geçmiş olsun dileklerini ileterek başladı.
Babacan "Gerçekten Türkiye'nin gidişatına baktığımız zaman 90'lara hızla dönüş var. Hele hele ekonomi yönetiminin işlerine baktığımız zaman Özal öncesine dönüş var. Bu ülke bunları haketmiyor. Türkiye'de problemler hızla büyüyor" diye konuştu.
Anayasanın bağlayıcı bir metin olarak kabul edilmediği bir ülkede hukukun üstünlüğünden bahsetmenin mümkün olmadığını kaydeden Babacan şu ifadelerle devam etti:
Şu anda ülkemizin yönetim sistemi sorunu var aynı zamanda yönetenlerin zihniyetiyle ilgili de sorun var. Sistem değişikliğinin yanında zihniyet değişikliği de şart. İstedikleri gibi yeni bir anayasa yapmaları çok mümkün görünmüyor.
İktidar değişikliği vurgusu
Babacan Türkiye'de yönetim sistemi sorunu, ve yönetenlerin zihniyeti sorunu olduğunu söyleyerek sistem değişikliği ve zihniyet değişikliğinin şart olduğunu kaydetti. Babcan "Bu zihniyet de topyekun iktidar değişikliği olmadan mümkün olmayacak"
Haftanın terörist panosu var"
Babacan ekonomi yönetimini eleştirerek "Enflasyonun suçlusu kendileri değil gibi, yanlış para politikalarının sonucunda hem kur hem enflasyon arttığı halde, sorumlusu Erdoğan ve ortakları olduğu halde hayat pahalılığının suçlusu olarak marketleri gösteriyorlar. 2018'de de kuru soğan depoları basıldı, terörist ilan edildi. Aynı hikayeyi tekrar görüyoruz" dedi.
Babacan şöyle devam etti:
Bir terörist bulacaksın, bazen bakkal, bazen BOUN öğrencileri... Haftanın terörist panosu var, ülkenin hiçbir sorununa çözüm bulamıyorlar. Ülkenin sorunlarına köklü çözüm üretmek için yoğun bir şekilde çalışıyoruz. Pek çok parti bu hazırlığın içinde. Bu taraftan ümit yok, unutacağız, ülkenin yarınlarıyla ilgili hazırlık yapmak zorundayız.
"Çinle ikili ilişkilerde bilmediğimiz farklı yönler mi var?"
Babacan Sincan Uygur Özerk Bölgesi’nde çok ciddi insan hakkı ihlalleri olduğunu hatta bazı uluslararası çalışmalarda soykırım tanımı yapıldığını kaydetti.
Babacan "Sayın Erdoğan ve Bahçeli’nin bunu görmezden gelmesini hayretler içinde izliyoruz. Türkiye’nin uluslararası ilişkilerinde işler hangi noktaya geldi de iki ortak sessiz? Mazlumların yanında olmalıyız. Şu andaki yönetim çok daha küçük meseleleri büyütüp farklı algılara sebep olurken, dünya çapında önemli bir meselede niçin susuyor? O ülkeyle olan ikili ilişkilerde bilmediğimiz farklı yönler mi var? Ya da çıkıp ‘Burada bir insan hakları ihlali görmüyoruz’ deyin" diye konuştu.
"Kimse anadili üzerinden topluma fitne tohumları atmasın"
Babacan şu ifadelerle devam etti:
İnsanın annesinin konuştuğu dili konuşması, bu dili öğrenmesi ve dilin yaşatılması temel bir insan hakkıdır. Kimse anadili üzerinden topluma fitne tohumları atmasın. Bu ülkeyi kimse bölmeye, parçalamaya kalkmasın. Her bir vatandaşımızın annesinin konuştuğu dili konuşması, öğrenmesi, yaşatması ve geliştirmesi en doğal hakkıdır.
Davutoğlu: İkili bazda temaslar artacak
Gelecek Partisi lideri Ahmet Davutoğlu da Cumhur İttifakı dışında kalan partiler arasında yoğun bir trafik olduğunu bu durumu memnuniyetle karşıladıklarını belirtti.
Davutoğlu "Görüşmemizde ana gündem maddemiz güçlendirilmiş parlamenter sistemdir. Genel Başkan da görüşlerini ve çalışmalarını lütfettiler, bundan sonra sadece bu konuda değil diğer alanlarda da Gelecek ve DEVA Partisi'nin daha sık görüşmesi ve ortak önerilerle kamuoyunun gündeme gelmesi konusunda mutabık kaldık, ikili bazda temaslar artacak" diye konuştu.
Davutoğlu açıklamalarını şöyle sürdürdü:
Gerçek gündem, kendi görüşlerini ifade eden ve toplantı gösteri yapan öğrencilere, kitleye terörist suçlamasında bulunarak terör kavramının içini boşaltmaktır. Bütün bu yaşananlar derin bir krizi ortaya koyuyor. Biz bütün partilerle temasımızı sürdüreceğiz.
Dış politikada "Erdoğan'ın psikolojisi" eleştirisi
Davutoğlu iktidara dış politika konusunda da eleştiri yöneltti. Dış politikanın bir vizyon ve zihniyet meselesi" olduğunu kaydeden Davutoğlu "Bugün özellikle ABD Trump'tan Biden dönemine geçerken, bütün yatırımını Trump'a yapan bir dış politika anlaşının itibar argümanları olamaz. Avrupa bir gün düşman oluyor, Biden bir gün sohbet edeceği bir muhatap, diğer gün Türkiye'ye her an müdahale eden bir dış mihrak oluyor. Maalesef Türkiye, Erdoğan'ın psikolojisine uygun bir şekilde uluslararası ilişkilerde dalgalı bir seyir takip ediyor. Kaybeden Türkiye oluyor. İddialı ve itibarlı bir Türkiye inşa edecek altyapıya sahiptir Türkiye" diye konuştu.
Babacan: Tek bir kişinin dürtüleriyle yürüyor
Babacan da açıklamasında şu anda bir dış politikadan söz etmenin mümkün olmadığını belirterek "Sadece Türkiye'nin dış ilişkiler kümesi var, politikası yok. Tek bir kişinin dürtüleriyle yürüyor, uzmanların saf dışı bırakıldığı, diplomatların önemli ölçüde saf dışı bırakıldığı bir dış ilişkiler seti var. Dış ilişkilerin, iç kamuoyunda elverişli bir şekilde kullanımı söz konusu, düşmanlar teröristler içeride bulunmazsa dışarıda bulunuyor. İç siyasette de vatan elden gidiyor, düşmanımız çok diyerek içerideki problemlerin üzeri örtülmeye çalışılıyor. Türkiye yalnızlaşmış bir ülke. yoksul, fakir ama mücadele eden bir Türkiye algısı yaratma çabası var. Bunların hiçbirini halkımız hak etmiyor" diye konuştu.
Independent Türkçe