Hindistan’daki genel seçim maratonunun sondan bir önceki aşaması için Yeni Delhi’de 7 seçim bölgesinin birden sandığa gitmesiyle birlikte başkentte hayat durdu.
Narendra Modi'nin lideri olduğu Hindistan Halk Partisi (Bharatiya Janata Partisi-BJP), 2014’teki seçimlerde ülkenin kuzeyinde nesiller sonra ilk kez net bir çoğunluğu elde ederken, Yeni Delhi’nin siyasi haritası da iktidardaki BJP’nin rengi olan turuncuya dönmüştü.
Ancak analistler, pazar günü oy verme işlemlerinin ardından 543 seçim gölgesinden 60'ında devam edecek süreçte BJP'nin bu kez hem Yeni Delhi'de hem de ülke genelinde daha sert bir rekabetle karşılaşabileceğini söylüyor.
Oyunu başkentte kullanan ana muhalefetteki Ulusal Kongre Partisi’nin lideri Rahul Gandhi, kazanmak için bir kez daha ulusal güvenlik kartına başvurmakla suçladığı iktidar partisinin, Pakistan ve Hindu-Müslüman gerginlikleri üzerinden savaş korkusu pompaladığını savundu. Kendinden emin bir şekilde konuşan Gandhi, BJP’ye karşı çetin bir mücadele verdiklerini kaydetti.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Gandhi, “İyi bir mücadeleydi. Narendra Modi nefreti, bizse sevgiyi kullandık. Öyle görünüyor ki sevgi kazanacak” diye konuştu.
Muhalefet liderinin kendinden emin duruşuna rağmen Yeni Delhi’nin merkezinde varlıklı yurttaşların yaşadığı seçim bölgesinde BJP'ye verilen destek yüksekti.
BJP'nin ulusal sözcüsü Meenakshi Lekhi, 2014’te 160 binden fazla oy farkıyla popülist Aam Aadmi Partisi'ni (AAP) geride bırakarak milletvekili olmuştu.
Hindistan'ın bağımsızlığını kazandığı 1947'den bu yana her seçimde oy kullandığını söyleyen 87 yaşındaki AK Bhattacharya, “Bu (genel seçim) haydut siyasetçileri kontrol etmemiz için elimizdeki tek fırsat. Seçim, onları kontrol etme ve bütün bu haydutlar arasından iyi birini seçmek için bir şans” diyor.
Modi'ye bu sefer destek verip vermeyeceği sorulduğundaysa Hintli seçmen, “Başka alternatif yok” yanıtını veriyor.
Üç çocuk annesi 58 yaşındaki Samdheya Jain ise hem kendisinin hem de eşinin BJP'nin, Modi'nin ve hatta partinin Önce Hindular politikasının temelini oluşturan radikal ideolojik kanadı RSS'nin destekçisi olduğunu belirtiyor. Aynı zamanda torun sahibi de olan Jain, ailesindeki genç nesillerin farklı görüşleri olduğunu da kabul ediyor.
Modi için “Onun gibi insanlar yüzyılda bir gelir” diyen Jain, “toplumsal birlik ve beraberliğin” büyük bir sorun olmaya devam ettiğini itiraf etse de başbakanın dini grupları böldüğü yönündeki suçlamaları reddediyor.
Modi’nin topluluklar arasında ayrım yapmadığını savunan Jain, “Tuvalet yapıyorsa, herkes için yapıyor. Yollar herkes için. Her eve elektrik geldi. Ulusal güvenlik herkes içindir” diye konuşuyor.
Geride kalan 5 yıl için “çok iyi” yorumunu yapan Hintli kadın, “Pek çok iş yapıldı. Ülke ilerliyor. Biz mutluyuz” diye ekliyor.
Ailesinin her zaman BJP'ye oy verdiğini söyleyen polis eşi Sunita Rajput da "Herkes Ulusal Kongre Partisi’nin iyi olduğunu söylüyor ancak benim için teröristleri öldürebilecek bir liderimizin olması önemli. Modi bunu yaptı, ben de ona oy vereceğim” ifadelerini kullanıyor.
42 yaşındaki Rajput, Modi'nin, sözde organize suçluların biriktirdiği “kara para”yı engellemek ve hepsini vergiden sorumlu tutmak için, 2016'da bir gecede değer kaybeden en yaygın bin rupilik banknotları tedavülden kaldırarak “yolsuzluğun durdurulmasını sağladığını” düşünüyor.
Ekonomistlerse, köklü değişiklik getiren bu hamlenin, ülkenin GSYİH’deki büyüme oranlarını düşürdüğünü ve özellikle de küçük ve orta ölçekli işletmelere çok zarar verdiğini vurguluyor.
Diğer taraftan banknotların yüzde 99,3'ünün yasal olarak bankacılık sistemine geri döndüğü bildiren Hindistan Merkez Bankası’nın bir raporu, “kara parayı” yok etme girişiminin başarısız olduğuna işaret ediyor.
Rajput, “banknotları değiştirmek için 2 gün boyunca kuyrukta beklemesine rağmen” bu girişimin “ülkenin iyiliği için” olduğu konusunda ısrar ediyor.
Öte yandan şehrin en büyük ve köklü Müslüman topluluğuna ev sahipliği yapan Eski Delhi'deyse hikaye epey farklı.
BJP, Eski Delhi'nin seçim bölgesi Chandni Chowk’ta 2014’te az farkla da olsa birinci gelmişti.
Elektrikli triportör sürücüsü Muhammed Abed, Ulusal Kongre Partisi’ne oy verdiğini söylüyor. 38 yaşındaki Müslüman seçmen, Modi iktidarında geçen son dönemi de şöyle değerlendiriyor:
“Modi, 5 yılda bizim için hiçbir şey yapmadı. 10 milyon kişiye iş sözü verdi. Herkesin hesabında 1,5 milyon rupi (yaklaşık 130 bin TL) olacağını vadetti fakat işsizliği artırdı. Para gelmek bi yana, hazır elimizde olanlar (vergilere) gitti. O bir yalancı ve dolandırıcı, söyledikleri boş yalanlar.”
Başbakan Modi’nin iki toplum arasında gerginliğe yol açtığını ileri süren Abed, “Camilerle tapınakları karşılaştırarak, iki toplum arasındaki farklılıkları vurgulayarak Hindular ve Müslümanlar arasında bir kavga çıkması için can atıyor. Nefret seviyesi şimdi çok yüksek, ilişkiler çok gergin ve bu son 5 yılda oldu. Eskiden birbirimizin evlerine gider su isterdik ancak şimdi böyle bir şey kalmadı” yorumunda bulunuyor.
Abed ayrıca, Ulusal Kongreyi tutkuyla desteklese de Chandni Chowk'taki oyların “karışık” olduğunu itiraf ediyor.
Abed’le aynı mesleği yapan 38 yaşındaki Muhammed Kamran Hüseyin ise AAP için oy kullanacağını belirtirken sözlerine şöyle devam ediyor:
“Burası çok fakir bir mahalle ve sokakta iş yapan birçok insan var. Modi bu işletmeleri bitirdi. Modi, yaptıklarının 'Hindistan'ı temizlemek' için olduğunu iddia ediyor ancak fakirleri kollamıyor. Sadece zenginleri gözetiyor.”
Hüseyin, BJP'nin Cuma Camii çevresindeki mahallelerde “oy alamayacağını” düşünse de ortada, muhalefete gidecek oyların Ulusal Kongre ile AAP arasında bölündüğü bir tablo var. Muhalefet partilerinin ittifak müzakereleri son haftalarda bozulmasaydı, BJP'ye Yeni Delhi'de bir kez daha kazanma şansı verecek bir ayrışma da olmayacaktı.
Eski Delhi'de bir oy verme merkezinin dışında, seçimden dolayı kepenkleri kapalı baharat tezgahları ve kuyumcu dükkanları arasında konuşan yaşlı kadın ve erkek seçmenler, bir nesil boyunca arkasında durdukları Ulusal Kongre'nin şu anki lideri Gandhi’ye destek vermesi için insanları harekete geçirmeye çalışıyor.
Yeni başbakanın kim olması gerektiği sorusuna “Modi dışında herhangi biri” yanıtını veren 67 yaşındaki Mahesh Nagar, “Bu, iki ideoloji arasında bir kavga. 'Biz Hindistan halkıyız' diyen Ulusal Kongre ve "Sadece Hindular" diyen BJP arasında. Hindistan sadece bir değil tüm dinlerin olduğu bir yer” diye ekliyor.
79 yaşındaki Madama Sachdeva ise Hindistan'ın “ilan edilmemiş acil durum” halinde olduğunu söylüyor.
“Halk çok korkuyor ama bundan söz edemiyor. Konuşma özgürlüğümüz yok” ifadesini kullanan Sachdeva, “Fakirler ve orta sınıf, fiyat artışından dolayı mutsuz ancak kimsenin bunu umursadığı yok. Ülkemizin ilerleme katettiğini söylüyorlar. Peki bu ilerlemenin bedelini kim ödüyor?” diye soruyor.
Sachdeva'ya 23 Mayıs'ta sonuçların açıklanmasının ardından Ulusal Kongre’nin BJP’yi alt etme şansı olup olmadığı sorulduğundaysa “Yüce Tanrı’ya kalmış” yanıtını veriyor.
*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.
https://www.independent.co.uk/news/world/asia
Independent Türkçe için çeviren: İsmail Aydın
© The Independent