Edirne'deki bir soruşturmada savcı, sosyalist "Ekim Gençliği" ve "Yürüyüş" dergilerini El-Kaide üyeliğine delil saydı

Ortadoğu haberlerini sosyal medya hesabından paylaşan bir derneğin başkanı şimdi "HTŞ üyeliğinden" yargılanıyor

Fotoğraf: AFP

Suriye'ye insani yardım kampanyaları düzenlenen bir derneğin başkanı Habil Mert hakkında El-Kaide'nin Suriye yapılanması olduğu öne sürülen Heyet Tahrir Şam (HTŞ) üyeliği suçlamasıyla dava açıldı.

Edirne Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından Mert aleyhine yazılan iddianamede, ikametinde bulunan bazı yayın organları da ''suç delili'' kabul edildi.

Savcılığın, delil kabul ettiği yayınlar arasında, 2 adet "Emperyalizme ve Oligarşiye Karşı Yürüyüş",  17 adet "Sosyalizm İçin Yürüyüş", 1 adet "Ekim Gençliği", 2 adet "Halk Gerçeği", 6 adet de "Yürüyüş'' dergisi bulunuyor.

Sosyalizmi savunan bu dergilerin bir kısmının DHKP/C'ye yakın olduğu biliniyordu.

Haber ve makale paylaşımları da iddianameye girdi

İddianamedeki deliller arasında, Mert'in sosyal medya hesaplarında yaptığı bazı haber ve makale paylaşımları da sayıldı.

''Haksöz'', ''Mepanews'' gibi hala yayın hayatına devam eden yasal internet sitelerinin El-Kaide ya da Suriye ile ilgili haberlerini paylaşan Mert, bu paylaşımları nedeniyle yargılanmaya başlandı.

Suç kabul edilen haberlerin bir kısmının başlığı şu şekilde:

"Kimine göre 'terörist', kimine göre 'kahraman'' bir isim: Usame bin Ladin
HTŞ, Muhammed Mursi için taziye yayımladı
Taliban'dan Muhammed Mursi'ye taziye mesajı
Zevahiri'den Suriyeli direnişçilere 'gerilla savaşına yönelin" çağrısı

''Terör örgütü üyeliği'' ve ''propaganda'' suçlarından ceza isteniyor

Suriye'ye yaptığı seyahatleri de iddianameye giren Mert'in, ''El Kaide ile organik bağ içerisinde bulunan el Nusra, Heyet Tahrir Şam'ın hiyerarşisi dahilinde yer alarak örgüt mensuplarının Suriye'deki çatışma bölgelerinde faaliyette bulunan bu örgüte katılımlarını sağladığı'' öne sürüldü.

Mert hakkında hem terör örgütü üyeliğinden hem de propaganda suçundan ceza istendi.

İddianame kabul edildikten sonra Mert, Edirne 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanmaya başlandı.

 

habil mert.jpg
Habil Mert / Fotoğraf: Mazlumder

 

''Herhangi bir grubu değil, Suriye direnişini destekledim''

Duruşmada ifade veren sanık, başkanı olduğu dernek vasıtasıyla Suriye'ye onlarca kez yardım kampanyaları düzenlediklerini ve bu yardımları yetkili makamlardan izin alarak yaptıklarını belirterek, ''Uçaklardan atılan füzelerle karnı yarılan bir amcanın bağırsaklarını eliyle karnına doldurmaya çalıştığı video hala bilgisayarımda durur. Bu vahşet karşısında insan olanın öfkelenmemesi, yüreğinin sızlamaması ve harekete geçmemesi düşünülemez. Ben de bu duygularla Suriye'de başlayan halk direnişini ilk gününden beri destekledim'' dedi.

Hiçbir örgüte ve gruba üye olmadığını söyleyen Mert, savaş boyunca Suriye hükümetine karşı direnen gruplar hakkında sosyal medya hesaplarından haber ve makale paylaşımı yaptığına dikkati çekerek, ''Dosyama, binlerce paylaşımım içinden cımbızlanarak sadece HTŞ isimli örgüt hakkında 9 yıllık savaş boyunca ve uzun zaman aralıklarıyla yaptığım 3-5 paylaşım konularak bahsi geçen grubun propagandasını yaptığım ve hatta üyesi olduğum iddia edilmiştir'' dedi.

''İkna etmeye çalıştım''

''Örgüt propagandası yapacak olsam kendi adımla şanımla açtığım, kendi fotoğraflarımın, ailemin ve çocuklarımın fotoğrafları olan, her şeyimle hatta adresimle bile ortada olduğum bir sosyal medya hesabından mı bunu yaparım'' diyen Mert, savunmasında devlet yetkililerinin kendisine ulaşarak, Suriye'ye savaşmaya giden iki kişiyi geri gelmesi için ikna etmesini istediğini belirterek, söz konusu isimlerin kendisi aradıklarında 'Gelin, dönün, Kalmayın, orası karışık. İleride hiç dönemezsiniz. Devlet size imkan veriyor' dediğini aktararak, ''Benim irtibatımın devam etmesi doğal, insani bir durum. Hal-hatır, abi-kardeş ilişkisi dışında bir irtibatım olmadı. Dosya içeriğinde görüleceği üzere sadece irtibatlı olduğum ortada. Ki bunu devlet yetkilileriyle paylaşmıştım o süreçlerde'' ifadelerini kullandı.

Devlet politikaları ile paralel olarak Suriye'deki direnişi pasif yardımlarla desteklediğini ve hala desteklediğini söyleyen Mert, savunmasında şunları söyledi: Duruşum bellidir yerim bellidir. Esed hükümetinin zulümlerine karşı şu grubu veya bu grubu değil genel anlamda Suriye direnişini destekledim. Hiçbir grubun adamı değilim, hiçbir gruba adam yollamadım, yollamam da. İllegal olana, terör yapana asla. Hepsinin hatalarını eleştirmişimdir bu yüzden aşırılık yanlısı IŞİD'ciler ve benzerleri tarafından tehdit edildim defalarca. Ben masumum. Suçlamaları kesinlikle kabul etmiyorum. Beraatımı talep ediyorum”

 

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU