Eski adı "Dersim" olan ve halen birçok insan tarafından bu isimle de bilinen Tunceli, eğitim düzeyinin yüksekliği ve gençlerinin sınavlardaki başarılarıyla yıllarca kendinden söz ettirdi.
Ancak bu ilin de diğer pek çok Anadolu kenti gibi en temel sorunu istihdamın yetersizliğiyle birlikte dışarı verilen göç.
1980'li ve 1990'lı yıllarda terör olaylarının da etkisiyle yaşanan güvenlik sorunu bu göçleri iyice artırdı.
Öyle ki yaşanan bu göçler, Tunceli'yi bugün Türkiye'de nüfusu en az olan il durumuna getirdi.
Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) 2019 verilerine göre, Tunceli'nin nüfusu bir önceki yıla yani 2018'e göre 4 bin kişi azalmış olarak 84 bin 660 kişi olarak açıklandı.
Bu da yüzölçümü 7 bin 705 kilometre kare olan Tunceli'de kilometre kareye 11 insan düştüğü anlamına geliyor.
Azalan nüfus nedeniyle Tunceli'nin iki olan milletvekili sayısı da bire düştü.
Nüfusun düşmesi yalnızca milletvekili sayısını azalmasıyla kalmıyor. Bu durum Tunceli'nin bütçeden aldığı payı da azaltıyor.
"İkametgahımızı memlekete alalım" çağrısı
Gidişattan endişe eden Tuncelili yerel yetkililer ve sivil toplum kuruluşları (STK) temsilcileri geçen günlerde il dışında yaşayan hemşehrilerine yönelik "İkametgahımızı memlekete alalım" çağrısında bulundu.
"Komünist Başkan" lakabıyla bilinen Tunceli Belediye Başkanı Fatih Maçoğlu ile 6 ilçe belediye başkanı ve il genel meclisi üyelerinin de ortak açıklama önce şöyle denildi:
Gerçi Dersimlilerin memleketlerine olan duyarlılığı nedeniyle yaz dönemlerinde hiçbir şehirde olmadığı kadar nüfus akınına uğramaktadır. Hatta ilimizin her yerinde konut ve fiili ikamet sayısı hızla artmaktadır. Fakat konut sahipleri veya aylarca fiilen ilimizde yaşayan hemşerilerimiz ikametlerini buraya taşımadıkları için bu durumun yasal haklarımıza bir etkisi bulunmamaktadır.
"Yasal haklarımızı yitiriyoruz, kamusal hizmetlerimiz zorlaşıyor"
Ardından açıklamada şöyle devam edildi:
Hem çok kalabalığız hem de kayıtlarda görünmüyoruz. Durumumuz tam olarak budur. Fiili durum değil de resmi kayıtlar esas alındığı için mali destekler başta olmak üzere yasal haklarımızı birer birer yitiriyoruz. Bu da kamusal hizmetlerimizi oldukça zorlaştırıyor. Bu sorunun gayet makul bir çözümü var. İkametgâhlarımızı memleketimize alalım. Böylece hem ildeki toplumsal ve iktisadi hayat canlanacak hem de kamudan yasal mali haklarımızı alabileceğiz.
"Gelen de var, istihdam iyice daraldığından giden de"
Çağrının ardından son durumla ilgili olarak Tunceli Belediye Başkanı Fatih Maçoğlu ile görüştük.
"Çağrıdan sonra son durum ne? diye sorduğumuz Maçoğlu "Gelen de var ama pandemiden dolayı iyice daralan istihdamdan dolayı giden de" diye sözlerine başladı.
Maçoğlu'nun verdiği bilgiye göre, Tunceli'nin nüfusu 81 bin civarında. Bu da 2019'a göre de nüfusun biraz daha düştüğünü gösteriyor.
Bu nüfusun 34 bini kent merkezinde kayıtlı iken geri kalanı ilçeler ve köylerde yaşıyor gözüküyor.
Maçoğlu buna karşın kent merkezinin asıl nüfusunun 40 bin civarında olduğuna dikkat çekti.
Maçoğlu, aradaki 6-7 binlik farka dikkat çektikten sonra bu nedenle iki ayrı çağrı yaptıklarını belirterek, ilkini şöyle anlattı:
Muhtarlık seçimlerinde akrabasına destek için 6-7 bin kişi kaydını köylere aldırdı
Şehir merkezinde oturup ikametgahı şehirde olduğu halde muhtarlıkların önem kazanmasından sonra kaydını köylere aldırtanlar arttı. Biz bu kişilerin de kayıtlarını tekrar kent merkezine almaları için çağrıda bulunduk. Bunun yanı sıra kent merkezinde oturup kaydı burada olmayan üniversite öğrencileri var. Ayrıca Munzur Üniversitesi'nde çalışıp maaşlarını buradan kazanan 170-200 civarı görevli akademisyen de Elazığ'da oturuyorlar. Buradan gidip geliyorlar. Oysa onlar da aileleriyle kayıtlarını buraya aldırsa ciddi bir nüfus.
Tuncelilerin ancak yüzde 7'si kendi memleketlerinde
Maçoğlu, ikinci çağrıyı da nüfus kaydı Tunceli dışında olup zamanının büyük bir kısmını yine Tunceli'de geçirenlere yaptıklarını söyledi.
Tuncelilerin toplam nüfusunun 1 milyona yakın olduğunu söyleyen Maçoğlu, "Nüfusunun ancak yüzde 7'si kendi memleketinde oturan bir nüfustan bahsediyoruz. 300 bin kadarı yurtdışında geri kalanı Türkiye'nin farklı yerlerinde. Ancak bir kesim var ki her yıl yazın Haziran'da geliyor Aralık'a kadar burada kalıyor. Buradaki hizmetlerden faydalanıyor ancak ikametgahı başka yerde" dedi.
Asıl çağrı yazlıkçılara
Bu kişilerin sayısının 15-20 bin kişi civarında olduğunu kaydeden Maçoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
Bizim asıl çağrımız onlara. Tunceli'yle hiç ilgisi olmayanlara kalkın ikametgahınızı buraya alın demiyoruz. Ama bir kesim var ki zaten yılın üç ayı dışında burada. Normal prosedürde de bir yerde altı aydan fazla yaşıyorsanız ikametgahınızı oraya almanız gerekiyor. Bu nedenle hemşerilerimizin memleketlerine destek için ikametgahlarını buraya almalarını istiyoruz.
İller Bankası'ndan daha çok pay almak için nüfusun artması şart
Tunceli Belediyesi'nin İller Bankası'ndan verilen ödenek dışında hiçbir gelirinin olmadığını hatırlatan Maçoğlu, İller Bankası'nın da illere kayıtlı olan kişi başına göre eşit ödeme yaptığını bunun da her bir kişi için aylık 73-75 lira olduğunu belirtti.
Bundan dolayı nüfusu fazla olan illerin buna göre bütçeden daha fazla pay aldığına dikkat çeken Maçoğlu, şöyle konuştu:
Dersimliler'den memleketlerine sahip çıkmalarını istiyoruz
Örneğin Tunceli merkezinin nüfusu 50 bin olduğunda bu İller Bankası'ndan buraya 3.5 - 4 milyon lira ödenek ayrılması demek. Bunun 2.5 milyon lirası personel maaşı ve benzeri gelirlere gitse 1 milyon lirası ile birçok hizmetler yapılabilir. Bizim başka gelirimiz yok. Nüfus düştükçe gelir de düşüyor, milletvekili sayısı da. Bundan dolayı Dersimlilerden memleketlerine sahip çıkmalarını istiyoruz.
© The Independentturkish