CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu T24'ten Murat Sabuncu'nun gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.
AİHM kararlarının uygulanmadığını belirten Kılıçdaroğlu, "Bunun bir yaptırımı vardır. Üç buçuk yıldır insan içerde tutuluyor, iddianame hazırlanıyorsa kanun ihlal edilmiyor mu, ediliyor. Biz ne diyoruz adalet istiyoruz herkes için olması lazım. Alınan kararlar Türkiye’yi rencide eden kararlardır" dedi.
"Hakimlerin büyük kısmı rahatsız"
Türkiye'de bırakın AİHM kararını, Anayasa Mahkemesi kararının bile en alttaki mahkemece uygulamıyor" diyen Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
Bu, 'Ben gücümü hukuktan değil, saraydan alıyorum, ben gücümü ileride beni terfi ettirecek kişiden alıyorum' demek, ne oluyor, sonra Yargıtay üyesi oluyor. Bakın şimdi de birisi gelecek İrfan Fidan, Anayasa Mahkemesi üyesi olacak. En büyük intihalcilerden birisidir İrfan Fidan. İddianamesini motomot bir bilim insanının kitabından aynen almış, altına dipnot bile yazmıyor veya izin alır... Siz bunu ne yaptınız? Yargıtay üyesi yaptınız. İntihal suç. Kimin için suç, arkasında güçlü bir siyasi otorite yoksa onun için suç, gücünü siyasi otoriteden alıyorsa onun için suç kavramı diye bir kavram yok. O siyasi otoriteye uyduğu sürece sürekli terfi eder ve yükselir. Avrupa bunu görüyor. AİHM kararına uymuyorsanız bunun bir yaptırımı vardır. Üç buçuk yıldır insan içerde tutuluyor, iddianame hazırlanıyorsa kanun ihlal edilmiyor mu, ediliyor. Biz ne diyoruz adalet istiyoruz herkes için olması lazım. Alınan kararlar Türkiye’yi rencide eden kararlardır. Türkiye’nin saygınlığına gölge düşüren kararlar. Kararları eleştirebilirsiniz ama asıl eleştirmeniz gereken bu kararlara yol açanlar Türkiye’yi iyi yönetiyor mu? Hakimlerin büyük bir kısmı rahatsız. ‘Yargı bu kadar çürütülmez’ diyorlar. Son atamalardan büyük bir rahatsızlık var.
"Seyyar hakimler var"
Kılıçdaroğlu kendisine açılan tazminat davalarına ilişkiin oalrak da "Erdoğan'ın açtığı tazminat davalarının benim aleyhime sonuçlanması için seyyar hakimler var. O davaların hakimleri değişiyor, hakkımda daha önce aleyhimde karar veren hakimler atanıyor. Bu davaları ben kazanırım. En son AİHM'de aleyhime verilen davayı kazandım. Hazine 13 bin euro bana ödeyecek. Beni üzen nokta şu, niye 13 bin euro Hazine bana ödemek zorunda kalıyor. Benim söylediğimin neresi yanlış, tank paleti bedava verdi. Orduya kumpas kurdu mu kurdu. Kozmik odayı kim açtı, sen talimat verdin. O zaman hangi tazminatı açıyorsun. Kanun çıkardılar Yargıtay'a FETÖ'cüleri atadılar, Yargıtay'a 160 militan atadınız dedim mi dedim, sen atadın, neresi yalan, yalan değil. Dava açmasının nedeni şu, doğru olduğunu o da biliyor, acaba mahkum ettirirsem vatandaş Kılıçdaroğlu doğruları söylemedi diyecek. Böyle bir dünya bitti. Söylediğim her şey doğru" diye konuştu.
"'İmralı ile görüşme yapabilir miyiz' gibi bilgiler geldi"
CHP lideri yeni bir Kürt partisi kurulacak iddialarına şöyle yanıt verdi:
Gelen bilgi şöyle: İktidar HDP'yi kendi yanına çekemeyince "ikinci parti kurup HDP'yi parçalayabilir miyiz" arayışında. 'İmralı ile görüşme yapabilir miyiz' gibi bilgiler geldi. Sonuç almak mümkün mü bilmiyoruz. Selahattin Bey'in içeride tutulma gerekçelerinden birinin de bu olduğu ifade ediliyor. Selahattin Bey cumhurbaşkanı adayı olabiliyorsunuz ama dışarı çıkarmıyorsunuz siz de buna demokrasi diyorsunuz. Aklın alamayacağı bir şey. Cumhurbaşkanı adayı olabiliyorsunuz kararı veren de hakimler. Ama içeride kalacaksın. Yeni partiler kurulurken Millet İttifakı'nın parçalanmasını sağlamak saray ittifakının temel hedeflerinden birisi. Uğraşıp didindiler olmadı. İkinci olarak da 'çok parti kurdurarak buradan seçmenleri kaydırabilir miyiz?' Bu tuzağa demokrasiyi savunan kimsenin düşmemesi lazım.
T24, Independent Türkçe