Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası’nın (CSO) başkent Ankara'daki yeni binası, bugün Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımıyla açılacak. Binanın mimarları Semra Uygur ve Özcan Uygur çifti, 28 yıl uğraş verdikleri yapının açılışına davet edilmedi.
Uygur Mimarlık'ın yolu konser salonlarının yanı sıra bir müzeye de ev sahipliği yapan müzik kompleksiyle, 1992 yılında katıldıkları AKM CSO Konser Salonu ve Koro Binaları Mimari Yarışması’nda birinci olmalarının ardından kesişmişti.
Semra ve Özcan Uygur’un tasarladıkları bina 28 yıl sonra bugün hizmete girecek ancak mimar çift, bugünkü açılış öncesi sosyal medya hesaplarından yaptıkları açıklamada açılışa davet edilmediklerini söyledi.
Yaşadıkları 28 senelik serüvenin kendileri için çok değerli olduğunu kaydeden mimarlar, davet edilmeseler de “bir daha deneyimlemeyecekleri bu heyecanı” aldıkları biletlerle yaşayacaklarını ifade etti.
Independent Türkçe’ye yaptığı açıklamada, bugün yapılacak olan açılışa kendilerinin davet edilmediklerini doğrulayan Semra Uygur, yarın gerçekleşecek gala konserine biletlerini alarak gideceklerini kaydetti.
Binanın Türkiye Cumhuriyeti ve Ankara’ya büyük bir değer katacağını vurgulayarak, “Demek ki değer yaratanları takdir edenler değer yaratanlar tarafından olur. Demek ki değer yaratını takdir etmeyen bir durum var burada” diye konuşan Uygur, şöyle devam etti:
Vefa ya da emek olarak değerlendirilmiyorsa ya da başka nedenleri varsa benim bileceğim bir konu değil. 1992’den bu yana, Özal zamanından beri oraya emek veriyoruz, uğraşıyoruz. Türkiye Cumhuriyeti’ne armağandır. Herkes geçer… Kaç cumhurbaşkanı, kaç bakan, kaç bürokrat geçti… Onların hepsi gelip geçici ama orayı yapan mimarlar ve tasarımcılar var olacak.
Uygur, yapının Ankara ve Türkiye’ye hayırlı olmasını da temenni etti.
Bakanlık haberden sonra davet gönderdi
Independent Türkçe'nin haberinin ardından Kültür ve Turizm Bakanlığı, durumdan haberdar oldu. “Protokoldeki bir hata oluştuğunu” ifade eden kaynaklar, Kültür ve Turizm Bakanı Nuri Ersoy’un talimatının ardından mimar çifte davet gönderildiğini ifade etti. Uygur çifti de bu akşamki açılışa katılacağını belirtti.
Proje hakkında
Uygur Mimarlık, konser salonunun tasarımı hakkında şu bilgileri veriyor:
Ankara Atatürk Kültür Merkezi Konser Salonu binasının tasarımı, yapının kentsel boyutu ile AKM bölgelerini bütünleştiren bir adım olarak başladı. Atatürk Bulvarı'ndan Anıtkabir'e perspektif veren tek açıklık olan alanda, toprak, su ve yeşille kaynaşan bir müzik merkezi yaratmak temel amaçtı.
Salonlar ve fuaye, kompleksin diğer birimleri ve toprakla çerçevelenerek yapay bir gölün içinde korumaya alındı.
Salon kütleleri ile fuaye mekanı karşılıklı olarak sıkıştırılarak, fuayeyi içeren üstü örtülü bir vadi oluşturuldu. Bu fuaye, iki yanına konumlanan salonlarla beraber, prizmatik kuvvetli gövdesi ile gölden yükselerek başını kaldırır; Ankara'nın iki önemli referans noktası olan Anıtkabir ve Kale'nin karşılıklı söyleşisine katılarak kentsel mekana dönüşür.
Bu kompleksin dinamik formu ise yapının ve kentsel mekandaki bu ilişkinin simgeselliğini vurgular. Kentsel bağlam içinde konumlanan yapılar bütünü, kendi çevresini yaratır ve kent içindeki benliğini ve temsiliyetini kuvvetli bir şekilde ortaya koyar.
Uygur çifti, 2015 yılında verdikleri bir söyleşide binanın 28 yıllık inşa sürecinin sürekli bürokrasiye takıldığını ifade etmiş ve “Biraz uzun ve yorucu oldu evet ama, kişiler nedeniyle değil, bürokrasi kıstaslarından dolayı” demişti.
© The Independentturkish
