Filistin Hükümetinin sivil toplum kurumlarına getirdiği kısıtlamalar bağımsızlıklarını sınırlıyor.
Genelgeyle, kara para aklama risklerini ortadan kaldırmak ve terörizme destek sağlamayı engellemek için dış finansman almaya önceden izin alma zorunluğu getirildi.
Filistin Maliye Bakanlığı kar amacı gütmeyen şirketlerin bağış ve yardım almak için önceden izin almasını şart koşuyor. Filistin hükümeti tarafından beş yıl önce verilen genelge yeniden gün yüzüne çıkarak tartışmaya neden oldu. Genelgeye göre sivil toplum örgütlerinin dış ülkelerden yardım alması hükümet iznine tabi olacak.
"Kar amacı gütmeyen kurumlar" başlığına giren birçok sivil toplum örgütü "bağımsızlıklarını azalttığı, hükümetin çalışmalarındaki kontrolünü sıkılaştırdığı ve kanunla çeliştiği" için söz konusu “izin alma" zorunluluğuna karşı çıkıyor.
Sayısı 300'den fazla olan şirketler, 2008 yılından bu yana Ekonomi Bakanlığı nezdinde denetlenmiş ve lisansları verilmişti.
Finansal istikrar
Independent Arabia’nın bir nüshasını edindiği yeni genelge, "finansal istikrarın sağlanması ve kara para aklama ve terörün finansman risklerinin azaltılması" amacıyla "kar amacı gütmeyen şirketlerin 2016 yılında Bakanlar Kurulu kararı uyarınca bağış, yardım ve hibe almak için yetkili makamdan önceden izin almaları gerektiğini" belirtiyor.
Haziran ayında yayınlanan 128 numaralı genelge, kar amacı gütmeyen şirketlerin "uluslararası standartlara göre kara para aklama ve terörün finansmanında “kullanılmaya maruz kalan sektörlerden biri" olduğunu gösteriyor.
Ancak sivil toplum örgütleri önceden izin alınması zorunluluğunu reddediyor. Bunlar arasında, banka hesabını üç ay önce dondurulan ve Filistin'de kamuoyu yoklamaları yapan Ramallah'taki Filistin Politika ve Anket Araştırma Merkezi de var.
Merkezin Başkanı Halil Şikaki Independent Arabia’ya verdiği demeçte, "Merkezin bağımsızlığını ortadan kaldırması ve hükümete sivil toplumun çoğulculuğunu yok etme fırsatı vermesi" nedeniyle bu genelgeyi reddettiklerini ve bunun "yasadışı olup anayasal haklara zarar verdiğini" belirtti.
Hükümetle anlaşmaya varılmazsa banka hesabının dondurulması kararını iptal etmek için Filistin yargısına gideceğini belirten Başkan, merkezin mali işlemlerinin şeffaflığını sağlayan tüm verileri hükümete sunmaya hazırlanırken, dış finansman için önceden izin alma ilkesini reddettiğini vurguladı.
Hükümetin Şartları
Filistinli bankalardan birinin, o sırada Filistin başbakanıyla temas kurduktan sonra 2016 yılında Merkezlerine para transferlerini almayı reddettiğini belirtti ve bankanın dört yıl önce Merkezin hesabı dondurulmadan önce havale almasına izin verdiğini de hatırlattı.
Anket Araştırma Merkezi’nin Başkanı bankanın aslında yurt dışından para transferine izin vermesine rağmen yasa dışı olduğu gerekçesiyle hükümetin talebi üzerine transferin durdurulduğunu belirtti.
Kurumların bağımsızlığını sınırlamak
Öte yandan, siyasi analist Cihad Harb, yeni genelgenin "sivil toplum kurumlarını kısıtlamayı ve çalışmalarını engellemeyi amaçladığını, bunun da bu kar amacı gütmeyen şirketlerin bazılarının fondan mahrum kalmasına yol açtığını belirtti ve “sonuç olarak Filistinlilerin büyük kesimlerinin tıbbi, eğitim ve maddi yardım alamadığını" söyledi.
Harb, hükümetin mali politikası Filistin'in dahili gereksinimlerini ve İsrail’in sivil toplum üzerine saldırılarını dikkate almadan kendisine karşı yükümlülüklerini kanıtlamak için Uluslararası Finans Grubu'nun standartlarıyla ilgileniyor" dedi.
Harb, dış finansman için önceden izin alınması gerekliliği konusundaki genelgenin Ekonomi Bakanlığı'nın onayını vermeden önce diğer ilgili bakanlıkların ve Güvenlik ve İstihbarat servislerinin görüşlerini alacağı anlamına geldiğini, bunun da bu kurumların bağımsızlığın sınırlandırmaya yol açacağını belirtti.
*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.