1937’de ABD’de doğan Dick Dale’in annesi Polonyalı, babası ise Lübnanlı idi. Bu zenginlik, karakterine olduğu kadar müziğine de yansıdı. Gençlik yıllarında gitar çalmaya başlayan Dale, Ortadoğu ezgilerini rock’n roll’a uyarladı. Bu sevda, onun dünyanın en iyileri
arasında gösterilen film müziklerinden biriyle anılmasını sağladı.
Adı Pulp Fiction'la özdeşleşti
1960’larda Güney Kaliforniya’da popüler olan dalga sörfünden esinlenerek sörf müziği adını alan akım Dale'i de etkiledi. 1961’de yaptığı “Let’s Go Tripping” tarihteki ilk sörf rock müzik parçası olarak bilindi ve Dick Dale tanınmaya başladı.
Asıl bilinirliği ise Quentin Tarantino imzalı "Pulp Fiction" (Ucuz Roman) filminin ikonik parçasına attığı imzayla oldu.
Kimin bestesi olduğu bilinmeyen ancak ilk müzik kaydı Yunan şarkıcı Tetos Demetriades tarafından 1927’de yapılan “Misirlou” (Miserlou) adlı parçayı Dick Dale, 1962'de "The Del Tones" orkestrası eşliğinde elektro gitarla yorumladı.
"Mısırlı" anlamına gelen parçanın Dale tarafından yorumlanan hali, 1994'te Tarantino'nun filminde kullanılınca Dale müzik dünyasının önde gelen isimlerinden biri haline geldi.
Aradan geçen 25 yılda parça dinlenmeye devam etti, popüleritesi hiç eksilmedi. Aynı parça Ucuz Roman filminden yıllar önce, Suat Sayın tarafından Türkçe söz yazılarak Zeki Müren tarafından "Yaralı Gönül" ismiyle yorumlanmıştı.
Sosyal medyada Dale'e veda paylaşımları
Dick Dale'in vefatının ardından müzik dünyasından pek çok isim ve kuruluş, sosyal medya hesaplarından taziye mesajları paylaştı. “Sörf rock'ın kralı” ya da "Sörf gitarın kralı" lakabını hatırlatanlar oldu.
Grammy ödüllü yapımcı Jack White'ın taziye mesajına yer veren Rolling Stone dergisi, Dale'in eşsiz bir müzik mucidi olduğu paylaşımını yaptı.
Müzik eleştirmeni ve yazar Stephen Thomes Erlewine ise anma yazısında, Dick Dale'den takdirle bahsederek onu, "rock'n roll müziğin tarzını değiştiren isim" olarak adlandırdı. Dale'in "Sörf rock müziğin kralı" olmasına vurgu yapan ve onu bu müziğin öncüsü olarak gösteren Erlewine, yazısında Dick Dale'in rock gitarın çalınış tarzını değiştirişini kaleme aldı.
Mesajlarda, Dale'in pek çok müzisyeni etkilediği ve elektronik gitar alan gençlerin kendilerini Dick Dale yerine koyup, onun gibi çaldıklarını hayal ettikleri belirtildi. ABD'li yazar ve yapımcı David Simon, herkesin Dale'in tarzından bir şeyler kapabileceğini söylese de ne kadar onun gibi çalmaya uğraşsalar da sonunda yetersizliklerini görüp, bunun ne kadar boş bir çaba olduğunu anlayacaklarını belirterek hiç kimsenin Dick Dale kadar başarılı olamadığına değindi.
1960'ların başında ekolu müzik anlayışının henüz oturmadığı, Dale'in bu konuda başarılı olduğu da yazıldı. "Hoperlörleri bile titrettiği" belirtildi.
Billboard dergisi de paylaşımda bulunarak Dale'i andı ve onun müziğinden etkilenen 12 isme yer verdi.
AARP'nin paylaşımında ise Dick Dale'in sağlık sorunları nedeniyle hastane masraflarını ödemek için 80'li yaşlarında bile konserlere devam ettiği detayına yer verildi.
Müzikte kendi tarzını yaratan isimlerden olan Dick Dale, 81 yaşında bile canlı performans sergileyebilmesiyle hafızalara kazındı. Punk rock ve heavy metal müziğin öncülerinden Dale'in ölüm sebebi ise henüz açıklanmadı.
