ABD Başkanı Donald Trump'ın sosyal medya platformu Twitter aleyhindeki son tutumu, Trump ve söz konusu platformlar arasında süren sıcak tartışmaya yeni bir şey eklemedi.

Bilmeyenler için hikayenin özeti şöyle:

Başkan Trump, Twitter hesabı üzerinden yaptığı bir paylaşımda, posta yoluyla oy kullanımına yönelik uyarılarda bulundu.

Böyle bir durumun, birkaç ay sonra düzenlenecek seçimlerde liberal rakiplerinin yararlanabileceği yasal ve teknik boşluk oluşturabileceği yönündeki endişesini dile getirdi.

Twitter, daha önce benzeri görülmemiş bir şekilde ‘bilgiyi doğrulama’ etiketini, Trump'ın Kaliforniya eyaletindeki ‘uzaktan oylama’ konusunda attığı mesaja da uyguladı.

Çoğu TV ağı ve gazetenin Trump’ın Beyaz Saray'a girmeye yakın olduğu ilk günden itibaren, hatta başkanlık yeminini etmeden önce de Trump'a karşı olduğunu biliniyordu.

Trump'ın Twitter yönetiminin kendisine, partisine ve başkanlık koltuğuna oturmasını sağlayan destekçilerine karşı tutumuna yönelik verdiği tepkiyi anlıyoruz.

Trump, yayınlanmış içerikler dolayısıyla sosyal medya sitelerinin sorumlu tutulacağına ilişkin bir taslak karara ilişkin imada bulundu.

Trump yaptığı paylaşımda şu ifadeleri kullandı:

Cumhuriyetçiler, sosyal medya platformlarında muhafazakâr seslerin nasıl bastırıldığını hissediyorlar. Bunun olmasına izin vermemek için onları güçlü bir şekilde düzenlemelere tabi tutabilir ya da kapatabiliriz. 2016’da da denemiş ancak başaramamışlardı. Şimdi tamamen deli gibi davranıyorlar.

Bu doğrudur. Tam bir açıklıkla hareket ediyorlar.

Trump’ın ifadesine göre 'delilik derecesine' varacak davranışlarda bulunuyorlar.

Bunun doğrudan bir nedeni var. Nitekim Trump'ın ikinci dönem başkanlık seçimlerini kazanması, Obama’nın ‘küresel’ kampı için bir felaket olarak değerlendiriliyor.

Bu kamp, bir dizi sol akımı, Müslüman Kardeşler’i ve Humeynist grupları içeriyor (Örneğin John Kerry'nin Ilhan Omar’ı her zaman İran, Katar ve Türkiye'ye karşı savunduğunu hatırlıyoruz).

Savaş gün yüzüne çıktı.

Meseleyi Trump'ın çılgın bir adam olmasıyla ilişkilendirenler sorunu olduğunca basitleştiriyorlar.

Hayır, daha büyük bir resim ve daha büyük bir tehlike var.

Yaklaşan ABD seçimleri, bir süreliğine bu uluslararası Obama ittifakının kaderini belirleyecek.  

Bu savaşta kimlerle beraberiz?

Yeri gelmişken zikredelim:

Facebook'un kurucusu genç milyarder Mark Zuckerberg tehlikeyi hissetti ve Twitter yönetiminin Trump'ın mesajlarına karşı davranışında hata yaptığını söyledi.

Zuckerberg'in kendisi kendi hatalarını düzeltmek zorunda kalmış olabilir.

Bu hatalar arasında Türkiye'de ikamet eden Müslüman Kardeşler üyesi Yemenli bir aktivistin ataması da var: Tevekkül Karman.

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

Independent Türkçe için çeviren: Adem İpekyüz

Şarku'l Avsat