Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını dolayısıyla hayata daha net bir şekilde giren kavramlardan birisi de evden çalışma.
Daha önce sadece belli sektörlerde o da az sayıda uygulanan evden çalışma sistemi salgın ile pek çok sektörde hayata geçirildi.
Birçok kişi neredeyse iki aya varan süredir evden çalışıyor.
Peki daha bir süre sürmesi muhtemel olan evden çalışma sistemini üst düzey yöneticiler, insan kaynakları uzmanları ve çalışanlar nasıl buldu? Sistemin artıları ve eksileri neler?
Daha da önemlisi dijitalleşmenin artmasıyla evden çalışma salgın sonrasında kalıcı hale gelebilir mi? Bu soruları çalışma hayatının her kesiminden insana yönelttik.
Canan Duman / Kurumsal Eğitmen - Yazar
“Yakın gelecekte ofisler boşalacak”
Kurumsal şirketlere eğitim danışmanlığı veren Canan Duman, “Evden çalışma kalıcı olur mu?” sorusuna “Yakın gelecekte kademeli bir geçişle ofislerin boşalacağını, görkemli ofis binalarının sayılarının azalacağını belirtmek isterim” diye başladığı sözlerine şöyle devam etti:
Modern teknolojilerin yardımıyla artık bilgisayar ve internet bağlantısı olan her yer bir çalışma ofisidir. Salgın sonrası evden çalışma bazı meslekler için kalıcı hale gelecekken bazı meslekler için haftada 3-4 gün çalışmak söz konusu olacak yani çalışma süreleri kısalacak. Bazı meslekler için ofis+ev karma modeline geçilecek.
"Üretim işlerinde evden çalışma zor"
Duman, buna karşın işçilerin üretim yerlerinde fiziksel olarak bulunması gereken üretim birimleri ile çok fazla gizli verinin kullanıldığı ve uzaktan çalışmanın güvenlik tehditlerini artırabileceği bankacılık ve bilgi teknolojileri gibi hizmet sektörleri için zor olduğunu söyleyerek bazı meslekler için evden çalışmanın kalıcı olmayacağını söyledi.
“Çalışanlar açısından hiyerarşiyi azaltıyor”
Duman, evden çalışmanın çalışanlar açısından avantajları arasında hiyerarşinin ve şirket protokollerinin azalmasının başta geldiğini söyleyerek şöyle konuştu:
Komuta ve kontrol geçerli olmadığı, birine görünmeye ihtiyaç kalmadığı için çalışanlar daha özerk hissetmektedir bu da çoğu zaman verimliliğe olumlu yansımaktadır. Ayrıca evden çalışma, bireyin uzun vadeli sürekli başarısı için gerekli olan daha dengeli bir yaşam sürmesini sağlar. Evde kalmanın esnekliği ile birlikte yolda geçirilen zamandan tasarruf edilir.
“Disiplin sahibi olmayanlar için uygun değil”
Duman, buna karşın evden çalışmanın herkese uygun bir çalışma modeli olmadığına dikkat çekerek, “Bunun nedeni, gün içinde dikkat dağıtan unsurları ortadan kaldırmanın zorluğu ya da en verimli olunacak zamanların çalışma saatleri olarak ayarlanamaması ve evden çalışmanın disiplin gerektirmesi” dedi.
"Küçük çocuğu olanlar ve teknik alt yapısı yeterli olmayanlar için zor"
Evden çalışmada yalnız olmanın, artan izolasyonun üretkenliği ve motivasyonu zayıflatma riski de olduğunu belirten Duman, insanlara ekibin bir parçası olduklarının yalnız olmadıklarının hissettirilmesi gerektiğini kaydetti.
Duman, ayrıca küçük çocuğu olan çalışanlar için de evden çalışma elverişli sonuçlar doğurmamakta olduğunu da kaydederek, “Teknik altyapısı yeterli olmayanlar da uzaktan çalışmada zorlanmaktadır” dedi.
"İşveren açısından en önemli avantaj giderlerin azalması"
Evden çalışmanın işveren açısından en önemli avantajının ofis ve çalışan giderlerinin azalması olduğunu kaydeden Duman, dezavantajlarını ise şöyle sıraladı:
Sanal ekip yönetiminin nasıl yapılacağını bilememek ise dezavantajlar arasındadır. Üretkenlik ve verimliliğin sağlanamaması da önemli sorundur. Uzaktan çalışmada iş arkadaşlarıyla iletişimi devamlı kılmak ve patronla belirli projelerdeki ilerlemeleri paylaşmak bu modelin verimliliğini ortaya koymak açısından kritiktir.
Hakan Yaman / Horoz Bollore Lojistik Genel Müdürü
“Hızlı uyum gösteren firmalar olduğu gibi bocalayanlar da oldu”
Kovid-19’un ardından iş hayatında yavaş ilerleyen dijitalleşme adımlarının mecburen sıkılaştığını söyleyen Yaman, süreç içerisinde yeni çalışma düzenine kendini hızla uyarlayabilen şirketler olduğu kadar bocalayan, henüz uzaktan çalışma modeline hazır olmayan çok sayıda şirket olduğunu da gördüklerini belirtti.
“Pek çok birimde verimliliğin arttığını gördük”
Yeni düzene geçişte iki önemli gereksinimin teknolojik altyapı ve psikolojik hazırlık olduğunu söyleyen Yaman, sözlerini şöyle sürdürdü:
İkincisi de en az ilki kadar önemli ve gerekli. Biz de pek çok şirket gibi ilk kez böyle bir durumla karşılaştığımız için başta altyapı olarak hazır olup olmadığımızı bilemiyor, ekibimizin uzaktan çalışmaya nasıl tepki vereceğini merak ediyorduk. Pek çok birimde verimliliğin arttığını ve tüm işlerimizi ofise gelmeden ve aksamadan yürütebildiğimizi görmek bizi memnun etti.
Sadece müşterilerimizle yakın temas kurabilme ve özellikle satıştaki iletişim kanallarımızın sadece dijital ortamla sınırlı kalması önemli bir eksik olarak göründü.
“Kimi departmanlarda evden çalışma kısmen kalıcı olacak”
Yaman, evden çalışmanın uygun iş kollarında, müşteri, tedarikçi ve diğer paydaşlarla yakın temas gerektirmeyen departmanlar için kısmen kalıcı olacağına inananlardan olduğunu kaydederek şöyle konuştu:
Hatta şimdilik şirketlerin bir kısmında uygulanan esnek çalışma sisteminin yaygınlaşacağını düşünüyorum. Konsantrasyon gerektiren ve tamamen uzaktan yürütülebilen operasyon, finans, tele-satış, müşteri temsilciliği, bilgi işlem, insan kaynakları gibi departmanlarda kısmen evden çalışma kalıcı olabilir. Bu sayede firmalar, daha küçük gruplarla, plazalarda daha küçük ofislerde çalışarak maliyetlerinde önemli avantajlar sağlayabilirler.
“Çalışan açısından aidiyet hissetmeme riski var
Yaman, çalışanlar açısından dezavantaj ve avantajlarla ilgili olarak şunları söyledi:
Çalışan açısından en önemli dezavantajı yöneticileriyle ve ekip arkadaşlarıyla birlikte olamamanın getirdiği zamanla içine düşülebilecek yalnızlık halinin yaratacağı aidiyet, sadakat, takım ruhu, motivasyon eksikliği ve bıkkınlık gibi riskler taşıması. Ayrıca kendi planlamasını yapmakta zorlanan öz disiplinden yoksun çalışanlarda bir süre sonra verimsizliğe yol açabilir.
Yalnız çalışmayı sevenler iççinse, dikkat ve konsantrasyonun çok daha yüksek olacağı bir ortam oluşacaktır. Ayrıca özellikle büyük şehirlerde trafikte kaybettikleri zamanı kazanacaklar. Biz bazı çalışanlarımızın yeni düzende çalışmaktan çok mutlu olduklarına, daha verimli çalıştıklarını ifade ettiklerine tanık olduk bu sürede.
“Çalışanını gözü önünde görmeye alışmış işveren için zor bir durum”
Yaman, evden çalışmanın genelleme yapmamakla birlikte işverenlerin büyük bölümü açısından psikolojik bir açmazı olduğunu söyledi ve bunu şu nedene dayandırdı:
Çalışanlarını gözünün önünde ofiste iş yaparken görmeye alışık işveren için yeni düzene geçmek kabullenilmesi zor bir durum arz edecek. Bu tür işverenler uzaktan çalışmaya her zaman kuşkuyla yaklaşacaklardır, zira onlar çoğunlukla ay sonunda kendilerine sunulanperformans ve verimlilik raporlarından daha ziyade personelin işe zamanında gelip gelmediğiyle, masasında ekran başında çalışıp çalışmadığıyla ilgili olabiliyorlar çoğu zaman. İşverenlerin yeni sisteme adaptasyonlarının profesyonel yönetici ve çalışanlardan daha uzun süre alacağını düşünüyorum.
Yaman, işveren açısından avantajların ise ofis maliyetlerinde, servis, yemek gibi giderlerde yapacakları bazı tasarruflar olacağını belirterek, “Bunun yanında ise dijitalleşme yatırımlarını da terazinin diğer kefesine koyacaklarından kimsenin kuşkusu olmasın” dedi.
Hakan Onel / Abdi İbrahim İK Genel Müdür Yardımcısı
“Evden çalışma kalıcı olmayacak, kısmi olarak varolacak”
Onel, evden çalışmanın kalıcı olmayacağını ama eskiye de hiç dönemeyeceğimizi düşündüğünü söyledikten sonra gerekçesini şöyle anlattı:
Öncelikle ilk beklentim, bu yılın içerisinde pandeminin gidişatına göre gidiş gelişler yaşayacağımız yönünde. Şimdi işe dönüşe hazırlanıyoruz ama zaman zaman çalışanlarımızı evden çalışmaya tekrar yönlendireceğimiz zamanlar olabileceğini tahmin ediyorum yılın içerisinde. Normal zamanlara geçtiğimizde ise, evden çalışmanın kısmi olarak hayatımızda varolmaya devam edeceğini düşünüyorum. Haftada 1 gün, 2 gün evden çalışmaya devam etmek söz konusu olabilir.
“Odaklı olmayı sağlıyor ama ofis ortamının konforu yok”
Evden çalışmanın çalışan açısından en önemli avantajını “Odaklı olmayı sağlıyor. Yolda zaman kaybetmiyorsunuz. Daha rahat kıyafetlerle, daha rahat bir psikolojide olabiliyorsunuz” diye özetleyen Onel dezavantajları da şöyle saydı:
Diğer taraftan ofis ortamının konforuna sahip değilsiniz. Sandalyeniz, bilgisayarınızın konumu ergonomik değil. Okula devam etmeyen, küçük yaşta çocuğu olanlar için zor olabilir. Yeme, içme kaynaklarını kendiniz yönetmek zorundasınız.
“İdari tasarruf avantaj ama iletişime harcanan zaman artıyor"
Onel’e göre işveren açısından avantaj ve dezavantajları ise şöyle:
Yeni sistemler ne kadar uzaktan çalışmayı kolaylaştırsa da, bazen yüzyüze iletişim konuların çözümünü kolaylaştırıyor. Kulaktan duyduklarınız ve ortamdan işittikleriniz genel bilgilenme açısından oldukça fayda yaratıyor. Uzaktan çalışıldığında genel iletişime ayrı bir zaman ve kaynak ayırmak gerekiyor. Ofisi kullanmadığımız zamanlarda ortaya çıkacak idari tasarruflar da konunun avantajını oluşturuyor.
Mehmet Akif Topcu / Sevgi Ağız, Diş ve Çene Sağlığı Hastanesi İK Yöneticisi
İşverenleri çalışanları kontrol edememekten kaygılı
İşverenlerin evden çalışmaya sıcak bakmamalarının başında çalışanları kontrol edememe kaygısının geldiğini söyleyen Topçu aslında bu kaygının neden gereksiz olduğunu şu gerekçelerle anlattı:
Oysa başarılı bir işe alım çalışmasıyla işe alınan bir çalışanın suistimal opsiyonu oldukça az olacaktır. Sonuçlarının başarılı çıktığının ölçülmesi ile birlikte evden çalışan personelin hizmet verdiği kitlelerden geribildirim almak kişiye yönelik çalışma ilişkisini değerlendirmeye yeterlidir.
“Bazı dönemlerde fiziki çalışmalar, toplantılar yapılabilir”
Bazı dönemlerde fiziki çalışmalar yahut toplantılar da gerçekleştirerek evden çalışanların nabzını ölçmenin mümkün olduğunu kaydeden Topçu, “Fakat işverenlerin bu durumda güven unsurunu geliştirmeleri gerekiyor , sorumluluk ve yetki verdiğiniz personellere güvenmelisiniz , nihayetinde bu, yapılan girişimlerin içerisinde var olduğu kadar bir risk barındırır . Çalışma prensibine tam hakim olunamayan bir çalışana kademeli görevler vermekte mümkün” dedi.
Çalışanlar açısından madde madde artıları ve eksileri
Topçu, çalışanlar açısından evden çalışmanın artı ve eksilerini şöyle anlattı:
- Evden çalışanlar için işe gitmenin bir zaman ve ulaşım maliyeti yok,
- Disipline edilen, saat ve takvimle anlaşmalı ve uyumlu şekilde sürdürülen bu modelde iş ve özel yaşam dengesini sağlayabilme avantajı sağlanır,
- Dikkat dağıtıcı ev unsurlarından izole olmak kaydıyla ,ofis ambiansı ile çalışılan süreçte ofiste var olan gürültü ve karmaşanın yokluğu , çalışanlara ev ortamında daha sakin bir ortamda çalışma imkanı verir,
- Kayıp zamanların azalması ile birlikte verimlilik artmış olur,
- Evden çalışma kişinin kendini disipline ederek işe odaklanabilmesini gerektirmektedir. Başarılı şekilde kendi kontrolünü sağlayan ve disipline eden bir çalışan,, çalışma saatleri içerisinde en verimli çıktıyı alabilecek ve bu sayede planı ile faaliyetlerini tutarlı bir şekilde sürdürecektir.
Rehavete kapılma evden çalışmanın en büyük riski
- Evde olmanın rahatlığı ile rehavet yaşayan çalışanlar çalışma saatlerini ve iş planlamalarını iyi dizayn etmezlerse gün içinde tamamlamaları gereken görevlerini zamanında tamamlayamayacak ve bu çoğu zaman kişi üzerinde baskı oluşturarak mesai saatleri dışında da çalışmaya zorunlu kılacaktır,
-Disiplinsiz yönetilen süreçte evden çalışma modeli kendinden beklenen faydayı hem çalışana hem de kuruma veremeyecektir . Kontrolden çıkan iş ve zamanlama planları ilerleyen dönemlerde çalışanlara baskı ve olumsuz psikolojik durum yaşatabilecek, serbest zaman yönetimini zorlaştıracak ve hem verimi hem motivasyonu olumsuz etkilenecektir,
- Plansız yürütülen bu süreçte iş ve özel yaşam dengesinin sağlanabileceğini söylemek oldukça güçtür.
"Zam oranlarının düzenlenmesinde sorunlar yaşanabilir"
- Evden çalışma modelinde çalışanların fiziksel olarak çalışma ortamından uzak olması, yaptıkları işlerin kapsamını ve niteliğini değerlendirmeyi zorlaştırabilir. Takip ve kontrolsüz bir iş akışında çalışanın katkısını farketmeden verilen olması gerekeni yansıtmayan zam kararlarında personelin işeolan motivasyonu ve bağlılığı azalacak, verimsizliğe müsait olan evden çalışma modeli başarısızlıkla sonuçlanacaktır.
“Sosyal ilişki yeteneği körelebilir”
- Fiziksel olarak işyerinde bulunmayan personelin, yönetimin almış olduğu bazı kararları tölere edebilecek kıstasları çok azdır. Dolayısı ile alınan kararlar personelin direkt karara yönelik olumsuz tutum geliştirmesini destekler,
- Evden çalışma esnasında çalışma ortamı mail uyarıları ve telefon ses düzeyi iyi organize edilmelidir zira bu sistemde tek iletişim aracı bunlardır ve her an işle ilgili bir haber alınabilir. Bildirim ve çağrıların kaçırılması ve zamanında aksiyon alınamaması işi ciddiye almıyor ve evde verimli çalışmıyor algısı yaratabilir,
- Bir çalışan çoğu zaman iş ortamında karşılaştığı güçlüklerle mücadele ederken çalışma arkadaşlarının geçmiş dönem tecrübelerinden güç alabilir , evden çalışma modelinde bu paylaşımların anlık olmasının güçlüğü çalışanı bu tür kördüğümlerle mücadele ederken demotive edebilir ve yalnız hissettirebilir,
Çalışanların ev faturaları artabilir
- Evden çalışmak çalışanda var olan ve potansiyel sosyal ilişki yeteneğini köreltebilir. Bu sebeple çalışan sosyal ağını geliştirmeye ve sürdürmeye verdiği önceliği artırmalı, serbest zamanlarında izole olmaktan kaçınmalıdır,
- Evden çalışan personellerin evde çalıştıkları sürede genel fatura giderleri (su, elektrik, ısınma) artar,
- Beyin fırtınası gerektiren çalışmalar için aynı enerji evde kurulan sistemde sağlanamaz.
Çocuğu olanlar açısından daha zor
- Çocuğu olan çalışanların evden çalışmaları durumunda iş ve özel yaşam arasındaki disiplin katı bir şekilde çizmeleri zordur bu sebeple, evden çalışma sisteminde çalışanlarda karşılaşacakları durumlarla ilgili alternatif çözüm yolları üretmeli , kendilerine ait yeni iş modelini bu durum değerlendirmelerine göre yapılandırmalılardır,
- Evden çalışma toplum içerisinde henüz benimsenemeyen bir çalışma modeli olması sebebiyle ilk başlarda itibar görmeyecektir. Fakat önemli olan sizin bir iş akdine bağlı olarak üretebiliyor ve kazanabiliyor olmanızdır , dolayısı ile bu durumlarda çalışanlar kendi iç motivasyonlarını ve kontrollerini kendileri sağlamalıdırlar.
“İşveren açısından çalışanın başarı ölçütünü anlamak zorlaşır
Evden çalışmanın işverenler açısından avantajları ve dezavantajları nelerdir sorusuna ise Topçu, şu cevapları verdi:
- Evden çalışma sisteminde başarılı ve daha az başarılı ve hatta başarısız çalışanların iş çıktısını ölçmek zorlaşabilir , özellikle müşterilerde iletişim halinde olan personellerin çözümcül yaklaşımlarını , müşterilerle iletişim başarılarını değerlendirmek için kalıcı değerlendirme ve kontrol sistemleri geliştirilmelidir,
- Başarılı çalışanların ödüllendirilmesi sürecinde bu sistemlerin tasarımı çok önemlidir, yanlış kişiye yönelik yapılacak pozitif bir yaklaşım gerçek başarı sahibi çalışanları sistem dışı bırakabilir,
- Ofislerde var olan sabit sarfiyatlarla ilgili maliyet azalacaktır fakat işverenler çalışanların iş için kullanacakları malzeme ve ekipmanları sağlamak durumundadır , bunun yanında işverenler evden çalışma sisteminde personellerin telekomünikasyon giderlerini karşılamalıdır, bu giderler ise yeni bir maliyet kalemidir,
-Evden çalışma modellerinde ,uygun pozisyonlarda personel işe alımları için farklı ülkelerden çalışan istihdam etmek kolaylaşacak ve bu sayede farklı pazarlarla ve tüketici davranışları ile ilgili istihbarat daha rahat elde edilecektir.
"Çalışılacak saatler için mutabakata varılmalıdır"
- Bir şirket evden çalışma sistemini başarılı bir şekilde organize edebilir ve ofis ortamında olduğu gibi çalışmanın tüm sürecini açık bir şekilde tanımlayabilirse bu firmada evden çalışma modeli ile çalışan personeller arasında işgücü devir oranında ve çalışan devamsızlık oranlarında düşüşler olacaktır,
- İyi yönetilen bir evden çalışma modeli ile hem çalışan markası’nı hemde işveren markasını yükselterek nitelikli işgücü talebini firmaya çekmek mümkündür,
- Evden çalışma modelinde çalışandan ,çalışmasının beklendiği saatler modele geçmeden önce karşılıklı yazılı bir şekilde mutabakata varılarak yapılmalıdır . Aksi takdirde bu hususlardan doğacak hukuki uyuşmazlıklar artacaktır,
- İşveren çalışanına evde çalışma sürecine yönelik sağlık ve güvenlik konularında eğitim vermelidir,
- Evden çalışma modeline geçilmeden önce yapılan işin niteliği başarılı bir süreçten geçirilerek değerlendirilmelidir, yanlış pozisyonlara yönelik alınan evden çalışma kararları hem zaman hem müşteri kaybına sebebiyet verebilecektir,
- Personelin ekip ruhunu canlı tutabilmek ve aynı vizyona odaklamak oldukça güçtür. Bu nedenle ekip ruhunu canlı tutabilmek ve şirket’in güncel durumlarından bahsederek, gelecek planlarını paylaşmak üzere verimli oturumlar gerçekleştirilmelidir,
- İlk defa evden çalışma modeline başlayacak kurumlarda ilk aşamada çalışanlar yaptıkları işin farkedilip farkedilmeyeceği , kendilerinden hangi sürelerde iş yapmalarının beklendiği konusunda kararsız kalabilir ve bu bilgi boşlukları çalışanları sistemden uzaklaştırabilir , iyi tasarlanan bir sistemde süreç bilgi boşluğu bırakılmayacak şekilde tasarlanmalı ve tüm çalışanlarla paylaşılmalıdır.
Özgür Erdursun / Sosyal Güvenlik Uzmanı
“İşin mahiyetine göre kalıcı olabilir”
Evden çalışmanın kanunlarda ‘’Esnek Çalışma’’ ya da ‘’Uzaktan Çalışma’’ ismiyle bilindiğini söyleyen Erdursun, esnek çalışmanın işin mahiyetine göre evden yapılabilir ve kalıcı hale de gelebileceğini belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:
İşyerinde olmaksızın çalışanın aynı işi, aynı performansla yapabilmesi durumunda işçi ve işveren için ekonomik avantajların yanında günümüzde çok önemli olan zaman kavramının da daha verimli kullanılacağı ve daha verimli bir işin ortaya çıkacağı yeni bir uygulama şekli olabilir.
"Şehir hayatına da katkı sağlar, trafiği azaltır"
Evde çalışma uygulamasının özellikle trafik, otopark sorunu olan büyükşehirlerde şehir hayatına da katkı sağlayacağını söyleyen Erdursun, söyle konuştu:
İşçi, işverenin denetimi altında olmaksızın kendisine verilen işi yerine getirebilmekte ve bunun karşılığında da ücretini almaktadır. Uzaktan çalışmada internet bağlantısı olması şartıyla kentte oturan insanla, kırsal kesimde oturan insanlar arasındaki farklılıklar kısmen kaldırılmaktadır.
“Engelli insanları da iş hayatına katar”
Evden çalışmanın evden çıkamayan/evden çıkması çok zor olan engelli insanların da çalışma yaşamına katılımında katkı sağlayacağını belirten Erdursun, sözlerini şöyle sürdürdü:
Çalışanlar işyerine gelmek için zaman ve para harcamayacaklardır. İşveren ve çalışan için karşılıklı daha kazançlı bir uygulama olabilir, gereksiz masrafların kısılacağı, işverenin cebinden çıkan parayı azaltarak maliyetini düşürmesi, buna karşın çalışanın daha çok para kazanacağı bir sistem haline de gelebilir.
İşveren açısından daha avantajlı
Erdursun, evden çalışmanın işveren açısından dezavantajdan çok avantajlı olacağına dikkat çekerek, “Günümüzün koşullarında işverenlerin en önemli giderini oluşturan işçilik maliyetini azaltılabilir. Bu durumu işveren fiyatlara yansıtılabilir, daha çok işi daha uygun ancak daha kazançlı yapabilir.Kar işverenlerin birinci öncülüğüdür. İşverenler açısından daha karlı olabilir” dedi
Nilüfer Meşeli / Çalışan - Tasarımcı
“Çocuklu kadınlar açısından avantajlı”
20 yıldır sayfa tasarımı işinde olan Meşeli, çocuk sahibi bir anne. Yaklaşık bir aydan beri evden çalışan Meşeli, bu sisteminin özellikle kadınlar açısından avantajlı olduğunu düşünüyor. Nedeni ise yollarda harcanan niteliksiz zamanın kazanılabilmesi.
Bebek sahibi olmadıktan sonra evde çocuk olmasının kadınların çalışmasını çok etkilemediğini söyleyen Erdem, “Tersine akşam geldiğinizde yorgun halde yemek yapmakla harcadığınız zamanı gün içine yayarak daha az yoruluyorsunuz” dedi.
“Evden çalışma kaçınılmaz sonuç”
Evden çalışma sisteminin Kovid-19 olmasa dahi yakın gelecekte daha da yaygınlaşacağını söyleyen Meşeli, şöyle konuştu:
Evden çalışma bilgisayar, internet ve telefon üzerinden halledilen işler için yakın gelecekte kaçınılmaz bir sonuçtu. Koronavirüs bunu sadece hızlandırdı. Sadece evdeki kişisel internet ve bilgisayarlarımız işyerlerine göre biraz daha ağır olduğundan işte yarım saate biten iş evde 40 dakikada bitiyor. Ama bu sistemin kalıcı hale gelmesi ile işverenin de desteği ile çözülebilecek bir sorun.
"Haftada iki gün işyeri, geri kalan günler evden olabilir"
Sürekli evden çalışmanın mesleğe yeni başlayanlar açısından çevre edinememeleri ve çalışanların birbirini tanımama gibi olumsuz sonuçlarının da olabileceğini kaydeden Meşeli, bunun da haftada en az iki gün işyerinde, geri kalan günler ise evden çalışarak dengelenebileceğini kaydetti.
Hüseyin Erden / Çalışan / E-Ticaret Uzmanı
"Sosyal olamamak, her saat iş gelebilmesi dezavantaj"
Erden, koronavirüs günlerinde yaklaşık 40 gündür evden çalışıyor.
Erden, trafikte zaman harcamamasının, hijyen ve gıda ihtiyaçlarını güvenli sağlamasının ve istediği zaman mola vermesinin bu süreçteki en büyük avantajları olduğunu söylerken dezavantajlarını ise şöyle sıraladı:
- Sosyal olamamak, rutin bir çalışma yaşamının oluşması,
- Hareketsiz bir yaşam, zaman ve gün farkı hatta normalde izin günüm olan pazar günü bile çalışmam,
- Normalde sabah 10 ile akşam 18 arası çalışmama rağmen gelen telefon, mesajlara göre geç saatlere kadar çalışmaya başlamak, daha çok iş ile muhatap olmak,
- İş yerinde yaptığım birçok şeyi evde de aynısını yapmama rağmen maaşım yüzde 20 kesiliyor + 650 TL yemek paramı alamıyorum,
- İş yeri kısa çalışma ödeneğine başvurdu ancak bana çıkmadı. İşKur 585 TL’yi işşizlik sigortamdan keserek bana ödedi. Oysa bu gerektiğinde işsizlik maaşı aldığımda benim hakkım olacaktı,
-Evde kullandığım elektirik, telefon, kahve, su vb gibi tüketimin bana ait olması ve bunların hane ekonomisine yansıması.
Erden ,salgının devam etmesi durumunda bu şartlarda çalışmayı kabul edebileceğini ancak her şey normale döndüğünde iş yerine giderek, sosyal bir şekilde hareketli bir yaşam tarzı ile çalışmayı tercih edeceğini de söyledi.
Kemal Onur Güngör / Çalışan - Danışman
“Olumsuz yanı sürekli aranarak sizden bir şey talep edilmesi”
Özel sektör bünyesinde kamu kurumlarına danışmanlık yapan Kemal Onur Güngör, bir süreden beri deneyimlediği evden çalışma modeline soğuk bakan çalışanlardan.
“Evden çalışma sizce kalıcı olmalı mı?” sorusuna “Olmamalı, keza olacağını da sanmıyorum” diyerek neden soğuk baktığını söyle anlattı:
Kişisel olarak olumsuz bakmamın öncelikli sebebi evden çalışıldığı süre dahilinde karşınızdakinin -alt/üst farketmeksizin- daimi olarak sizi her zaman müsaitmişsinizçesine araması ve talep iletmesi. Oysa, evlerde çalışma hayatına konsantre ve adapte olmanın zorlukları bir yana, bir diğer yandan da normal çalışma şartlarında -ofiste iken- karşılaşmayacağınız ev ve kişisel işlerinizin sürekli aklınızda olması.
“Yazışma ve telefon trafiği arttı”
Güngör, evden çalışma sistemine uygun bir iş tanımı olmasına karşın bu sistemden çok hoşlanmadığını kaydetti.
İş yükünün artmadığını ancak yazışmalar ve telefon/online görüşme trafiği yükünün fazlasıyla arttığını belirten Güngör, sözlerini şöyle tamamladı:
Bu sistemin artılarını ve eksilerini değerlendirecek olursak ise; işin methodu ve işin bölümü açısından zorunlu değişikliklere ihtiyaç duyulduğundan işe adapte olmak ya da benimsemek zaman aldı diyebilirim. Kişisel olarak, en önemli eksi bu husus gibi görünüyor.
© The Independentturkish
