Tunus yetkili makamlarının boşanma fenomenini engellemek için getirdiği kısıtlamalara rağmen, istatistiklere göre boşanma sayıları artmaya devam ediyor. Öyle ki, kesin sonuçlanan boşanma davalarının sayısı günde yaklaşık 45 vakaya ulaşmış durumda. Konu hakkında yapılan çalışmalar, bu boşanmaların başta cinsellik, toplumsal, maddiyat, şiddet gibi çeşitli sebeplerinin olduğunu gösteriyor.
Sivil toplum kuruluşlarından biri olan Aile Gözlemevi’nin yayınladığı bir araştırma, boşanmaların asıl sebepleri gizli kalmaya devam ettiği taktirde Tunuslu aileleri tehdit eden bu fenomenin de artmaya devam edeceğine değiniyor. Ancak genel anlamda bu sebeplerin en az yüzde 48’inin cinsel bozukluklara, yaklaşık yüzde 30’unun maddi sıkıntılara, yüzde 20’sinin ise erkeğin eşine farklı şekillerde şiddet uygulamasına dayandığı görülüyor. Bu sonuçlar, toplamda 2345 örnek kişiden alınan verilere dayanıyor.
Gözlemevi, boşanmanın yayılmasının aynı zamanda eşlerin birbirleriyle ilgili gerçekleri bilmeyişi ve kişilerin kendilerine uygun eşler seçemeyişi noktasında odaklandığını belirtiyor. Bu yüzden evlilik öncesinde iki tarafın da birbirini iyi tanıması gerektiği, entelektüel ve bilimsel uyuşmanın sağlanması, sorumlulukların belirlenmesi, hatta maddi meseleler üzerinde bir anlaşmaya varmanın bile boşanmaları engelleyebilecek faktörlerden olabileceği vurgulanıyor.
Sosyal bağ
Tunus yasaları kapsamındaki Kişisel Durum Kodu’nun 30. bölümünde, boşanmanın yalnızca yetkili mahkemelerde alınan kararlarla yapılabileceği vurgulanıyor. 31. bölümde ise boşanmanın; karşılıklı rıza ile boşanma, eşlerden birinin diğerine verdiği zarar sebebiyle boşanma ve erkeğin ya da kadının özel isteğiyle boşanma olmak üzere üç türünün olduğu belirtiliyor.
Kişisel Durum Kodu’nun 32. bölümüne binaen, tüm bu durumlarda da hâkimin eşler arasında uzlaştırıcı ve zorunlu girişimler yapılmadan yasal sebep ne olursa olsun boşanma kararı veremeyeceği öngörülüyor.
Genel hükümler
Independent Arabia’ya konuşan Sosyolog Şihab el-Yahyâvi, konuyla ilgili şöyle söylüyor:
“Boşanma, evlilik sözleşmesinin yasal olarak sona ermesi ve kadın erkek arasındaki sosyal, duygusal bağın kopması demektir. Boşanmanın genel hükümleri yoktur, ya da bu konuda herhangi bir faktör diğerlerinden daha önde gelmez. Her bir vaka özeldir ve bireyseldir. Her boşanma, birlikte yaşam deneyiminin devam edilemeyeceğinin bir ifadesidir; bu durumun bir çok sebebi vardır”
Yahyâvi’ye göre, bugün Tunus’taki boşanmaların oldukça artmasının maddi, sosyal, entelektüel ve kültürel eşitsizliğe, aynı zamanda eğitim, kültür, bilgi bakımından daha yüksekte olan tarafta ortaya çıkan psikolojik hassaslığa bağlı olduğunu ifade ediyor.
Toplumun bakış açısı
Yahyâvi’nin değindiği bir diğer nokta ise, bir tarafın diğer tarafı evlilik ve aile ilişkilerinde hayatını paylaşmaya, zayıf neden ve gerekçeler temelinde evliliği kabul ederek tutumunu ona göre inşa etmeye ikna edememesi. Evliliğin yalnızca bir taraf açısından gerekli görülmesi, özellikle de kızlar ve ebeveynlerinin evlilik yaşının toplum nazarında geçiyor olmasından korkması ya da bazı gençlerin ebeveynlerin sözünden çıkmak istememeleri, bu nedenlerden yalnızca bazıları.
Evlendikten sonra ortaya çıkan durumlar
Evlilikteki tarafların birbiriyle ilgili daha önceden bilmedikleri herhangi bir şeyi öğrenmelerinin de boşanma sebeplerinden olduğunu belirten Yahyâvi, cinsellikle ilgili bazı durumlar, çocuk yapamayacak olma, kadınlara yöneltilen saygısız davranışlar, doğum günü veya evlilik yıldönümü gibi bir tarafın önem verdiği bir konuyu diğer tarafın umursamaması ya da yalnızca göstermelik yapılan hareketlerin bunlardan bazıları olduğunu söylüyor.
*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.
Independent Türkçe için çeviren: Elif Turan