DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, İstanbul’da meydana gelen 6 büyüklüğündeki depremin ardından yaptığı açıklamada hem iktidarı hem de muhalefet belediyelerini sert ifadelerle uyardı.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
TBMM’de Yeni Yol Grup Toplantısı’nda konuşan Babacan, "Deprem meselesini yönetmeye niyetiniz yoksa bu işi bırakın" diyerek siyaset kurumunu görevini yapmaya çağırdı.
"Kaza geliyorum demez ama deprem geliyorum diyor"
Babacan, İstanbul depreminin bir uyarı olduğunu ve siyasetin bu uyarıyı duymazdan geldiğini belirtti. Depremin ardından yaşanan panik, korku ve belirsizlik ortamını hatırlatarak şu ifadeleri kullandı:
Geçtiğimiz günlerde yaşadığımız 6 şiddetindeki İstanbul depremi, gerçekleri bağıra bağıra söylüyor. Deprem, ‘İktidardakiler beni duyuyor musunuz?’ diyor. ‘Deprem bölgesinde yaşıyorsunuz, unuttuysanız hatırlatayım’ diyor. ‘Her an gelebilirim, daha kendimi nasıl anlatayım. Önlem alın’ diyor. Kaza geliyorum demez ama deprem geliyorum diyor. Fakat iktidardan tedbir adına kayda değer bir ses yok, duymazdan geliyorlar, kulaklarının üzerine yatıyorlar. Muhalefet belediyeleri ise duyuyorlar fakat yapacaklarını bilmiyorlar.
"Bu işi gönülsüz yapacaksanız, derhal bırakın"
Depreme karşı alınması gereken önlemlerde hem merkezi iktidarın hem de yerel yönetimlerin sınıfta kaldığını vurgulayan Babacan, toplumun güvenlik kaygılarına sırtını dönen yöneticileri sert sözlerle eleştirdi:
Deprem meselesini yönetmeye niyetiniz yoksa bu işi bırakın. Vatandaşa hizmet etmeye niyetiniz yoksa, deprem için gerekli önlemleri alma beceriniz yoksa sorumluluğu birbirinize atıyorsanız bu işi derhal bırakın, bu milletin sırtına yük olmayın. Bu iş gönül işi.
"Sayın Erdoğan, yedi yıldır tam yetki sizde: Ne yaptınız?"
Babacan, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a doğrudan hitap ederek 2018’den bu yana yürütülen politikaları ve yapılmayanları gündeme getirdi. Erdoğan’ın “tam yetki” talebine işaret eden Babacan şöyle konuştu:
Sayın Erdoğan, çok istediniz tek yetkili oldunuz. Dediniz ki ‘Bana tam yetkiyi verin, bakın işler nasıl düzelecek.’ Milletimiz de ‘görelim bakalım, al yetkiyi’ dedi. Artık arkasına sığınacak hiçbir mazeretiniz yok. Yedi yıl oldu yahu. Tam yetkiyi elinize aldığınız 2018 yılından bu yana İstanbul depremine hazırlık olarak ne yaptınız? Kentsel dönüşüm için neyi beklediniz? Neden hâlâ ‘Kanal İstanbul’ diyorsunuz? Milletimizin canının sizin için hiç kıymeti yok mu? Kabineden biri ‘Üç yılda İstanbul’u toplarız’ diyor. Yahu kaç tane üç yıl geçti arkadaş? Yeni mi aklınız başınıza geliyor? Daha önce neredeydiniz?
"Deprem, parti ayırmaz; üçüncü kat bizden, ikinci kat onlardan demez"
Babacan, hem iktidar hem muhalefetin sürekli birbirini suçlamasına tepki gösterdi. “Deprem geldiğinde siyaset değil, koordinasyon gerekir” diyen DEVA lideri, şu sözlerle devam etti:
Şunu aklınızın bir köşesine yazın. Şu anda birbiriniz ile didişiyorsunuz, milleti kutuplaştırıyorsunuz, milleti ayrıştırıyorsunuz ama deprem parti ayırmayacak. Deprem, ‘üçüncü kattaki bizden, ikinci kattaki onların partisinden’ demeyecek. O yüzden üstüne basa basa söylüyorum: Enkazlar bizi eşgüdüme mecbur etmeden, Allah korusun ölüm bizi iş birliğine zorlamadan biz birbirimizle konuşmak zorundayız. Yaşarken el ele vermek zorundayız.
"AFAD’ı bir kuruma indirgerseniz, depremde kitlenip kalırsınız"
Babacan, afet yönetiminde ciddi bir yapısal reforma ihtiyaç olduğunu belirtti. Şehircilik ve Afet Yönetimi Bakanlığı’nın kurulması gerektiğini vurgulayan Babacan, Kahramanmaraş depremlerine gönderme yaparak şu eleştiriyi yöneltti:
Siz AFAD’ı bir bakanlığın altındaki önemsiz bir kurum olacak şekilde aşağılara iterseniz, ‘Bu ülkede tek bir önemli bakan var o da Cumhurbaşkanlığı’ derseniz, deprem gelip vurduğunda, apışıp kalırsınız. Aynı Kahramanmaraş depremlerinde ilk 48, 72 saat donup kaldığınız gibi. Hiçbir şey yapamadığınız gibi. ‘Tüm yetkiyi ben kendi elimde topladım’ derseniz, deprem anında herkes size bakar, siz de aynı tavşanların otomobillerin far ışığında kilitlenip kaldığı gibi deprem karşısında kilitlenip kalırsınız.
"Son seçimlerde en çok oyu biz aldık diyorsanız, gereğini yapın"
Babacan, son yerel seçimleri hatırlatarak muhalefet belediyelerine de sorumluluk çağrısı yaptı:
Elinde çok sayıda belediye olanlara da sesleniyorum. ‘Son seçimlerde en çok oyu biz aldık’ diyorsunuz. Madem öyle buyrun, yerelde gereğini yapın. Millet çözüm istiyor. Hükümettekilere ‘Kardeşim sen iktidar değil misin? Önlem al’ diyorsun. Duymazdan geliyorlar. Ötekilere ‘Elinizin altında kaç tane belediye var bari siz bir şeyler düşünün, önlem alın’ diyorsunuz. Onlar da ‘Hükümet bizi engelliyor… Bana söyleme, onlara söyle’ diyorlar. Mazeret, mazeret, mazeret.
ANKA, Independent Türkçe