Japonya'daki restoran vitrinlerinde sıkça rastlanan "yapay yemekler", Birleşik Krallık'ta sergiye açıldı.
"Shokuhin sampuru" denen yemek replikaları, CNN'in ifade ettiği gibi "gerçek olamayacak kadar lezzetli görünüyor" ve evet, gerçek değiller.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Müşterilerin iştahını kabartıp dükkana çekmek için Japonya restoranlarında rastlanan modeller, balmumu ve agar jölesi kalıpları gibi maddelerden yapılabiliyor.
Asya ülkesinde bu replikaların ilk ve en büyük üreticisi olan Iwasaki Group, artık büyük ölçüde PVC'yi tercih ediyor.
Iwasaki'nin üretimi olan onlarca "yemek", Londra'daki Japan House London'ın kültür merkezinde ekimde sergilenmeye başlandı.
16 Şubat'a kadar ziyaretçileri ağırlayacak "Looks Delicious!" (Lezzetli Görünüyor) adlı sergideki yemekler, Japonya'nın 47 prefektörlüğünü temsil edecek şekilde seçildi.
Geleneksel Japon yemeklerinin yanı sıra domuz pastırması (bacon), yumurta ve hamburger gibi yiyeceklerin de replikasına yer verildi.
Japonya'da bu kültürün nasıl çıktığına dair farklı görüşler var. Ancak popüler tahminlerden birine göre, Batı yemeklerini denemek isteyen müşterilerin önlerine ne geleceği hakkında fikir edinmesi amaçlanıyordu.
Guardian'ın aktardığı üzere Japon restoranları bu nedenle 1920'lerde yemek replikalarını sergilemeye başladı.
Ancak yöntem kısa süre içinde diğer yemeklerde de kullanılmaya başlandı. Bu sayede müşteriler oturmadan önce modelleri görüp siparişlerini verebiliyor ve porsiyonu bildikleri için hem gıda israfının hem de memnuniyetsizliğin önüne geçiliyor.
Bergen Üniversitesi'nde Japonca dersleri veren ve bu konuyu derinlemesine inceleyen Nathan Hopson, CNN'e yaptığı açıklamada replikaların bir "vaat" sunduğunu söylüyor:
Japonya'da herhangi bir yere, herhangi bir kasabaya ya da şehre gittiğimde tam olarak ne yiyeceğimi bilirim.
Serginin küratörü Simon Wright ise "Amaç her zaman yiyeceklerin mümkün olduğunca gerçekçi görünmesini sağlamak değil" diyerek ekliyor:
Daha çok insanların yemeklerle ilgili dokunsal anılarını uyandırmak amaçlanıyor.
Hopson bu replikaların, Japonya'da 1923'te yaşanan depremin ardından bir kolaylık da sağladığını söylüyor.
Depremin ardından Tokyo'da ilk açılan dükkanlardan biri olan Shirokiya, evde kendi yemeklerini pişiremeyen halka hizmet vermeye başlamış.
Hopson, vitrinlere sahte yemeklerin konmasıyla müşterilerin sırada beklerken siparişlerine karar verdiğini ve bu sayede kalabalıkla başa çıkıldığını anlatıyor.
Independent Türkçe, CNN, Guardian, Japan House London
Derleyen: Büşra Ağaç