2 bin 200 yıllık seramik kupa, Antik Mısırlıların halüsinojenik bitkiler tükettiğini kanıtladı.
Antik Mısırlıların halüsinasyona yol açan maddeler kullandığı uzun zamandır tahmin edilse de net bir kanıt bulunamıyordu.
Ayrıca bu eski halkın müzik, eğlence ve doğum tanrısı Bes'i tasvir eden çeşitli kupalar ortaya çıkarılıyor ancak bunların ne için kullanıldığı saptanamıyordu.
ABD'nin Florida eyaletindeki Tampa Sanat Müzesi'nden Branko van Oppen "Mısırbilimciler, Bes kafasını tasvir eden kupaların ne amaçla, ne tür bir içecek için (kutsal su, süt, şarap veya bira gibi) kullanıldığına dair çok uzun zamandır tahmin yürütüyordu" diyerek ekliyor:
Uzmanlar bu kupaların günlük hayatta mı, dini amaçlarla mı yoksa büyü ritüellerinde mi kullanıldığını bilmiyordu.
1984'te Tampa Sanat Müzesi'ne verilen bir kupanın içeriğini analiz eden van Oppen ve ekip arkadaşları, bu soruya bir yanıt sundu.
İlk olarak Kahire yakınlarında keşfedilen seramik kupa, MÖ 2. yüzyıla tarihlenmişti. Bes'i tasvir eden eserin içeriğini inceleyen ekip, halüsinojenik bitki, alkol ve insanlara ait vücut sıvılarının kalıntılarını buldu.
Bulgularını hakemli dergi Scientific Reports'ta 13 Kasım'da aktaran araştırmacılar, Antik Mısırlıların halüsinojenik madde tükettiğinin ilk kanıtını sunduklarını söylüyor.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Güney Florida Üniversitesi'nden arkeolog Davide Tanasi "Bu çalışmada bulduğumuz şeyi şimdiye kadar bulan bir araştırma yok" diyor.
Ekip küçük kupada, halüsinasyon yarattığı bilinen üç ayrı bitkiye rastladı. Bunlardan biri, Bes'le yakından ilişkilendirilen Nymphaea nouchali.
Üzerlik (Peganum harmala) adlı diğer bitkiyse, az miktarda tüketildiğinde Bes hakkındaki mitlerde anlatılanlar gibi, rüya benzeri deneyimlere neden oluyor.
Araştırmacılar son olarak Cleome cinsinden de halüsinojenik bir bitkiye rastladı. Doğumu başlatmak için kullanılan bu bitki, yüksek dozda alındığında düşüğe yol açıyor.
Bilim insanları ayrıca kupanın bira veya şarap içerdiğine işaret eden izler de saptadı. Karışımın bal ve muhtemelen arı sütü, susam tohumu, çam fıstığı, meyan kökü ve üzümle tatlandırıldığı düşünülüyor.
Ekip, vücut sıvılarınınsa kan, anne sütü ve mukus karışımı olduğunu tespit etti. Mukusun vajinal, nazal veya tükürük olabileceğini söylüyorlar.
Kupadaki oranlarına dayanarak bunların özellikle eklendiği tahmin ediliyor.
"Mısırbilimciler, başarılı bir hamileliği onaylatmak isteyen kişilerin Sakkara'daki Bes Odaları'nı ziyaret ettiğine inanıyor çünkü antik dünyada hamilelikler tehlikelerle doluydu" diyen van Oppen ekliyor:
Dolayısıyla bu bileşenler, tehlikeli doğum dönemi bağlamında rüya gibi görüleri tetikleyen sihirli bir ritüelde kullanılmış olabilir.
Tanasi de yazılı kayıtlar ve diğer arkeolojik verilerin, Mısırlıların bitkilere ve bunları tüketmenin yan etkilerine aşina olduğunu gösterdiğini söylüyor:
Karışımın karmaşık içeriği bizi şaşırttı ve dini/büyülü yeni bir açı ekleyen insan sıvılarının keşfi karşısında şoke olduk. Tanımlanan maddeler muhtemelen rüya benzeri vizyonlara, yüksek seviyede meditatif durumlara ve öforiye yol açmış olabilir.
Yeni çalışma bütün Bes kupalarının bu amaçla kullanıldığını doğrulamıyor ancak diğer eserlerin de incelenmesi bu soruyu yanıtlayabilir.
Independent Türkçe, Science Alert, CNN, Scientific Reports
Derleyen: Büşra Ağaç