Cumhurbaşkanı Erdoğan: Bizim İsrail'e borcumuz yok, borçlu olsak bu kadar rahat konuşamayız

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Almanya Başbakanı Olaf Scholz ile ortak basın toplantısı düzenledi

Fotoğraf: AA

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, resmi temaslarda bulunmak üzere Almanya'nın başkenti Berlin'e gitti. Ziyareti kapsamında Steinmeier ile baş başa ve heyetler arası görüşme gerçekleştiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha sonra Şansölyelik Binası'nda Almanya Başbakanı Olaf Scholz ile görüştü. İki lider görüşmenin ardından basın toplantısı düzenledi.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle:

"Yatıyorlar kalkıyorlar Hamas"

Şu an itibariyle malum 13 bin Filistinli çocuk, kadın, yaşlı ne yazık ki öldürülmüştür. Bunun yanında artık neredeyse Gazze diye bir yer kalmadı. Her tarafı yer ile yeksan oldu. Şu anda yatıyorlar, kalkıyorlar Hamas, Hamas, Hamas. Hamas'ın silah varlığı, gücü ile acaba İsrail'in silah varlığı, gücü mukayese edilebilir mi? İsrail'in nükleer silahı var mı, var. Bunu İsrail'e sorarsanız var demez; çünkü onlar yalanı çok iyi kullanırlar. Şu kadar mali destek verildiğinden bahsediliyor. Peki Hamas'a böyle bir mali destek veriliyor mu? Hayır böyle bir şey yok. Filistin'in kendisine verilmesi gereken destekler verilmiyor.

"Elimiz kolumuz bağlı mı duracağız?"

Şurası çok önemli; ibadethaneler vuruluyor, kiliseler vuruluyor. Bütün bunlarla beraber hastaneler vuruluyor. Halbuki bütün bunların yanında hastanelerin vurulması, çocukların öldürülmesi Tevrat'ta falan bunlar yoktur, Yapamazsın. İnsan hakları beyannamesinde yapamazsın. Ama burada görüldüğü gibi bu çocuklar nasıl vuruluyor? Hastanelerde nasıl öldürülüyor? Elimiz kolumuz bağlı mu duracağız? Sesimizi çıkarmayacak mıyız? Bunun tarihi hesabını veremeyiz. Bir borçluluk içerisinde İsrail-Filistin savaşını değerlendirmemek gerekir.

"Biz Holokost çemberinden geçmedik"

Ben rahat konuşuyorum, bizim İsrail'e borcumuz yok. Borçlu olsak bu kadar rahat konuşamayız. Ama borçlu olanlar rahat konuşamıyorlar. Biz holokost cenderesinden geçmedik. İnsana saygımız bizim çok çok farklıdır. Başbakanlık dönemimde ilk defa antisemitizm konusunda tavır koymuş liderim. Dünyada hiçbir başbakan koymamıştı. Ben koydum. Bundan dolayı kimseye borcumuz yok.

Bizim bu seyahatimizde bunları tabii konuşacağız. Bütün bunların yanında konuşmamız gereken önemli mesele, bunu nasıl çözeceğiz? İnsani ateşkese acaba Türkiye ne kadar, Almanya ne kadar katkıda bulunabilir? Bu adımları beraber nasıl atacağız? Buna var mıyız, yok muyuz? 1 hafta sonra Almanya Cumhurbaşkanı İsrail'e gidiyor. Kendisine ricada bulundum siz bir taraftan biz bir taraftan tutalım, ateşkesi sağlayalım. Bu adamı atar, insani ateşkesi birlikte Almanya, Türkiye diğerleri sağlayabilirsek ateş çemberinden bölgeyi kurtarma imkanını sağlarız.

Rehinelerin takası deniyor, eyvallah buna da varız. Rehine sayısı itibariyle İsrail'deki rehinelerin sayısı nedir öbür tarafta Hamas'taki rehinelerin sayısı nedir? Buna baktığımızda kat be kat fazlasıyla İsrail'in elinde rehine var. Bunu da görmemiz lazım. Bunu görmezsek haksızlık olur. Bütün bunlara varız. Biz nasıl Karadeniz'den tahıl koridorunda çalışma ortaya koyduysak, bu çalışmayı ortaya koyarken Avrupa, Afrika ayrımı yapmadık.

Şu anda 4 veya 5 ülkeye Rusya böyle bir koridordan tahıl göndermeyi planladı. Biz de ikinci safhası olan bunların una dönüştürülmesinde bu adımı atarız. Daha önce de Rusya, Türkiye, Katar olarak adım atmıştık. Bütün bu adımın atılması için özellikle Almanya-Türkiye arasında böyle bir adımın atılmasının yanında NATO müttefikimiz Almanya ile kararlı adımlar atmanın görüşmelerini de aramızda yapmamız lazım.

"Almanya ile daha yakın olmalıyız"

Savunma sanayi işbirliğimizin engelsiz yürütülmesi müşterek menfaatimizedir. Terörle mücadelede Almanya ile daha yakın olmamız lazım. Nüfusu 3,5 milyona ulaşan Almanya'daki Türk toplumunun huzur içinde yaşaması en önemli beklentimizdir. Burada görev yapan din adamlarımızın yetişmesiyle ilgili ortak çalışma yürütüyoruz.

Ortak çalışma grubumuz göç konusunda çalışmalarına devam ediyor. Türkiye'nin AB'ye üyelik süreci görüşmelerimizin en önemli gündemlerinden birini oluşturmaktadır. Gümrük Birliği güncellenmesi, vize serbestisi gibi konularda haklı beklentilere sahibiz. AB'nin lokomotif ülkelerinden olan Almanya'nın vereceği katkıları önemsiyoruz. 52 senedir Türkiye AB kapasında bekletilmektedir.

"Temenimiz daha fazla hastayı ülkemize almak"

Vize serbestisi sağlanıncaya kadar vatandaşlarımızın vize işlemlerin hızlandırılmasını ele alacağız. Tabii ki Gazze'de yaşananları yukarıda daha farklı şekilde ele alacağız. Türkiye olarak sivilleri hedef alan saldırıları hiçbir şekilde tasvip etmediğimiz ifade ettik. Hepimizin önceliği ateşkesin sağlanması, insani yardımların engelsiz akışının sağlanması.

Şu ana kadar 10 uçak dolusu insani yardımı Mısır'a gönderdik. En son yine gemiyle 666 ton gıda, sahra hastanesi vs. gibi oraya gönderdiklerimiz oldu. Bütün dert akan kanın durmasında. Şimdi en sona 27 kanserli hasta bunun yanında refakatçileri olmak üzere onları Elariş'ten Türkiye'ye aldık. Dün de kendilerini hastanede ziyaret ettim. Temennimiz daha fazla hastayı ülkemize almak. Onların tedavilerini yapmak.

Yaşananlar 1967 sınırları temelinde iki devletli çözümün kaçınılmaz olduğunu bir kez daha bizlere göstermektir. Türkiye olarak amacımız İsrail ve Filistinlilerin yanyana barış içinde yaşadığı iklimin tesisidir. Ortadoğu'da adil ve kalıcı barışın temini için herkesin elini taşın altına koyması gerektiğini düşünüyorum. Ziyaretimin ülkelerimiz arasında dayanışmaya, farklı sürecin başlamasına vesile olmasını diliyorum.

"Herkes elini taşın altına koymalı"

Yaşananlar 1967 sınırları temelinde iki devletli çözümün kaçınılmaz olduğunu bir kez daha bizlere göstermektir. Türkiye olarak amacımız İsrail ve Filistinlilerin yanyana barış içinde yaşadığı iklimin tesisidir. Ortadoğu'da adil ve kalıcı barışın temini için herkesin elini taşın altına koyması gerektiğini düşünüyorum. Ziyaretimin ülkelerimiz arasında dayanışmaya, farklı sürecin başlamasına vesile olmasını diliyorum.

Öncelikle NATO'nun önde gelen ülkelerinden bir tanesi, ilk 5'in içerisinde yer alan bir ülkeyiz Türkiye olarak. Türkiye NATO'da sıradan bir ülke değil, ilk 5'in içinde. Şu anda NATO'nun içinde düşüncesi, kanaati ne olursa olsun, Rusya Ukrayna arasında herkes kimin yanında yer alıyor? Ukrayna'nın yanında yer alıyor. Türkiye olarak Ukrayna ile de Rusya ile de görüşüyoruz. Ama 33 milyon ton tahıl koridorundan bütün tahılı Avrupa'ya Afrikaya'ya götüren biz olduk. Şu anda diyorsunuz ki, yüzlerce.

"Hristiyan olarak kiliselerin vurulmasından rahatsız olmuyor musun?"

Ben sana yüzlerce demiyorum, binlerce Filistinli'yi şu anda İsrail öldürdü mü? Öldürdü. Hastaneleri yok etti mi, etti, ibadethaneleri, kiliseleri vuruyor mu, vuruyor. Ben bir müslüman olarak bundan rahatsızım. Sen bir hristiyan olarak bu kiliselerin vurulmasından rahatsız olmuyor musun? Bunlara karşı niye tavır koymuyorsunuz. Bizim için musevi, hristiyan, müslüman ayrımının olmaması gerekir. Antisemitizme karşı mücadeleyi ilk veren lider ben oldum. Şu anda Almanya İsrail'e şu kadar maddi destek verdiğinden bahsediyor. Savaş uçaklarını Almanya verir ya da vermez. Dünyada savaş uçaklarını üreten sadece Almanya mı? Birçok yerde bunun çalışması yapıyor. Şu anda insansız hava uçaklarında Türkiye önde gelen ülkelerden biridir. Bir basın mensubu olarak bizi bununla tehdit etmeyin. Bize insani, vicdani sorular sorun, cevaplarını biz size o şekilde verelim.

Scholz: Sivil halkın acıları bizi de üzüyor

Basın toplantısında Almanya Başbakanı Scholz ise şunları söyledi:

Birlikte görüşme imkanımızın olması çok iyi. Ukrayna'ya Rusya'nın saldırıları ilk konumuz. Türkiye'nin Ukrayna'dan tahıl ihracatında önemli rol oynadığını biliyoruz. Özellikle bu konuda teşekkür etmek istiyorum. İsveç'in NATO üyeliğini görüşeceğiz. Hamas'ın terör eylemini kınamaktayız. Biraz sonra Ortadoğu'daki gerilimi ve neler yapabileceğimizi konuşacağız. İki taraf olarak bizler de endişe duyuyoruz. Bizim İsrail ile olan anlaşmamız tartışmaya açık değildir. Sivil halkın acıları bizi de üzüyor.

Almanya'da yaşayan 5 milyon Müslümanlarla ilgili de onların da burada yeri vardır, inkâr edenlere karşı gelmekteyiz. Sayın Cumhurbaşkanı güncel sorunla ilgili farklı görüş açımız olduğu sır değildir. Bu güncel konuların yanı sıra ikili ilişkilerle ilgili de konuşacağız. Türkiye'nin AB konusundaki adımlarını da konuşacağız. Gaziantep bölgesinde yaşanan deprem iki ülkenin ne kadar yakın ilişkiler içinde olduğunu gözler önüne serdi. Sahra hastanesi kuruldu ve binlerce insan kısa süreli olarak Almanya'ya getirildi. Ekonomik iş birliği açısından çok büyük potansiyel var.

İsrail'in kendisini savunma hakkı vardır. Son derece feci ve hunharca saldırıydı. Gazze şeridindeki insanlar arasında barış isteyen, kutlama yapan gençlere hunharca terör saldırısıydı. Kesinlikle İsrail'in kendini savunma hakkı bulunmaktadır. Sivil mağdurların sayısını azaltmak gerekiyor. Bu nedenden ötürü bizim için şu anda gerekli olan için mücadele ediyoruz. İnsani yardımın Gazze Şeridi'ne gidebilmesi. Başarılı olması için katkılarımızı sürdürüyoruz. Almanya bu tarz insani yardımlar konusunda en önde gelen ülkelerden biridir. Elbette Hamas'ın rehineleri ve genel olarak Gazze Şeridi'nin rehin almış durumda.

O insanları kalkan olarak istismar ediyor. Barışı destekliyoruz, katkıya hazırız. Kesinlikle yabancı ülke vatandaşların Gazze'den çıkması için mücadele ediyoruz. Hamas'ın aldığı rehinelerin kayıtsız şartsız serbest bırakılmasını istiyoruz. Türkiye Cumhuriyeti, Katar ve Mısır devlet başkanları ile bu konuları görüşüyoruz. AB zirvesinde çatışmaya ara verilmesi konusunu görüştük. Bunun olması gerekiyor. Özellikle bu aralarda insani yardımların erişiminin sağlanması, yabancı ülke vatandaşlarının ülkeyi terk etmesi gerekiyor. Bu İsrail'in savunma hakkını tartışmaya açmadan yapılabilecek şeylerdir.

 

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU