İsrail, UNIFIL’den Hizbullah’ın Şeba’daki çadırını kaldırmasını istedi

ABD’nin Beyrut Büyükelçisi Güney Lübnan’daki gerilimi azaltmak için harekete geçti

Fotoğraf: EPA

Geçen Haziran ayında bölge halkının İsrail’e karşı düzenlediği gösteri sırasında Lübnan ile İsrail arasındaki sınır bölgesinde konuşlanan Lübnan askerleri ve Birleşmiş Milletler Lübnan Geçici Görev Gücü (UNIFIL) kuvvetleri unsurları

Lübnan siyasi camiası, Hizbullah’ın işgal altındaki Şeba çiftliklerinin eteklerinde bulunan Bastra çiftliğinin yakınında iki çadır kurması konusunda İsrail tarafından yapılan tehditlerle karşı karşıya. Söz konusu çadırlar, Birleşmiş Milletler Lübnan Geçici Görev Gücü (UNIFIL) birimlerinin 425 sayılı Kararı uygulamak üzere Lübnan ordusuna destek verdiği Litani’nin güneyinde yer alan bölgeye tabi olmayan Mavi Hattın güneyindeki geri çekilme hattı içinde kuruldu.

Şarku'l Avsat'ta yer alan Muhammed Şakir imzalı habere göre İsrail, çadırlardan birinin çekilme sınırını aştığını öne sürerek Hizbullah’ı bu alandan zorla çıkarmakla tehdit etti. Hizbullah ise benzer bir tehditle yanıt verdi ve İsrail’in çadırı silah zoruyla kaldırması halinde bir çatışmaya girmeye hazır olduğunu duyurdu.

İsrail, ordu komutasının yaptığı hesaplar sebebiyle tehditlerini hafifletmek zorunda kalarak tehditlerin yerine UNIFIL liderliğine başvurarak, (Şii) Hizbullah unsurlarının bulunduğu çadırı ve ikinci çadırda bulunan başka bir grubu kaldırmak için müdahale edilmesini istedi.

İsrail, Lübnan hükümetinden bir yanıt alamayınca, UNIFIL liderliğinden müdahale etmesini istemekle kalmadı; ABD ve uluslararası güçlere katılan diğer bazı ülkelerden de müdahale etmelerini istedi. Tel Aviv talebini, söz konusu iki çadırın kurulduğu bu alanın Mavi Hattın güneyinde olması ve sadece 425 sayılı Kararın değil, 242 ve 338 sayılı Kararların kapsamına girmesine dayandırdı.

Kaynaklar Şarku’l Avsat’a Lübnan hükümetinin Hizbullah liderliğiyle iletişim kurduğunu ve durumu örgütün değerlendirmesine bıraktığını aktardı. Söz konusu bölge toprakları Lübnanlılara ait olmasına rağmen 1967’de İsrail’in bu bölgeyi işgal etmesiyle sonuçlanan savaşta Suriye’nin egemenliğine girmişti. Bu sebeple Suriye ile İsrail arasındaki Birleşmiş Milletler Ayrılma Gözlem Gücü’nün (UNDOF) yer alması gereken Şeba çiftliklerinin bölgesinde.

UNDOF güçleri ise 425 sayılı Kararı uygulamak için Lübnan-uluslararası konuşlanma planına tabi olmayan ve işgal altındaki Suriye topraklarında yer alan bu bölgede konuşlanmayı kabul etmiyor. Birleşmiş Milletler (BM) daha önce Lübnan hükümetinden, özellikle güneyin işgalden kurtarılmasının ardından, Suriye hükümetiyle iletişime geçerek Şeba çiftlikleri ve Kefer Şeba Tepeleri’nin Lübnan toprağı olduğunu kanıtlayan bir anlaşma imzalamasını istemişti. Ancak Şam’dan gereken yanıt alınamadı. Şam bölgenin Lübnan’a ait olduğunu tanımakla yetindi. Çiftliklerin sahiplerinin kendi mülkleri olduğunu kanıtlayan belgelere sahip olması nedeniyle, Lübnan’ın iki hükümetin BM Güvenlik Konseyi’ne haklarının sahiplerine iade edilmesi için sunduğu belgenin sonuçlandırma talebine yanıt vermedi.

UNDOF’un konuşlanmasını bu tartışmalı bölgeyi kapsayacak şekilde genişletmeyi reddetmesi, İsrail’in burayı sıkı bir askeri gözetim altına almasına neden oldu. Bu adım, İsrail’in bölgeyi UNIFIL’e tabi hale getirme konusunu başlattı. İsrail UNIFIL’e, Lübnan hükümeti ve ordu komutanlığı ile iletişim kurarak, konuşlandırma planın kapsamında bu bölgeyi içerecek şekilde yapılacak bir değişikliği tartışma çağrısında bulundu.

UNIFIL liderliğinin konuya dahil edilmesi, ABD’nin Lübnan Büyükelçisi Dorothy Shea’nın bölgedeki gerilimi önlemek için harekete geçmesiyle aynı zamana denk geldi. Bölge Lübnan ve İsrail arasında deniz sınırı belirleme anlaşmasının imzalanmasından bu yana istikrarı korudu.

 

Şarku'l Avsat

DAHA FAZLA HABER OKU