Meral Akşener: Yarın başımıza bir şey gelirse sorumlusu cumhurbaşkanıdır

Akşener Sözcü TV ekranlarında Alişer Delek, Saygı Öztürk, Serap Belovacıklı ve Aytunç Erkin'in sorularını yanıtladı

Fotoğraf: Sözcü TV

Sözcü TV ekranlarında Alişer Delek, Saygı Öztürk, Serap Belovacıklı ve Aytunç Erkin'in sorularını yanıtlayan İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener; Meclis kürsüsünde yere attığı mermi kovanlarından Kılıçdaroğlu'nun seçim kampanyasına dair pek çok soruyu yanıtladı.

Akşener'in konuşmasından öne çıkanlar şöyle:

Partisinin TBMM grup toplantısında kürsüye koyduğu kovanlarla ilgili konuşan Akşener, şunları söyledi:

“Öncelikle onlar mermi değil kovandı. Kovan olduğunu söyleyeyim, yanlış anlaşılmasın. Çünkü ben eski İçişleri Bakanı’yım. Oraya mermi koyduğum zaman başka bir manası olur. Kovan koyduğunuz zaman o mermiyi atanlara mesajdır.

Türkiye'de çok uzun bir zamandır gazeteciler saldırıya uğruyor, siyasi partilerin genel başkanları, örneğin Sayın Kılıçdaroğlu lince uğruyor… Selçuk Özdağ ölümden döndü. Benim basın danışmanım Sayın İde saldırıya uğradı. İstanbul İl Başkanımız yumruklandı. Benim evim basıldı. Gencecik bir akademisyen katledildi Ankara'da. En son çok ilginç bir biçimde partimizin İstanbul il başkanlığı kurşunlandı.

Böyle bir durumda birincisi benim bütün mesajım bu ülkeyi yöneten, o kovanların tamamı, Sayın Erdoğan. Şu anda bu ülkenin Cumhurbaşkanı, hepimizin canını, namusunu, şerefini korumakla mükellef bir kişi. Sayın Erdoğan'a mesajdı. Tehdit anlamında değil. ‘Baktıklarını, göz yumduklarını gör…'

Kutudan alıp attıklarım ise… Kadınlar bilir bunu, mesela Güneydoğu'da ailelerin kavgasını ya ailenin en genci ya da ailenin en yaşlısı engeller. Çıkarır eşarbını, tülbentini atar yere, o açık başı görmemek için bütün erkekler arkasına döner, mecburen barışırlar.

Yine Türk kültüründe bütün pislikleri biz toprağa atarız. Ve bunu kadınlar atar. Yani kovan da onlardan birisi. Ben tarihçiyim. Dikkat ederseniz insanların üzerine atmadım. Gökyüzüne de fırlatmadım. Ben onları yere attım. Yani sembolize ettiği şey topraktır, toprakta kaybolmasıdır. Artık bu işlerin bitmesi lazım geldiğini anlatan, sembolize ettiği yer orasıdır.

Adıyaman'da bir iki kişi çıkıp; bir tanesi mezarlıkta… Ama orada Kılıçdaroğlu'nun sakinliği, beyefendiliğini hep beraber gördük. O mezarlığa yakışacak bir tavırdı onunkisi. Orada yatanlara ve onları ziyarete gelmişlere duyulan derin bir saygıydı. Organize olduklarını düşünüyorum.

Bize çemkirip bizi gayri millî görenlerin, yerli ve milli olmadığımızı iddia edenlerin hatta teröristlerle yan yana kabul edilip bizi teröristlerle yan yana gömeceklermiş. Bir Cumhurbaşkanı için ne kadar ayıp bir şey, hiç yakışmaz bir Cumhurbaşkanı’na böyle bir tehdit. Yarın başımıza bir şey gelirse sorumlusu O’dur.

 

Independent Türkçe 

DAHA FAZLA HABER OKU