OPEC+ kararı konusunda korkutma

Bir sonraki aşamada üretim neden azaltılıyor?

Fotoğraf: Reuters

OPEC+ grubu 2 Nisan'da, mayıs ayından başlayarak 2023'ün sonuna kadar üretimi günde 1 milyon varilden fazla azaltma kararı aldı.

Karar, üretimde düşüş beklemeyen ve dahası tam aksine bahse giren piyasaları ve spekülatörleri şaşırttı.

Karar ile birlikte ortalama fiyat yaklaşık yüzde 6 yükseldi ve sonraki günlerde yaşanan hafif artışların ardından dengelendi.

Petrol fiyatları için gösterge kabul edilen Brent petrolün varil fiyatı geçtiğimiz hafta başında 72 dolardan hafta sonunda 84,94 dolara yükseldi.

Moskova mart ayında başladığı günlük 500 bin varillik üretim kısıntısını haziran ayına kadar uzatacağı için, karar yürürlüğe girdiğinde, mayıs ayında üretim kısıntısı günde yaklaşık 1,1 milyon varil olacak, ardından oran temmuzdan itibaren günde 1,6 milyon varile çıkacak.

Yani yılın ikinci yarısında kısıntı oranı günlük yaklaşık 1,6 milyon varil olacak. İki büyük üretici Suudi Arabistan ve Rusya'dan her biri üretimi günde yaklaşık 500 bin varil azaltmaya karar verdi.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Karara yönelik eleştiriler çeşitlilik gösterdi ve Batı medyasına bir korkutma dalgası egemen oldu.

Bir yanda OPEC+ grubunun üretimi azaltmak yerine mevcut üretim oranını koruyacağına dair bahse giren ve ardından kaybeden spekülatörler vardı.

Diğer tarafta da küresel ekonomiyi resesyona ve enflasyona sürükleyeceği iddiasıyla kararı eleştirenler vardı.

Bir Beyaz Saray yetkilisi, grubun Viyana'da kararını açıklamasından hemen sonra; "Üretimdeki bu ani kısıntı piyasalarda neden olacağı kargaşa ve telaştan dolayı arzu edilen bir şey değil. Kararını açıklamadan önce bize bildirdiğinde görüşümüzü gruba açıkça bildirdik" açıklamasını yaptı.

Bir yanda OPEC ve müttefikleri, diğer yanda piyasalardaki spekülatörler arasında yıllardır süregelen bir kriz var.

Spekülatörler, OPEC ve müttefikleri üretimle ilgili kararlarını açıklamadan önce fiyatlar hakkında tahminde bulunarak bahse giriyorlar.

Bu, geçen yüzyılın 70'li yıllarının başından beri OPEC ile spekülatörler arasında var olan kronik bir kriz.

Spekülasyonlar milyarlarca doları bulabiliyor, bu nedenle spekülatörler OPEC'in kararlarını 'tahmin etmeye' çalıştıklarında ve örgüt onları şaşırtıp, bahislerini kaybettiklerinde onu hedef alıyorlar.

Örgütü rahatsız eden şey, spekülatörlerin paralarını ihracatçı ülkeler gibi petrol endüstrisini geliştirmeye yatırmamaları.

Onlar petrol endüstrisi ile ilgili herhangi bir sorumluluk üstlenmeden sadece OPEC veya OPEC+ grubunun üretim kararları hakkında tahminlerde bulunuyor ve bu tahminlerinden yüksek karlar elde ediyorlar.


Piyasaların ve fiyatların istikrarına ilişkin sorumluluk ihracatçı ülkelere ait olup, bu sorumluluklar arasında arama faaliyetlerine devam edilmesi ve rezervlerin artırılması da yer alıyor.

OPEC, kararlarını alırken pazarlama kurumlarının üye ülkeler için hazırladıkları çalışmalara ve bu kurumların beklentilerine, Viyana'daki sekreteryasının araştırma ve çalışmalarına, uzman uluslararası kuruluşların raporlarına güveniyor.

Doğal olarak bazı üye ülkeler için jeopolitik faktörler de söz konusu. Bilindiği gibi, bu jeopolitik faktörler, 20'nci yüzyılın başındaki başlangıcından günümüze kadar küresel petrol endüstrisinin önemli bir parçası oldu.

Buna bir de Körfez bölgesinin büyük Asya ülkeleriyle ekonomik ve ticari alışverişinin büyümesi ekleniyor.
 


Asya pazarları, Körfez petrolünün ana ithalatçıları (Körfez petrol ihracatının yaklaşık yüzde 75'i Asya ülkelerine yapılıyor ve Suudi Arabistan, Çin'in en büyük petrol ihracatçısı).

Bunlar ekonomik dönüşümleri temsil ediyor ve petrol bunun sadece bir parçası. Nitekim Körfez pazarları da Asya sermayesi ve tüketim mallarıyla dolu.

Soru şu: Bir sonraki aşamada üretim neden azaltılıyor?

IMF (Uluslararası Para Fonu) Genel Müdürü Kristalina Georgieva, küresel büyümenin bu yıl geçen yıla göre yüzde 3'ün altına düşmesini beklediklerini söyledi.

Küresel ekonominin 1990'lardan bu yana en zayıf büyüme oranlarına doğru gittiği ve Kovid-19 pandemisinin yansımaları ve Rusya'nın Ukrayna'yı işgalinin ardından bunun 5 yıl daha devam edebileceği uyarısında buldu.

Bu, öngörülebilir gelecekte petrol talebinin düşebileceği anlamına geliyor.

Öte yandan OPEC'in aylık dergisinin Mart 2023'teki sayısının ana makalesi olan 'OPEC Aylık Piyasa Raporu' da IMF'nin beklentilerine benzer olumsuz uluslararası ekonomik sonuçlara işaret etti.

OPEC, 2022'de yaklaşık yüzde 3,2 olan küresel ekonomik büyüme oranının 2023'de yaklaşık yüzde 2,6 olacağını öngördü.

Rapora göre, uluslararası ekonomik büyüme oranındaki düşüş, küresel enflasyon, bazı ülkelerin mali politikaları ve Doğu Avrupa'daki jeopolitik gelişmelerden kaynaklanıyor.

 

 

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir. 

Independent Türkçe için çeviren: Asasmedia

Şarku'l Avsat

DAHA FAZLA HABER OKU