Hindistan'da bir mahkeme, savcılığın suçlamaları kanıtlayamadığı sonucuna vararak 2002'de Gucerat eyaletinde meydana gelen dini ayaklanmalara karışmakla suçlanan 27 kişinin beraatine karar verdi.

Mahkeme, duruşma sırasında sorgulanan 190 tanığın ya "düşmanca davrandığını", ya "savcılığın iddiasını desteklemediğini" ya da "gerçekleri hatırlayamadığını veya sanıkları teşhis edemediğini" kaydetti.

Karar, 27 Şubat'taki Sabarmati Ekspresi katliamının ardından eyalet genelinde patlak veren şiddet olaylarıyla ilgiliydi.

Gucerat, Başbakan Narendra Modi'nin memleketi ve ayaklanmalar patlak verdiğinde kendisi eyalet başkanıydı.

Sabarmati Ekspresi treninde, vagonlarının Godhra istasyonunda yangın çıkmış ve çoğunluğu Hindu örgütlerin gönüllülerinden oluşan 59 kişi hayatını kaybetmişti. Bu yangının Müslüman bir güruh tarafından çıkarıldığı şüphesi üzerine şiddet eylemleri kopmuştu.

Olay, eyalet genelinde eşi benzeri görülmemiş ölçekte şiddete yol açmıştı. Hükümet rakamlarında Godhra ardından yaşanan şiddet olaylarında binden fazla kişinin öldürüldüğü belirtilirken, resmi olmayan tahminlere göre çoğu Müslüman 2 binden fazla kişi öldürüldü.

Bu önemli olaylardan biri de Gandhinagar bölgesindeki Kalol şehrinde 11 kişinin öldürülmesiydi. The Print'in haberine göre azınlık topluluğuna mensup yaklaşık 38 kişi ayaklanmaların ardından kaçarken, bulundukları araç şoför kalabalıktan uzaklaşmaya çalışırken devrildi.

Scroll.in haber portalının bildirdiği üzere, kalabalığın hedef aldığı gruptan 11 kişi diri diri yakılırken, bir kadın toplu tecavüze uğradı ve ayak parmakları kesildi. Aralarında 8 yaşında bir çocuğun da bulunduğu kalan 17 kişiyse kaçmayı başardı.

Polis şiddet olaylarıyla ilgili toplam 39 kişiye yasal suçlama yöneltti. Bunlardan 12'si 20 yıl süren yargılama tamamlanamadan öldü.

Bu, Modi'nin memleketindeki ayaklanmalarla ilgili verilen son beraat kararı. Ocakta, bir diğer şehir Halol'da 17 kişiyi öldürmekle suçlanan 22 sanık delil yetersizliğinden beraat etmişti.

Daha önceyse, 2002'deki ayaklanmalar sırasında hamile bir kadın olan Bilkis Bano'ya toplu tecavüzden ve Bano'nun 7 aile üyesini öldürmekten müebbet hapis cezasına çarptırılan 11 mahkumu, eyalet hükümeti ağustosta serbest bırakmıştı.
 

27 Ağustos 2022'de Yeni Delhi'deki göstericiler, 2002'de Gucerat'ta meydana gelen ayaklanmalar sırasında Bilkis Bano'ya toplu tecavüzden hüküm giyen kişilerin serbest bırakılmasını protesto eden pankartlar taşıyor (AFP)

BBC daha önce, ocakta Modi'nin 2002'deki dini ayaklanmalardaki rolüne ilişkin bir belgesel yayımladı.

Ocakta yayımlanan Hindistan: Modi Sorunu (India: The Modi Question) isimli belgesel serisi Britanya Dışişleri Bakanlığı'nın, Modi'yi şiddetin gerçekleşmesine imkan sağlayan "cezasızlık ortamından" "doğrudan sorumlu" tutan, daha önce yayımlanmamış bir raporunu içeriyor.

Modi, herhangi bir usulsüzlük yaptığı yönündeki suçlamaları reddetti. Modi'nin ayaklanmaları sessizce desteklediğine dair şüpheler ABD, Birleşik Krallık ve Avrupa Birliği'nin o dönemde Modi'ye vize vermemesine yol açarken, bu karar daha sonra iptal edildi.

Yayımlandıktan kısa süre sonra belgeseli yasaklayan federal hükümet, videoların sosyal medyadan kaldırılması amacıyla bilgi ve teknoloji yasası kapsamında olağanüstü hal kurallarına başvurdu.

Geçen haziranda Hindistan Yüksek Mahkemesi, daha önce Modi'yi ve diğer 62 üst düzey hükümet yetkilisini temize çıkaran Özel Soruşturma Ekibi (Special Investigation Team/SIT) raporunun bulgularına itiraz eden bir başvuruyu reddettikten sonra, Modi'yi 2002'deki ayaklanmalarla ilgili bütün usulsüzlük iddialarından aklamıştı.

Hindistan Dışişleri Bakanlığı, BBC belgesel serisini objektiflikten yoksun "bilhassa geçerliliği olmayan bir anlatıyı yaymak için tasarlanmış bir propaganda ürünü" diye nitelendirerek "yanlı olduğu" ve "sömürgeci zihniyeti sürdürdüğü" için yerden yere vurdu.

*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

https://www.independent.co.uk/asia

Independent Türkçe için çeviren: İpek Uyar