Sudan üniversiteleri ve özellikle de devlet üniversiteleri, Nisan 2019'da eski Cumhurbaşkanı Ömer el-Beşir rejiminin devrilmesine sebebiyet veren Aralık 2018 devriminin patlak vermesiyle ülkede başlayan siyasi huzursuzluk nedeniyle son dört yılda akademik bir istikrarsızlık durumu yaşadı.
Genelkurmay Başkanı Abdulfettah el-Burhan tarafından gerçekleştirilen 25 Ekim 2021 darbesi ve ardından gelen halk protestoları, tüm eğitim kurumlarının uzun süreliğine kapatılması, öğrenciler ve aileleri arasında bir umutsuzluk ve hüsran durumu yaratmış, eğitimlerinin aksaması nedeniyle umutlarını ve özlemlerini kaybetme korkusu, bazılarını üniversite eğitimlerini tamamlamak için istikrarlı üniversiteler arayışıyla göç etmeyi düşünmeye sevk etmiştir.
Öğrenciler ve akademisyenler, bu zorluklar ışığında Sudan üniversitelerinin durumunu nasıl görüyor?
Bu üniversitelerin istikrarına ve yenilenmesine hangi çözümler yol açabilir?
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Acı verici tecrübe
Sudanlı bir vatandaş olan Ahmed Tac es-Sir, oğullarından birinin Sudan üniversitelerindeki deneyimini şöyle attı:
Aslında en büyük oğlum Muhammed Sudan üniversite sınavlarında yüksek bir puan alarak 2018 yılında ülkenin ünlü devlet üniversitelerinden birinin Mühendislik Fakültesi'ne girmeye hak kazandığı için Sudan üniversiteleriyle ilgili acı bir deneyimim var. Aile olarak onu bu değerli ve prestijli üniversiteye kaydettirmekten dolayı çok mutlu olduk. Oğlumuz üniversitede okumaya başlar başlamaz, o yılın Ağustos ayında eski Cumhurbaşkanı Ömer el-Beşir rejimine karşı halk devrimi patlak verdi ve üniversite süresiz olarak kapatıldı. Devrimden dört ay sonra rejimin düşmesine bizler de sevindik. Ancak olaylar, gösterilerin devam etmesi ve üniversite profesörlerinin grevleriyle devam etti. Bu yüzden şimdi mezun olmak yerine, hâlâ üçüncü sınıfta okuyor.
"Büyük oğlumun yaşadığı bu acı verici tecrübe, diğer iki oğlum Muhanned ve Samah'ı Mısır üniversitelerine yazdırarak onların kaderlerini değiştirmeme sebep oldu" diyen Ahmed Tac es-Sir, sözlderine şunları ekledi:
Mısır'da çalışmaların düzenliliği göz önüne alındığında, benim için çok başarılı bir deneyim oldu. Ne yazık ki oğlum Muhammed'in Sudan dışında okuyan sınıf arkadaşlarının mezun olmalarına birkaç ay kaldı. Söz konusu durum, öğrencilerin üniversitelerimizden kaçmaması ve üniversitelerimizin itici ve rezil olmaması için uzman makamların ciddi bir şekilde ilgilenmesini gerektiren gerçek bir krizdir.
Can sıkıntısı ve hayal kırıklığı
Bu bağlamda, Sudan'da bir üniversitede eczacılık okuyan öğrenci Şaden Abdullah, üniversitesinin sık sık kapanmasından dolayı "sıkıldığını ve hayal kırıklığına uğradığını" belirtti.
Bu yüzden, ikinci sınıfta olduğu sene yani 2020 yılında, yabancı üniversitelerden herhangi birinde okumaya karar verdi.
Yurt dışındaki üniversitelerin kabul ofislerinden birine başvurdu ve daha ilk seneden kabul edilip bir Arap üniversitesinde fırsat yakaladı.
Abdullah, "Her iki tarafın da (üniversite ve öğrenciler) karşılaştığı birçok zorluk göz önüne alındığında, Sudan üniversitelerindeki eğitim koşulları umut verici değil. Üniversiteler, eğitim sürecinin maliyetine kıyasla çok kıt olan düşük bütçeler ışığında, yaşam maliyetlerinin sürekli artması nedeniyle ekonomik koşullarının iyileştirilmesini talep eden çalışanlarının baskısı ile karşı karşıya. Öğrencilere gelinceyse onlar yüksek harçlar, barınma, ulaşım, harcırah, siyasi ve güvenlik nedenleriyle ve diğer nedenlerle eğitimlerinin askıya alınmasıyla karşı karşıya kalıyorlar. Dolayısıyla maddi durumu iyi olanlar başta olmak üzere birçok ailenin çocuklarını yabancı üniversitelere nakletmelerine neden olan bariz bir istikrarsızlık durumu mevcut" dedi.
Öğrenim ücretlerinin fazlalığı
Hartum'daki Gurbetçi Üniversitesi (AlMughtaribeen University) müdürü Osman el-Hasan, "Birçok neden öğrencilerin Sudan üniversitelerine, özellikle de devlet üniversitelerine kayıt olma konusundaki isteksizliğine yol açtı. Bunlardan en önemlisi, sık sık aksamalarla üniversiteleri olumsuz etkileyen siyasi istikrarsızlıktır. Bir akademik seviyede üç ödeme olması da birçok öğrenciyi rahatsız ediyor. Söz konusu kötüleşen durum, çok sayıda öğrencinin Mısır, Türkiye, Malezya, Hindistan ve diğer benzer ülkelerde eğitim almayı düşünmesine neden oldu" ifadelerini kullandı.
Hasan, "Koronavirüsünün yayılma dönemi işleri daha da kötüleştirdi. Çünkü Sudan üniversiteleri uzaktan eğitim yoluyla eğitime devam etmek için elektronik platformla uğraşmaya hazır değildi. Öğrencilerin bu konudaki zayıf yeteneklerinin yanı sıra bilgisayar, teknoloji vb. alt yapı yeterli değildi" diye konuştu.
Hasan ayrıca, "Bu üniversitelerdeki öğrenim ücretlerinin komşu ülkelerdeki bazı üniversitelere göre yüksek olması, öğrencilerin isteksizliğinin nedenlerinden birini oluşturdu. Çok sayıda Sudan üniversitesi olmasına rağmen, bunlardan hiçbiri uluslararası ve bölgesel sıralamalarda ileri seviyelerde rekabet edemiyorlar. Bu nedenle devlet müdahale etmeli, bu sorunları çözmek için çalışmalı, eğitimi kalkınmanın ve ilerlemenin temeli olarak görmelidir" dedi.
Gerçek kriz
Ayrıca, Kızıldeniz Üniversitesi'nin (Red Sea University) eski müdürü Hasan Beşir Muhammed Nur, "Sudan üniversitelerinde olup bitenler, ülkedeki kötüleşen siyasi ve ekonomik durumla bağlantılı. Siyasi sürecin işleyişine eşlik eden çelişkilere ek olarak, devletin yokluğu ve vatandaşa güven veren bir tarafın olmaması güvenlik gerilimlerinin artmasına neden oldu. Bu durum, çoğu üniversitede özellikle de devlet üniversitelerinde eğitimlerini birkaç kez ertelemenin bir sonucu olarak birçok öğrenci için psikolojik sorunlara yol açtı. Kriz öncelikle ulusaldır. İstisnasız çoğu sektörü etkiledi ve siyasi ikilem çözülmezse ve bir dereceye kadar istikrar sağlayan ve uluslararası ve bölgesel düzeyde ilişkilerini normalleştiren bir hükümet gelmezse üniversitelerin durumu hiçbir şekilde düzelmeyecektir" dedi.
Muhammed Nur, sözlerini şöyle sürdürdü:
Beşir rejiminin devrilmesinden sonra siyasi istikrarın sağlanması, üniversite eğitiminin gerektiği gibi ilerlemesi ve Sudan üniversitelerinin uluslararası ve bölgesel sıralamalardaki seçkin konumlarını yeniden kazanması bizi çok sevindirdi.
Ancak 25 Ekim darbesi, tüm şehirlerde gösterilerin patlak vermesiyle ülkeyi bir istikrarsızlık sarmalına sürüklediği için tüm hayalleri öldürdü. Sonuç olarak, öğrenciler devrimin yakıtı olarak görülerek üniversitelerde eğitim kesintiye uğradı. Bu nedenle çok sayıda yabancı ve gurbetçi öğrenci geleceklerini güvence altına almak için yabancı üniversitelere transfer edildi.
Ancak genel olarak ülkedeki üniversite eğitimi, onu uluslararası ve bölgesel olarak rekabet etmekten uzaklaştıran sorunlar yaşıyor ve gerçek bir kriz içinde olduğunu kanıtlayan işsiz orduları üretmeye devam ediyor.
155 üniversite
Sudan'daki yüksek öğretim kurumlarının sayısı 155'e ulaşıyor. Bunların 39'u devlet üniversitesidir ve 8'i başkent Hartum'da bulunuyor.
Ayrıca 116 özel yüksek öğretim kurumu vardır. Bunlardan 17'si özel üniversiteler ve 65'i Hartum'daki yabancı özel kolejler.
Bu kurumlardaki toplam kız ve erkek öğrenci sayısı son istatistiklere göre 575 bin 719.
Devlet üniversitelerindeki öğrenci sayısı 300 bine yakınken özel üniversitelerdeki sayı ise 273 bin 713.
Sudan'daki diğer 17 eyaletin her biri en az bir üniversiteye ev sahipliği yapıyor.
Independent Arabia