Kanada Dışişleri Bakanı, Çin'in uluslararası sulardaki hak iddiasına karşı ülkesinin Tayvan Boğazı'na daha fazla savaş gemisi göndereceğini söyledi.
Dışişleri Bakanı Melanie Joly, Financial Times'a verdiği röportajda, "Tayvan Boğazı meselesinin açık olduğundan ve uluslararası bir boğaz olarak kaldığından emin olmamız gerekiyor" dedi.
Bakan, Tayvan'ı Çin anakarasından ayıran yaklaşık 200 kilometrelik su şeridi söz konusu olduğunda Ottava'nın "uluslararası kurallara dayalı düzeni uygulamaya" devam edeceğini söyledi.
Bükreş'teki NATO dışişleri bakanları toplantısına katılan Joly, "Dolayısıyla bu yaz ABD'lilerle birlikte Tayvan Boğazı'ndan bir fırkateyn geçirdik [ve] daha fazla fırkateyn geçirmeyi amaçlıyoruz" diye ekledi.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Çin, 1949'da bir iç savaşın ardından anakaradan ayrılmasından bu yana kendi kendini yönetmesine rağmen Tayvan'ın ulusal topraklarının bir parçası olduğunu savunuyor. Pekin, önceki aylarda ABD'ye Şi Cinping hükümetinin boğazı uluslararası sular olarak tanımadığını söyledi.
Tayvan eylülde Kanada'dan, Çin'in saldırganlığına karşı hazırlanan ada ulusuna destek gösterisi olarak tartışmalı sulara savaş gemilerini göndermeyi sürdürmesini istedi.
Joly, Hint-Pasifik'te barış ve istikrarın sürdürülmesine katkı için Kanada'nın bölgeye "yeni askeri varlıklar taahhüt ettiğini" söyledi. Ottava, ilk Hint-Pasifik stratejisinde Pekin'i "giderek daha sorun çıkarıcı hale gelen" bir küresel güç diye tanımladı.
Justin Trudeau hükümetinin yeni stratejisine göre, "Kanada ayrıca Tayvan Boğazı'yla Doğu ve Güney Çin Denizleri'ndeki statükoyu tehdit eden tek taraflı eylemlere karşı durmak için ortaklarıyla birlikte çalışmayı sürdürecek."
Kanada "tek Çin" politikasıyla tutarlı kalacağını belirtse de yönetim, Tayvan'la ticaret ve diğer yollarla ilişki kuracak. Dışişleri bakanı, Ottava'nın gerektiğinde Çin'e "meydan okuyacağını" ancak iklim değişikliği, nükleer silahların yayılmasının önlenmesi ve küresel sağlık sorunları gibi konularda "gerektiğinde işbirliği yapacağını" vurguladı.
Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mao Ning bir brifingde Çin'in her zaman "diğer ülkelerin seyrüsefer haklarına saygı duyduğunu" ancak "Tayvan Boğazı'nda egemenlik hakları ve yargı yetkisine" sahip olduğunu söyledi.
Mao şöyle ekledi:
Çin, ülkelerin uluslararası hukuk gereğince sahip oldukları seyrüsefer haklarına her zaman saygı duyuyor.
Bununla birlikte, herhangi bir ülkenin seyrüsefer özgürlüğü adına Çin'in egemenliğine ve güvenliğine yönelik provokasyon ve tehditlerini kesinlikle reddediyoruz.
Çin devlet medyası CGTN, bir görüş yazısında kısa süre önce duyurulan Hint-Pasifik stratejisinin Amerika'nın "bu konudaki diline benzeyen" bir dil ve hedeflerle dolu olduğunu söyledi.
"Joly'nin açıklamasında sergilenen 'cesaret', başka bir destek olduğuna işaret ediyor" denen yazıda, Ottava'nın önceki aylarda bir Kanada fırkateyni Tayvan Boğazı'ndan geçerken bile "koruma" için her zaman ABD'ye güvendiği belirtildi.
*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.
https://www.independent.co.uk/news
Independent Türkçe için çeviren: İpek Uyar
© The Independent