Yapılmayan hilafet konferansı için verilen cezaya itiraz istinafta reddedildi

Düzenlemek istedikleri hilafet konulu konferansı yasaklandığı için yapamayan Hizb-ut Tahrir mensuplarına verilen cezaya itiraz reddedildi. AYM'nin "Terör örgütü değil" dediği grup, silah ve şiddeti ilkesel olarak reddettiklerini açıklıyor

Hizb-ut Tahrir hakkında AYM'nin terör örgütü olmadığına ilişkin verdiği kararlar bulunsa da grubun dört üyesi yapamadıkları konferans nedeniyle yargılanıp ceza aldı / Fotoğraf: Köklü Değişim

Müslümanların dünya çapında bir "siyasi halifelik" kurması gerektiği fikrini savunan Hizb-ut Tahrir grubuna ait Köklü Değişim dergisinin 2017'de İstanbul'da yapmak istediği konferans valilik kararıyla yasaklansa da konuşmacılar hakkında dava açıldı.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

İdari kararla engellenen "Dünya Hilafete Neden Muhtaç" başlıklı konferansı düzenlemek isteyen 4 isim hakkında toplam 31 yıl hapis cezası verilmişti. 

İstinaf pozisyonunda bulunan bölge adliye mahkemesi, davanın sanıkları Mahmut Kar, Abdullah İmamoğlu, Musa Bayoğlu ve Osman Yıldız hakkında verilen karara yapılan itirazı reddetti. Karar şimdi Yargıtay'da.

Mazlum-Der'de bu yargılamaya ilişkin dün bir basın toplantısı yapıldı. Toplantıda konuşan Mazlum-Der Genel Başkanı Avukat Kaya Kartal, Türkiye'de cumhuriyetin kurulmasından bu yana bir "yargı sorunu" olduğunu savunarak, bunun siyasi muhalifler için bir sopa olarak kullanıldığını söyledi. 

 

Mazlumder toplantı.jpeg
Bu yargılamaya ilişkin Mazlum-Der'de bir basın toplantısı yapıldı

 

 

9 ayrı "hak ihlali" kararı var

Hizb-ut Tahrir hakkında 9 ayrı hak ihlali kararı olmasına rağmen delilsiz ve gerekçesiz cezaların gelmeye devam ettiğini ifade eden Kartal, bu durumu hukuk açısından bir "facia" olarak nitelendirdi. 

Anayasa Mahkemesi'nin söz konusu grup hakkındaki "terör örgütü sayılamaz" kararına dikkati çeken avukat Mustafa Kocamanbaş ise bazı mahkemelerin keyfi ve ideolojik kararlar verdiğini belirtti. 

Toplantıda konuşan Özgür-Der Genel Başkanı Rıdvan Kaya ise, iktidarın kendi mağduriyetlerini unutarak Hizb-ut Tahrir davalarında yaşanan mağduriyetlere kulaklarını kapadığını söyleyerek, "Adalet Bakanlığı'nda adaletin zerresi varsa, bu hukuksuzluğu bitirmesi gerekiyor" dedi. 

"Silah ve şiddeti ilkesel olarak reddediyor"

Bu davanın sanıkları arasında yer alan ve hakkında 12,5 yıl hapis cezası verilen Hizb-ut Tahrir Medya Bürosu Başkanı Mahmut Kar, dava sürecinde savcılık yüzü görmeden keyfi bir şekilde cezalandırıldıklarını savundu.

"Yargıtay meseleye hukuk çerçevesinden bakarsa terör örgütleri arasında Hizb-ut Tahrir'e yer olmadığını görecektir" diyen Mahmut Kar, Hizb-ut Tahrir'in cebir ve şiddeti ilkesel olarak reddettiğini ifade etti.

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU