Koronavirüs (Kovid-19) salgını doktorların hayatımızdaki önemini bir kez daha bütün açıklığıyla gösterdi.
Türkiye, salgını daha ağır şekilde geçirmedi ise bunda doktorların ve diğer sağlık çalışanlarının etkisi tartışmasız.
Sağlık Bakanlığı'nın verilerine göre Türkiye'de 174 bin hekim var. Popüler ve her dönem geçerli bir meslek olmasından dolayı eskiden doktor olan birinin hayatının kurtulmuş olduğu düşünülür, en azından rahat bir maddi yaşamı olacağına kesin gözüyle bakılırdı.
Bu nedenden dolayı eğitim amaçlı gittikleri ülkelerde kalanlar dışında doktorların yerleşmek veya çalışmak amacıyla başka ülkelere gidişi nadir görülürdü.
Ancak bu durum son yıllarda değişti. Özellikle son birkaç yıldır yüzlerce doktor başta Almanya olmak üzere farklı ülkelere çalışma amaçlı gitti.
Bu konudaki haberler geçen yıl medyada da yer aldı. Görünen o ki pandemi koşulları bir kısım doktorların yurtdışına gidişini azaltmadı.
Almanya'ya gitmek isteyen doktorların oluşturduğu grup 3 bin kişiyi buldu.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Yakın zamana kadar Gelecek Partisi'nde genel başkan yardımcılığı yapan ve doktor bir babanın kızı olan sosyolog - iş insanı Neslihan Çevik, 17 Haziran 2021 Perşembe günü Twitter hesabından yaptığı paylaşımda bu konudaki güncel gelişmelere şöyle dikkat çekti:
"Almanya'ya gitmek isteyen doktorların oluşturduğu Telegram grubu 3 bin kişiyi buldu. 3. sınıf tıp öğrencilerinin "İngiltere'de doktor olmak için neler yapmam lazım?' diye Facebook grupları var. Intörn doktorlar TUS dershanesi yerine Almanca kursuna gidiyor."
Çevik'in bu mesajına cevaben birçok doktorun yorum yaptığı ve mesajdaki iddiaları destekleyen bilgiler verdikleri görüldü.
Yurtdışına gitmek isteyen doktorlar TTB'den "yeterlilik belgesi" almak zorunda
Yurtdışına gidecek doktorlar, seçtikleri ülkedeki denklik ve dil sınavını geçseler dahi TTB'den "yeterlilik belgesi" alarak bunu gidecekleri ülkedeki ilgili birimlere teslim etmeleri gerekiyor.
Türk Tabipleri Birliği (TTB) Genel Başkanı Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı, hem "yeterlilik belgesi" hem de doktorların yurtdışında çalışma ve yerleşme amaçlı gidişlerine dair değerlendirmede bulundu.
Fincancı'nın verdiği bilgilere göre 2012'den beri yurtdışına gitmek için TTB'den "yeterlilik belgesi" alan doktorların sayısı şöyle:
SENE | GİDEN DOKTOR SAYISI |
2012 | 59 |
2013 | 90 |
2014 | 118 |
2015 | 150 |
2016 | 245 |
2017 | 482 |
2018 | 802 |
2019 | 1047 |
2020 | 931 |
2021 | 400 (İlk 5 ayda) |
Fincancı'nın verdiği rakamlar sadece yurtdışına gitmeyi başaranları kapsıyor.
Yani gitmek isteyip dil sınavını geçemediğinden veya şartları uymadığından gidemeyenler bu sayıya dahil değil.
Onları da hesaba katınca yurtdışına gitme isteğindeki doktorların sayısı daha yüksek.
"Liyakatsız atamalar, mobbing yurtdışına göçü tetikliyor"
Rakamların her yıl arttığına dikkat çeken Fincancı, doktorların bir kısmının yüzünü yurtdışına dönmesinin en temel nedenleri arasında sağlık sisteminin kötü yönetimi olduğunu öne sürerek şöyle konuştu:
Liyakata dayalı atamalar yok. Liyakate dayalı atamalar olmayınca gelen kişiler yetersizliklerini kapatmak adına başarılı hekimleri değersizleştirme çabalarına giriyorlar. Hekimler de bu yıldırma çabalarından kaçma eğiliminde oluyorlar. Yine arşiv araştırması adı altında yürütülen soruşturmalar ile uzun süre atamaları yapılmayan ve bu nedenle işsizlik sorunu yaşayanlar oluyor. Hekim emeğinin değersizleştirilmesi, emeğin karşılığının alınamaması, gittikçe ağırlaşan çalışma koşulları ve sağlıkçıların karşılaştığı şiddet olayları da üst üste gelince maalesef bir kısım meslektaşımız çareyi yurtdışına gitmekte buluyor. Bunların her biri büyük bir değer ve gitmeleri Türkiye için birer kayıp oluyor.
"Tıp okumayı hedefleyen liseliler bile gözünü yurtdışına dikti"
Konuyu gündeme getiren Neslihan Çevik de yurtdışına gidişlerin arttığı görüşünde.
Babası dahil ailesinde beş doktor bulunduğunu söyleyen Çevik, sağlık sektöründeki yurtdışına yönelişi yakından takip ettiğini ifade etti.
Doktorlar arasında yurtdışında çalışmaya inanılmaz bir ilgi olduğunu öne süren Çevik, "Hatta öyle ki lisede olup üniversitede tıp eğitimi almayan gençlerin aileleri çocuklarını şimdiden Almanca ve İngilizce kursuna gönderiyor" ifadelerini kullandı.
"2015'ten beri artış var daha da artacak"
Ağırlıklı olarak Almanya ve İngilizce konuşulan ülkelere olan gidişlerin son süreçlerde İskandinav ülkelerine de yöneldiğini öne süren Çevik, "İngiltere'de tıpta denklik sınavları oluyor. Sınava giren Türk doktorların sayısı her yıl artıyor. 2015'ten beri böyle. Bu eğilim daha da artacak" diye konuştu.
"Gidişleri önleyecek tedbirler alınmıyor"
"Bu kadar doktor yurtdışına giderken Sağlık Bakanlığı ne yapıyor?" sorusunun Çevik'in cevabı "Gidişleri önleme noktasında bakanlığın bir gayreti yok" şeklinde oldu.
"Çok sayıda tıp fakültesi açılmasından dolayı kontenjanlar da artıyor" diyen Çevik, "'Giden gitsin ne de olsa alttan gelen var doldururuz' diye düşünüyorlar ama yanlış düşünüyorlar. Çünkü kontenjan artıkça eğitim kalitesi düşüyor. Örneğin cerrah sayısı normalde de azdır. Koşullar kötüleşince bir kısmı bırakıp gittiğinde bu sefer olan koşullar da daha kötüleşiyor ve istifalar artıyor" değerlendirmesinde bulundu.
"Maddi ve mesleki tatmin yetersiz"
Ekonomideki kötü gidişatın da doktorların hayat standardını olumsuz etkilediğini kaydeden Çevik, "Eskiden mesleğin başındaki bir doktor kendisine rahatlıkla bir araba alırken şimdi sıfır bir arabayı veya evi alması mümkün değil. Bunca fedakarlığın maddi bir karşılığı yok. Mesleki tatmin de yaşanamıyor" diyerek iddialarını şöyle sürdürdü:
Şiddette ciddi bir sorun. Doktorlar asistanken ciddi bir mobbinge maruz kalıyorlar. Asistanken mobbing görenler işe başlayınca bu sefer hastadan şiddet görüyor. Hal böyle olunca iyi bir teklif alan durmayıp gidiyor. Gidenler en iyileri.
"Yurtdışına gidenler arasında işi ticarete dökenler var"
Sosyal medyanın yaygınlaşmasının da bu sürecin yaygınlaşmasında etkili olduğunu kaydeden Çevik, daha önce yurtdışına giden bazı doktorların da kurdukları siteler ile gelmek isteyen meslektaşlarına aracılık yaparak bu işi ticarete çevirdiğini de iddia etti.
© The Independentturkish