Fransa'da düzenlenen 2020 Tokyo Olimpiyatları Avrupa Kota Müsabakaları yarı finalinde olimpiyat vizesi hakkı kazanan milli boksör Busenaz Sürmeneli, kadınlar 69 kiloda altın madalya elde ederek bir başarıya imza attı.

Paris'teki turnuvada kadınlar 69 kilo finalinde Alman Nadine Apetz ile karşılaşan milli sporcu, rakibini mağlup ederek altın madalyanın sahibi olmasının yanı sıra çocukluktan beri hayalini kurduğu olimpiyatlara katılacak olmanın da sevincini yaşadı.

23 yaşındaki milli sporcu, boksa başlama hikayesini, kariyerini, Paris'teki turnuvayı ve Japonya'nın başkenti Tokyo'da düzenlenecek olimpiyat oyunlarıyla ilgili düşüncelerini Independent Türkçe'ye anlattı.

Busenaz Sürmeneli hem eğitimini hem de yaptığı sporu bir arada başarıyla götürüyor.

Trabzonspor Kulübü'nün sporcusu Sürmeneli, geçen sene beden eğitimi bölümünden mezun oldu.

4 çocuklu bir ailenin 3'üncü çocuğu Busenaz'ın ikizi Tuğçenaz da milli boksör olarak yaşamına devam ediyor.

Çocukluk dönemini babasının işleri nedeniyle Bursa'da geçirdiğini aktaran milli sporcu, o dönem futbolla ilgilendiğini dile getirerek, "Futbolcu olmak istiyordum. Yeteneğim de vardı" diyerek, boksa başlama hikayesini şu sözlerle dile getirdi:

Bir bayram ziyaretinde misafirimiz olan, teyzemin eşinin aynı zamanda halen antrenörüm olan Cahit Süme'nin beni bu sporla tanıştırmak istemesiyle ilk ateş yakıldı diyebilirim. Babamın işi nedeniyle Trabzon'a taşınınca da Cahit Hocam ile çalışmaya başladım. Yeteneğimin olduğunu gördükçe ve fark ettikçe spora karşı daha hevesli oldum ve boks hayatım haline geldi. 

"Kız çocuğu boks mu yapar?" eleştirileriyle karşılaştım

Boksa başladığı ilk zamanlarda çevresinden "Kız çocuğu boks mu yapar?" eleştirileriyle karşılaştığını anlatan Busenaz, savaşçı yapısı nedeniyle bu yönlü sözlere kulak asmadığını aktardı. 

"Bir çocuk olarak heyecanla spor yapmaya devam etmekten başka bir şey yapmıyorsunuz" diyen Busenaz Sürmeneli, "Sizi antrenörünüz ve aileniz koruyor. Hepsine çok büyük minnet borçluyum. Ben hep işimi yapmaya devam ettim. Hocamı dinledim ve gözlerimi hedefimden hiç ayırmadım. Zamanla başarı kazanmaya başladıkça eleştiriler yerini tebriklere bıraktı" ifadelerini kullandı. 

Dünyayı etkisi altına alan yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınından Sürmeneli de nasibini alan sporculardan.

Londra'da katıldığı Olimpiyat Oyunları Avrupa Kota Müsabakaları dönüşü ailesiyle birlikte Kovid-19'a yakalanan milli sporcu, "Sadece annemin ağır geçirmesi bizi endişelendirdi ama çok şükür atlattık. Hastalık sonrası antrenmanlara dönüş ve uyum konusunda biraz zorlandım ama kısa sürede toparladım" diye konuştu. 

"Bana dua eden binlerce insan, iyiliğimi isteyen binlerce güzel yürek var"

Pandemi öncesi dünya 1 numarası olan Sürmeneli, salgın tedbirleri nedeniyle Avrupa organizasyonları ertelenince altıncı sıraya kadar geriledi.

Tedbirlerin gevşetilmesinin ardından "Geri kazanmam gereken bir unvan vardı" diyen Avrupa ve dünya şampiyonu Sürmeneli, 2020 Tokyo Olimpiyatları yolundaki en önemli engellerden Fransa'daki kota müsabakalarından alnının akıyla ayrılarak altın madalya ile Türkiye'ye döndü.

Paris'teki turnuvada yarı finalde olimpiyat kotası elde etmeyi başaran Busenaz, "Final maçını kaybetseydim olimpiyatlarda 2 numaralı seri başı olacaktım. Kazandım ve dünya 1 numarası ve 1 numaralı seri başı olarak Tokyo’ya gideceğim" değerlendirmesinde bulundu.

Olimpiyatlar öncesi bu durumun kendisi hem de rakipleri için çok önemli bir faktör olduğunu söyleyen milli sporcu, final karşılaşmasında yaşadıklarını şöyle aktardı:

Maç öncesi tam konsantre durumdaydım. Hafif bir sakatlığım da vardı ama antrenörüm ve doktorlarımızla birlikte aşmasını bildik. Maç içinde kendimi çok güçlü hissettim çünkü biliyordum ki bana dua eden binlerce insan var, benim iyiliğimi isteyen binlerce güzel yürek var. Dua eden elleriniz hiç inmesin, layık olmaya çalışıyoruz.

"Enerjimi yeni nesillere ilham olabilmek için harcıyorum"

Kariyerinde birçok başarıya imza atan Sürmeneli, olimpiyatlara katılım hakkı elde ederek tarihi bir başarıya imza attı.

Busenaz Sürmeneli, bu durumun harika hissettirdiğini ancak bunu şu anda uzun uzun düşünmek istemediğini aktararak, duygularını şöyle anlattı:

Yaptığımız sporda rehavete yer yok, endişeye de yer yok. Anda kalmak ve anı yaşamak önemli. Kariyerim bir gün bittiğinde geriye dönüp baktığımda neler başardığımı konuşmak için zamanım olacak. Şimdilik sporun ve sporculuğun tadını çıkarıyorum. Başarılar beni, ülkemi, dostlarımı ve ailemi neşelendiriyor. Bu enerjimi de yeni nesillere ilham olabilmek için harcıyorum. 

"Yıllardır olimpiyatların hayaliyle yaşıyorum"

Bir sporcu için yükselebileceği en yüksek yer hiç şüphesiz olimpiyat oyunlarıdır. Tüm dünyanın gözünün çevrildiği bu organizasyonda yer alacak Busenaz'a neler hissettiğini sordum.

"Yıllardır bunun hayaliyle yaşıyorum" diyen Sürmeneli, neredeyse on yıldır her gün antrenman yaptığını belirterek, şu ifadeleri kullandı:

İnsan emeklerinin karşılığını aldığında çok mutlu oluyor. Uluslararası Olimpiyat Komitesi temsili bir Tokyo bileti hazırlamış. Maçtan sonra onu bize sundular. Tokyo şehrinin anahtarını vermişler sanki. Öyle bir sevinç işte... 

Tokyo'da emeklerinin, çabalarının ve fedakarlıklarının sonucunu görmek istediğini vurgulayan Busenaz, hedefini madalya olarak belirledi:

Oraya gittiğimde hem ortamın ve olimpik bir sporcu olmanın tadını çıkaracağım hem de her zamankinden çok odaklanarak antrenman yapıp maçlarıma çıkacağım. Kariyerimde eksik olan tek madalyayı çok ama çok istiyorum. 

"Halkımız, kadın sporcuların başarılarına gereken ilgi ve takdiri gösteriyor"

Türkiye, son yıllarda basketboldan voleybola, jimnastikten boksa sporun birçok alanında önemli başarılar elde etti.

Bu başarıların büyük kısmına kadın sporcular damga vurdu.

Busenaz Sürmeneli, Türk kadınının spor alanında adından söz ettirdiğine vurgu yaparak, çağrıda bulundu:

Son yıllarda sporun her alanında gerçekten önemli başarılar elde ediyoruz. Halkımız da özellikle kadın sporcuların başarılarına gereken ilgi ve takdiri gösteriyor. Bu ilginin ve desteklerin artması bizi daha da mutlu ediyor ve hırslandırıyor. Son yıllardaki gelişmelere baktığınızda sporda işlerin daha da iyiye gideceğine dair umutlanmak için çok sebep var. Ama çok çalışmaya devam etmeliyiz. Sporun tüm paydaşları; sporcular, yöneticiler, medyamız, markalarımız…

"Türkiye, sporcularına sahip çıkıyor, arkasında duruyor"

Devletin spor alanında her gün yeni bir adım attığını, geçen aylarda 8 binden fazla sporcu için yeni bir destek paketi açıklandığını aktaran Busenaz, "Tesisleşme ve ekipman konusunda eksiğimiz yok. Daha da geliştirilebilir mi? Tabi ki her zaman geliştirilecek bir şeyler vardır. Ama Türkiye, sporcularına sahip çıkıyor ve arkasında duruyor" diyerek devletin yaptığı katkıdan söz etti.

"Kız çocuklarına rol model olmak ve onları ülkemizi temsil etmek için yüreklendirmek çok kıymetli"

Dünya ve Avrupa şampiyonu milli boksör Busenaz Sürmeneli, hiç şüphesiz gençlere rol model oluyor.

Sürmeneli, şampiyon bir sporcu olarak gençlere ve ebeveynlerine şu öneriyi yaparak sözlerini noktaladı:

Boksu gençlerimize tabii ki tavsiye ederim, hepsini ringe bekliyorum. Özellikle kız çocuklarına rol model olmak ve onları uluslararası alanlarda ülkemizi temsil etmek için yüreklendirmek benim için çok kıymetli. Boks olmasa bile her çocuğun küçük yaşlarda mutlaka bir spor branşına yönlendirilmesi gerektiğini düşünüyorum. Bu onlara hem disiplin hem de özgüven kazandıracaktır.