Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını nedeniyle bu yıla ertelenen 16. Avrupa Futbol Şampiyonası'na (EURO 2020) beşinci kez katılan Türkiye A Milli Futbol Takımı, turnuvaya istediği başlangıcı yapamadı.
İtalya ve Galler karşısındaki yenilgilerle grupta puan alamayan tek ekip olan A Milli Takım, ikinci olma şansını da kaybetti.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
İtalya'nın 6 puanla bir üst tura çıkmayı garantilediği A Grubu'nda Galler 4 puanla ikinci olurken, İsviçre ise 1 puan ve -3 averajla üçüncü sırada.
Gruptan çıkmak için "En iyi 3. olmalı"
Türkiye'nin gruptan çıkmak için önündeki tek seçenek ise son maçta İsviçre'yi mağlup ederek en iyi dört üçüncü takım arasına girebilmek.
Gruptaki son maçında İsviçre'yi yenmesi halinde en iyi ihtimalle 3 puan toplayabilecek olan Türkiye'nin en büyük handikapı ise iki maçta -5 averaja ulaşması oldu.
Gruptan çıkacak en iyi 4 üçüncü takımı belirlemek için "en çok puan toplama", "gol averajı", "atılan gol sayısı", "fair-play puanı" ve "elemelerdeki genel sıralama" gibi kriterler belirleyici unsur olacak.
Türkiye, grubundaki son müsabakasına 20 Haziran'da İsviçre karşısında çıkacak.
Eken: Sistem ve eğitimin peşinden koşabilseydik bugün daha farklı şeyler konuşuyorduk
Spor yazarı Umut Eken, Türkiye'nin EURO 2020'deki performansını ve yapılması gerekenleri Independent Türkçe'ye değerlendirdi.
Türkiye'nin İtalya ve Galler maçlarındaki performanslarına bakılmaksızın daha büyük temel sorunları olduğunu dile getiren Umut Eken, "Performanslar ve diğer konular eleştiriliyor ama yediğimiz goller, verdiğimiz pozisyonlar temel futbol eğitimimizin bugünün sorunu olmadığına, kronik sorunlar olduğuna işaret ediyor" dedi.
Galler karşılaşmasında benzer pozisyonlardan yenilen gollere eleştirilerde bulunan Eken, şunları kaydetti:
3 kez tekrar eden aynı pozisyonun üçüncüsünde gol yiyoruz. Stoperin arasındaki santrafor kaçarken oraya sürpriz koşu var, onun takip edilmesi lazım ama edilmiyor. Orada bomboş pozisyonda Ramsey, karşı karşıya kalıp golü atıyor. Maçın son bölümlerinde rakip yarı alanda kaldığımızda aynı pozisyonları bulmaya çalıştık ancak Gallerli savunmacıların nasıl refleks gösterdiğini gördük. Cengiz ve Burak ne zaman savunma arkasına sarksa mutlaka yanında bir rakip oyuncu koşuyordu. Bu temel bir problem. Son dakika kornerden yediğimiz golü açıklayamıyorum bile!
"İtalya'ya 'gücümüz yetmedi' diyelim ama dün akşamı kabullenmek mümkün değil"
İtalya ve Galler maçı sonrası spor kamuoyunda teknik direktör Şenol Güneş'in Türkiye'ye oynatmaya çalıştığı taktiksel sisteme yapılan eleştirilerin bir kısmına katıldığını dile getiren Eken, şu görüşü paylaştı:
Bir planımız olup olmadığını henüz göremedik. İtalya maçını 'gücümüz yetmedi' diyelim ve kabul edelim. Ki gerçekten turnuvanın en büyük favorisi. Ama dün akşamki maçı kabullenmek mümkün değil. Mesela dün akşamki maçta rakip alana yerleşmişiz Çağlar, 40 metre uzağındaki Merih'e top kaldırıyor. Bu bir plandı. Özellikle oyuna girdikten sonra topu Merih'in ceza sahası içine top indirmesini bekledik ancak bu bayatlamış, eski 50-60 senelik bir plan. Maalesef modern futbolun gereklerine uygun aksiyonlarımız yok. Rakip oyunu bize çok çabuk kabullendiriyor. Bu da taktik ve teknik bilgimizde sorunlar olduğuna işaret ediyor. Çok iyi bir nesil yakaladığımızı söylüyoruz. Yaş ortalaması genç bir takımız. Futbolcularımız çok iyi takımlar için oynuyor ama bireysel anlamdaki üst düzey standardı takım halinde göremiyoruz. Bu oyuncu grubunun hala belli başlı tecrübe eksikliği var. İyi bir grup olmaları için bir-iki yıl daha birlikte oynamaları lazım diye düşünüyorum.
"Maalesef altyapılarımızda veya kulüplerimizde temel bir oyun planı yok"
Türkiye'nin son dönemde Avrupa Şampiyonası Elemeleri, UEFA Uluslar Ligi, Dünya Kupası Elemeleri ve EURO 2020 finallerinde birbirine yakın kadrolarla çıkmasını ancak oyun ve sonuç anlamında bir standardı tutturamamasına da değinen Eken, "Temel futbol eğitimimizin eksikliğiyle ortaya çıkan bir durum. Maalesef altyapılarımızda veya kulüplerimizde temel bir oyun planları yok. Hani Avrupa'da okuyoruz ya 'Barcelona altyapısı A takımın taktiğine uygun şekilde mücadele eder' diye ya da formasyonları, dizilişleri, pas oyununu denerler ama orada bir strateji ve eğitim vardır. Bu İngilizce, Fransızca, Almanca öğrenmek gibi... Futbolda da ne oynamak istediğinizle alakalı" yorumunu yaptı.
Dünyada futbol ekolü oluşturan Brezilya, Birleşik Krallık, Almanya, Fransa gibi ülkelerin bir oyun karakteri, futbol ekolü olduğunu belirten Eken, şu ifadeleri kullandı:
Maalesef bizim futbol karakterimizin ve futbol kimliğimizin oturmamasıyla ilgili. Hiç "Türk futbolu ekolü" diyebiliyor muyuz? Hayır! Dilimize pelesenk olmuştur Alman ekolü, İngiliz futbolu diye hatta globalde belli başlı kalıplar bile oluştu ancak biz o kalıpların içine bile giremiyoruz. Bu da geçmiş yıllardaki temel eğitim eksikliğimizden kaynaklanıyor. Maalesef altyapıda bireysel anlamda takdir edilebilir işler var. Yetiştirmeye ve ihraç etmeye başladık ama altını çiziyorum bireysel anlamda! Topyekün bir sistem ve eğitimin peşinden koşamıyoruz. Koşabilseydik bugün daha farklı şeyler konuşuyor olurduk. Türk futbolunun 2021'de bile hala kimliğini arıyor olmasının bedellerini bu sonuçlarla ödüyoruz. Bir müddet daha bedel ödemeye devam edeceğiz.
"Galli futbolcu biraz zaman geçirince hemen gerildik, dönüşünde kornerden golü attılar"
Uluslararası turnuvalara hazırlanırken mental anlamda da hazırlanmanın önemine değinen ve 2002 Dünya Kupası'nda Şenol Güneş'in ekibinde Turgay Biçer'in yer aldığını hatırlatan Eken, şunları aktardı:
O günden bugüne çok şey değişti. Artık futbolcuların bile sosyal medyadan tutun da danışmanı, marka yönetimine kadar profesyonellerle çalışıyorlar. Bu anlamda profesyonel bir destek alınabilir miydi? Grup olabilmek o havayı yaratabilmek için bir profesyonelden destek alınabilir miydi orası biraz soru işareti. Bildiğim kadarıyla milli takımda öyle bir profesyonelce çalışma olmadı. Kamp döneminde veya otelde gayrı resmi bir çalışma oldu mu bilmiyoruz ama bu çok önemli. En basitinde dün akşamki maçta gördük. Galli futbolcu biraz zaman geçirmeye yönelik oynayınca hemen gerildik. 11 futbolcumuzun 10'u oradaydı ve bir anda maçtan koptuk. Hem de en konsantre olmamız gereken zamanda bu oldu. Zaten dönüşünde kornerden tabiri caizse halı saha golü attılar.
"Oyuncular için baskıdan söz etmemek lazım, 17-18 yaşında olsalar kabul"
Eken'e Türkiye kadrosunda yer alan oyuncuların önemli bir kısmının daha önce bu turnuvada yer almamasının takım üzerinde baskı yaratıp yaratmayacağını sordum.
Bu durumun takım üzerinde olumsuz bir etki yaratmayacağını düşündüğünü söyleyen Eken, şu yanıtı verdi:
Farklı farklı takımlardan, Avrupa'nın çeşitli ülkelerinden gelen oyuncular var ama bu oyuncu grubu uzun süredir birlikte oynuyor. Merih-Çağlar, Kaan Ayhan-Çağlar farklı takımlar, farklı liglerde oynamalarına rağmen artık birbirlerini çok iyi tanıyorlar. Uyum problemi olduğunu düşünmüyorum. Ama belki de bireysel eksiklikleri oradaki takım kültürünün, takım karakterinin içinde göze batmıyor olabilir. Ama oyuncularımız topyekün bir araya geldiklerinde tecrübesizlikler ve temel problemler gün yüzüne çıkıyor. Problem bu! Çağlar Premier Lig'de de hatalar yapıyor ama yanındaki onun eksiğini kapatıyor. Ama maalesef bu oyuncu grubu bir araya gelip beraber mücadele etmeye başladığında defolar topyekün ortaya çıkıyor. Ondan sonra da cezalandırılması çok ağır oluyor. Belki maç oynasak yine çok şey farket meyecek ama organizasyon atmosferi etkilemiş olabilir. Belki çok baskı altında hissediyorlar kendilerini diyeceğim ama çok iyi kulüplerde oynuyorlar. 23 yaşındaki oyuncu grubu için baskıdan söz etmemek lazım. 17-18 yaşında olsalar kabul ama 23 yaşında ve olgunluk çağına gelen bir takımımız var. Bu baskıya da göğüs germek lazım.
İkinci yarıdan kareler. #BizimÇocuklar #EURO2020 #HereWeCame #TUR #TURWALL pic.twitter.com/w5JFzuQWF6
— Türkiye #BizimÇocuklar (@MilliTakimlar) June 16, 2021
"Problem gruptan çıkıp-çıkmamak değil, bu genel fotoğraftaki sorunumuzu değiştirmeyecek"
Türkiye'nin EURO 2020 sitemine göre en iyi üçüncü olacak 4 takımdan biri olarak grubundan çıkabileceğini belirten Eken, şu noktaya dikkat çekti:
Diğer gruptaki takımların üzerine çıkabilirsek en iyi üçüncüler arasına girme ihtimalimiz sürüyor ama problem gruptan çıkıp-çıkmamak değil. Problem bizim dün geceki durumlara düşüyor veya düşmüyor olmamız lazım. Evet belki dün Bale penaltıyı kaçırdıktan sonra golü atsak oyun kilitlenecekti ama bu bizim genel fotoğraftaki sorunumuzu değiştirmeyecek. Bu arada İsviçre, Galler'den daha aşağı bir takım değil. Dün akşamki İtalya yenilgisi yanıltmasın. O sonuç İtalya çok iyi olduğu için oldu. Evet İsviçre'yi yenebiliriz ama büyük sorunumuz hala kenarda duruyor olacak. Onu unutmamamız lazım. Eğer yenip gruptan çıkarsak.
"Karar verici Güneş ve onun tercihlerine saygı duymaktan başka yapacak bir şey yok"
Şenol Güneş'in yaptığı oyuncu tercihlerinin alınan kötü sonuçlarda etkisinin olup olmadığı yönündeki eleştirilerle ilgili de değerlendirmelerde bulunan Eken, şöyle konuştu:
Pozisyon pozisyon değerlendirildiğinde X oyuncu Umut Meraş'ın yediği çalımı yemez ya da X oyuncu orada olsa Burak Yılmaz'ın 6 pastan auta attığını gole çevirebilirdi denilebilir ama bunlar anlık konular. Genel problemleri çözecek sorunlar değil. Kadro meselesi her zaman tartışılır. 2002 Dünya Kupası'nda da tartışılıyordu öncesinde de sonrasında da... Bir limitiniz var. 23 oyuncuyla sahaya çıkabiliyorsunuz 3 oyuncunuzu tribüne yolluyorsunuz. Tartışmaların sonu gelmez evet belki 1-2 tercih olabilirdi ama futbol sana göre bana göre yoruma açık bir oyun. Burada karar verici Şenol Güneş ve onun tercihlerine saygı duymaktan başka yapacak bir şey yok.
EURO 2020 elemelerinde Fransa'nın yer aldığı grupta sergilediği performansla adından söz ettiren Türkiye, turnuva öncesinde Antalya ve Almanya'da iki hazırlık kampı yapmış ve üç hazırlık maçında 2 galibiyet ve 1 beraberlik elde etmişti.
Ama turnuvada beklenen başarıyı gösteremeyerek önce İtalya'ya sonra da Galler'e yenilen kırmızı-beyazlılar, bir üst tura çıkma şansını mucizelere bıraktı.
Türkiye, turnuvanın en kötü takımlarından biri oldu
Avrupa'nın üst düzey liglerindeki performanslarıyla adından söz ettiren milli futbolcuların karnesi ise zayıf. Türkiye'nin yıldızları, EURO 2020 finalleri öncesi büyük umut verse de turnuvada istikrarlı değillerdi.
Oynadığı 180 dakikada rakiplerine gol atma başarısı gösteremeyen ay-yıldızlılar, kalesinde 5 gol gördü.
İtalya maçını neredeyse gol pozisyonuna giremeden tamamlayan A Milli Takım, Galler karşısında ise bulduğu fırsatların hiçbirinden yararlanamadı.
Kendi takımlarında neredeyse sezonun büyük kısmını sahada geçiren milli futbolcular, rakiplerine göre fiziksel anlamda yetersiz görünmesi soru işaretlerini de beraberinde getirdi.
Yıldızlar turnuvada söndü
Fransa'da Lille ile şampiyonluğa uzanan Burak Yılmaz, Yusuf Yazıcı, Zeki Çelik; Juventuslu Merih Demiral; Leicester Cityli Cengiz Ünder, Çağlar Söyüncü; Milanlı Hakan Çalhanoğlu; West Bromwich Albionlu Okay Yokuşlu; Fenerbahçeli Ozan Tufan; Fortuna Dusseldorf'tan Kenan Karaman; Sassuolo'dan Kaan Ayhan ve Le Havre'dan Umut Meraş, süre aldıkları dakikalarda beklenen performansları sergilemekten uzak kalarak eleştirilerin odağında yer aldı.
Öte yandan eleştirilerden nasibini alan diğer isim ise teknik direktör Şenol Güneş oldu.
Turnuva öncesi 30 kişilik aday kadronun açıklanmasıyla geçen sezon Süper Lig'de başarılı performans sergileyen oyuncuların tercih edilip-edilmemesi nedeniyle eleştirilen deneyimli teknik adam, ikinci maçlar sonunda taktik ve teknik anlamda da tepkilerin hedefinde.
© The Independentturkish