Victoria Gagliardo-Silver - The Independent
ABD’de kürtaj kliniklerine yönelik şiddet ve engellemelerin geçen yıl, 1990’lardan bu yana en yüksek seviyesine ulaştığını gösteren bir rapor yayımlandı.
Ulusal Kürtaj Federasyonu’nun (NAF) çalışmasına göre, 2018’de kürtaj kliniklerini engelleme, yakıp yıkma, kliniklere izinsiz girme gibi eylemlerde ciddi artış görüldü.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Geçen yıl sadece bin 135 kez kliniğe izinsiz girme vakası yaşandı. Bu, NAF’ın kliniklere yönelik suç eylemelerini kayıt almaya başladığı 1999’dan bu yana en yüksek rakam.
Ayrıca klinikleri engellemeye dönük 2018’de bir önceki yıla göre yüzde 78’lik artışla 3 bin 38 eylem gerçekleştirildi. Klinikleri gözetlemeyle ilgili de yaklaşık 100 bin hadise kayıtlara geçti.
Kürtaj kliniklerine yönelik eylemlerdeki artıştan kısmen ABD Başkan Donald Trump ve yönetiminin kullandığı retorik sorumlu tutuluyor.
NAF’ın üst düzey yöneticisi Katherine Hancock Ragsdale, şunları söyledi:
“Kürtaj karşıtı bireyler ve gruplar, Başkan Trump’ın, Başkan Yardımcısı Mike Pence’in ve diğer seçilmiş yetkililerin kullandığı dilden cesaret buldu. Bunun da kürtajı yaptıranları yıldırmak ve hasta servislerini engellemek için daha fazla eylemin yapılmasına neden olduğunu görüyoruz.”
Sağlık çalışanlarıyla kürtaj sonrası bu çalışanların bakımına ihtiyaç duyan kadınları şeytanlaştırmanın kürtaj karşıtı siyasetçilerin başvurduğu taktiklerin biri haline geldiğini vurgulayan Ragsdale, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bu yalanların neden olduğu sonuçlar var ve bu sonuçlara katlanmak zorunda olanlar kürtaj karşıtları değil; kürtaj sonrası bakımı reddedenler ve tehditlerle hedef alınan, taciz edilen ve şiddet gören kürtaj gerçekleştiriciler. Kürtajı yaptıran sağlık çalışanlarını ve onların hastalarını şeytanlaştırmayı sonlandırmanın zamanı geldi. Ülke genelindeki siyasi iklim ve nefret suçlarındaki artış göz önünde bulundurulduğunda, kanunların uygulanışı ve savcıların kürtaj karşıtı suç eylemlerine gereğine uygun şekilde yanıtı her zamankinden daha önemli.”
Raporda ayrıca kürtaj sağlayıcılara yönelik taciz, hırsızlık, saldırı ve kötü davranışta azalma yaşandığı belirtildi.
Rapor, ülkede kürtaj yasaklarının peş peşe hayata geçirildiği dönemde yayımlandı. Alabama eyaletindeki kürtaj yasağının uygulanmasını durdurmak için Amerikan Sivil Özgürlükler Birliği ve Planlı Ebeveynlik Federasyonu dava açtı.
Bazı eyaletlerde de “kalp atışı yasası” olarak bilinen kürtajı yasaklayan yasalar çıkarıldı. Ancak kalp atışı hamileliğin en geç 6’ncı haftasında ortaya çıkıyor. Bu süre kadınların zaten hamile olduklarını anlayamayabilecekleri bir dönem. Gizli kürtaj kabul edilen bu girişim için mahkemeye itiraz edildi.
Kürtaj yasağını destekleyen politikacılar, söz konusu davaların ABD Yüksek Mahkemesi’ne taşınmasını istiyor. Siyasetçiler burada gebeliğin ikinci 3 aylık döneminin sonuna kadar kürtaj hakkını koruyan Roe v. Wade yasasını geri çevirmek istiyor.
*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.
https://www.independent.co.uk/news/world/americas
Independent Türkçe için çeviren: Cenk Korkmazer
© The Independent