2000'lerin ortalarında Chuck Lorre ve Bill Prady'nin aklına bir fikir geldi. Prady, bilgisayar programcılığı yaparken birlikte çalıştığı meslektaşlarının hikayelerini Lorre'ye anlatıyordu.
Lorre o günlerle ilgili şunları söylüyor:
“Bill gibi, onlar da dahi. Ama dünyayla tamamen uyumsuzlar. Hani şu Pi’yi 80 basamağa kadar hesaplayabilen ancak çok fazla değişken olduğu için restoranda ne kadar bahşiş vereceğini bilemeyen adamlar. Kıçımla gülüyordum çünkü bu zeki çocukların gerçek dünyada yaşayacak donanıma sahip olmamaları çok komik.”
Bu hikayeden, 279 bölümün ardından geçen hafta sona eren The Big Bang Theory doğdu. İkili, bilgisayar bilimlerinden biraz uzaklaşıp fizikte karar kıldı ve ilk başta çok parlak gelen fakat sonradan boş çıkan başka bir fikir ortaya çıktı. Lorre 2012'de yaptığı bir açıklamada, “Babası ve erkek arkadaşı olmadan hayatında ilk kez yalnız yaşayan ve kendi ayakları üstünde duran genç bir kadın hakkında konuşuyorduk. Fakat bu bizi hiçbir yere götürmedi, bir çıkmaz sokaktı” diyor.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
O genç kadın Kaley Cuoco'nun canlandırdığı bağımsız ruhlu Penny oldu. Dizinin pilot bölümünde ekibin diğer üyeleriyle tanışan Penny, aktör olma hayaliyle yanıp tutuşsa da bir restoranda garsonluk yapıyordu. Ekibe gelince, “paraya ilgi duymayan” ve “evreni çözmek isteyen ancak kadınlarla konuşamayan” arkadaşlara odaklanılması düşünülüyordu. Ve Penny'yle bir dargın bir barışık ilişki yaşayan deneysel fizikçi Leonard Hofstadter (Johnny Galecki), teorik fizikçi ve entelektüel dahi Sheldon Cooper (Jim Parsons), başlangıçta kadınların yanında seçici dilsizlik yaşayan astrofizikçi Raj Koothrappali (Kunal Nayyar) ve çapkın olduğunu düşünen mühendis Howard Wolowitz (Simon Helberg) doğdu.
Lorre'nin ifade ettiğine göre “evreni çözmek isteyen ancak bir kadınla konuşamayan erkeklerin" hikayesine dayalı temel konsept, The Big Bang Theory'nin merkezini oluşturan çekişmeyi yansıtıyor ve dizi bu yüzden yıllardır hem taparcasına seviliyor hem de küçümseniyor. Dizi “geekleri” ve “nerdleri” (yapım 2007’de yayımlanmaya başladığında özellikle popülerleşen iki terim) kalıplaştırarak tam da temel aldığı topluluğu yabancılaştırmakla suçlandı. Ancak dizide, kaynaştırma ve hoşgörü mesajı olduğunu savunan insanlar da var ki dizinin yaratıcıları da bu fikri destekliyor.
Prady 2012'deki bir röportajında şunları söylüyor:
“Bunu (geekleri stereotipleştirme) yaptığımızı sanmıyorum. Dizideki karakterler büyük ölçüde bilgisayar işindeyken tanıdığım insanlara dayanıyor. Başlangıçta böyleydi. Şimdiyse bence, her gün Güney Kaliforniya'daki yazar odasında bir araya gelen, dünyadaki en geek insanlar topluluğuna benzeyen yazarlara dayanıyor."
Star Trek (Uzay Yolu) ve Battlestar Galactica gibi çığır açan yapımlara saygısını selam çakan Prady şöyle devam ediyor:
“Bu dünyanın bir üyesiyken farkında olduğum şeylerden biri, yargılayıcı olmayan bir yanı olduğuydu. Bilgisayar programcısıyken bizimle çalışan birçok farklı kişi oluyordu. Mesela, daha önce bulunmadığı bir yere kendi başına gidemeyen bir kişi vardı. Bağırıp 'ama neden oraya gidemezsin?' demek yerine, 'hayır, ondan bunu isteyemezsin, oraya gidemez çünkü daha önce orada hiç bulunmadı' şeklinde ona yaklaşıyorlardı. Bu, insanların kişisel özelliklerinin kabul edilmesi ve farklılıkların suistimal edilmesi yerine kutlanmasıydı."
The Big Ban Theory hakkındaki belki de en ilginç şey diziye sıkça yapılan sert yorumlar ve reytingler arasındaki göze çarpan fark. Yavaş bir başlangıç yapmasına rağmen, çok kameralı sitcom (Friends and Seinfeld'den sonra popülerliğini yitiren, 2000'lerin ortasında riskli olduğu düşünülen bir format) üçüncü sezondan itibaren reytingleri altüst etti ve ertesi yıl CBS’te perşembe 20:00 gibi önemli bir zamanda gösterilmeye başladı. İzleyici sayısı 12 sezon boyunca (çoğu zaman) arttı ve (ara sıra) azaldı. Ancak 4. sezondan bu yana 11 milyonun altına düşmedi.
Öyleyse açıkça ifade edelim: The Big Bang Theory'nin izleyici sayısı her zaman yüksekti. Bunu vurgulamak gerekiyor çünkü bazı incelemelere ve yorumlara bakanlar kimsenin izleme zahmetinde bulunmadığını düşünebilir. Jezebel sitesinden Hazel Cills, son sezon boyunca, diziyi kendi deyimiyle “son kez öldüresiye haşlamak” amacıyla, Ölüm Yatağındaki The Big Bang Theory'yi Ziyaret (Visiting The Big Bang Theory on its Deathbed) başlıklı bir dizi yazı kaleme aldı. Ağustos 2018'de CBS, The Big Bang Theory'nin 12. sezonunun final olacağını açıkladıktan sonra, The Guardian'dan Stuart Heritage “uzun kabusumuzun sonunda biteceğini” ve dizinin “sona ermesiyle herkesin rahatlayacağını” yazdı.
Bu arada, The New Statesman'dan Sarah Manavis sitcom'u “toplumdaki bir veba” olarak nitelendirerek şöyle devam etti:
“The Big Bang Theory'deki mizahın züppeliği konusunda herkes ortak paydada buluşuyor. YouTube, dizideki seyirci kahkahalarının editlendiği videolarla dolu. Bunlardan birini izledikten sonra, oldukça övülen dizi hakkında aslında düpedüz kötü, komik olmayan ve hepsinden öte tembelce yazılmış tek cümlelik şakaların 20 dakika boyunca birbiri ardına yığıldığı sonucuna varmamak elde değil.”
Manavis ayrıca dizinin kadın düşmanlığı yapan alt mesajlarının yanı sıra 2017'de Melissa Rauch'un (mikrobiyolog Bernadette) ve Mayim Bialik'in (nörolog Amy) maaşlarının artması için diğer yıldızlardan bazılarının kendi maaşlarının bir kısmından vazgeçmeleri üzerinden oyuncuların cinsiyetleri arasındaki ücret farkını da eleştirdi.
National Public Radio’da Pop Culture Happy Hour programını düzenleyen Linda Holmes, 2018'de Decider'e verdiği demeçte, “Aslında insanların bir şeyden hoşlanmama sebebini tahmin etmek istemem. Fakat The Big Bang Theory örneğinde bence diziyi kesinlikle çok kaba ve bayağı bulan bir grubun yanı sıra eşcinsel gerilim şakaları gibi (şimdi daha az olsa da hala var) gerici mizahı beğenmeyenler de var. Ayrıca CBS'in çoklu kamera dizilerinden veya genel olarak tüm çoklu kamera yapımlarından hoşlanmayan kişiler de var” diyor.
Eleştirilere rağmen, dizi 12 yıl sürdü ve 52 kere aday gösterildiği Emmy’de 10 kez ödül aldı. Jim Parsons, Sheldon Cooper rolünde gösterdiği performansla dikkat çekecek biçimde, 2010, 2011, 2013 ve 2014'te Komedi Dizisinde En İyi Başrol ödülünü aldı. Mayim Bialik, Amy Farrah Fowler rolüyle 4 kez aday gösterilirken, Christine Baranski de Dr. Beverly Hofstadter rolüyle En İyi Konuk Kadın Oyuncu dalında 4 kez adaylık kazandı. Yıllar geçtikçe dizi, kadın karakterlerini geliştirmek için çaba sarf etti. Penny “çekicilik sembolü komşu” karakterden “dünyadaki yerini bulmaya çalışan bağımsız genç kadına” geçişi canlandırdı. Bernadette ve Amy’yle olan dostluğu da hepsi için hoş bir karakter gelişimi sağladı.
The Big Bang Theory 279 bölümle tarihin en uzun soluklu Amerikan çoklu kamera sitcom'u (seyirci önünde canlı çekilen sitcom) olduktan sonra nihayete erdi. Penny, Sheldon, Leonard, Howard ve Raj, ilk esprilerinden 12 yıl sonra 16 Mayıs Perşembe günü son selamlarını verdi. Oyuncular, geçen ay sosyal medyada çekimlerin son günündeki duygusal fotoğraflarını paylaşırken Parsons, “Bunun ne kadar derin bir deneyim olduğunu ifade edecek kelimeleri bulmak zor” dedi. Bu görüntülerde Cuoco izleyiciye şöyle dedi:
“12 yıldır sizin için oyunculuk yapmak benim için mutluluk ve gurur vericiydi. Chuck Lorre, 'The Big Bang Theory'nin sonsuza dek kalbimizde yaşayacağını' söyledi. Bu çok tatlı, sade ve doğru."
Dizinin hayranları da The Big Bang Theory'yi son ana kadar yalnız bırakmamış gibi görünüyor. Variety'ye göre bazı izleyiciler, son çekimleri izleyecek yer bulmayı garantilemek için bir gece önceden kamp kurdu. Hayranlardan biri dizinin hoşgörü mesajını överken diğerleri yıllardır dizi sayesinde gerçek hayattan kaçabildiklerini söyledi.
Belki de The Big Bang Theory böyle hatırlanacak; hakarete uğrasa da her zaman kendini seven insanlar bulan dizi.
*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.
https://www.independent.co.uk/arts-entertainment/tv/features
Independent Türkçe için çeviren: Mehmet Can Eskioğlu
© The Independent