“Güzel İzmir’de doğan bu efsane
Yaktık biz dürüstlükten bir meşale
Sait Altınordu’dan bize emanet
Geliyor Türkiye’nin Altınordusu”
Bu sözler bu günlerde 95. yılını kutlayan Türkiye’nin en köklü spor kulüplerinden Altınorduspor marşında geçiyor. Altınordu, bugün de Türkiye sporuna futbolcu yetiştiren en önemli kulüpler arasında.
Altınordu’nun kuruluşu Cumhuriyet’in ilk yılına kadar dayanıyor. 26 Aralık 1923'te İzmir’de kurulan Altınordu, Kurtuluş Savaşı’yla birlikte duran futbol organizasyonlarının tekrar başlamasıyla birlikte sahalardaki yerini aldı. Renklerini kırmızı ve lacivert olarak seçen kulüp, kırmızıyı Kurtuluş Savaşı’nda şehit olan askerlere ve savaşa katılan “isimsiz kahramanlara” adadı. Lacivert ise sağlamlık ve gücü temsilen seçildi. Altınordu, Süleyman Ferit (Eczacıbaşı), Ahmet Şerafettin Bey, Kemal Kamil Bey, Eczacı Sermet Bey gibi İzmir’in önde gelen isimlerinin ön ayak olmasıyla kuruldu.
“Ben de bir Türk ismi buldum”
İzmir’in Yunan işgalinin hemen sonrasına denk gelen günlerdi. Dönemin siyasi ve psikolojik atmosferi kulübün isminin şekillenmesinde büyük rol oynadı. Zafer, Hilal, Kurtuluş, Göktürk, Sakatürk gibi isim önerileri tartışıldı ancak toplantı başkanı Süleyman Ferit Bey tartışmaya son noktayı şu sözlerle koydu:
“Ben de bir Türk ismi buldum, Yine büyük bir Türk İmparatorluğu olan Altınordu ismini kulübün adı yapalım”
Kulübün isminin Altınordu olmasına kimse itiraz etmedi. Ama kurucuların önünde bir sorun vardı. İstanbul’da aynı adla bir takım daha vardı. Üstelik bu takım İttihat-Terakki Cemiyeti’yle özdeşleşmişti. Kulübün başkanlıklarını uzun süre İttihat ve Terakki Cemiyeti yöneticileri yapmıştı. Durum İzmir Valiliği’ne sorulunca konunun herhangi bir sıkıntı doğurmayacağı bildirildi. O günlerde henüz ulusal bir lig bulunmuyordu, dolayısıyla iki takımın resmi bir karşılaşmada karşı karşıya gelme ihtimali yok sayılacak kadar azdı.
İlk maç İttihatçıların kulübüyle
İsim konusu pratik bir şekilde çözüldü ancak Altınordu yine de İttihat ve Terakki’yle “karşı karşıya” geldi. Hem de oynadığı ilk resmi maçta. Altınordu’nun ilk karşılaşması Şifa Eczanesi Kupası kapsamında Altay’la yapıldı. Altay, 1914 yılında İttihat ve Terakki Cemiyeti tarafından İzmir’de kurulmuştu. Bu maçı Altınordu 2-1 kazandı.
19 yıl 1. Lig’de oynadı
1959 yılına kadar İzmir Ligi’nde ter döken Altınordu o yıl Milli Lig’in başlatılmasıyla ulusal platforma çıktı. Ligte ilk iki sezonu parlak geçirmeyen Altınordu 1961-1962 sezonunda ligi sekizinci sırada tamamlayarak adından söz ettirdi. Altınordu’nun 1. Lig macerası 1970’te sona erdi. 1978’e kadar 2. Lig’de oynayan kulüp o sezon 3. Lig’e düştü.
Kulüp için en kötü sezon 1995-1996 sezonuydu. 3. Lig 7. grupta mücadele eden Altınordu burada da tutunamayarak amatör kümeye kadar geriledi. 2003’te ise tekrar 3. Lig’e yükseldi. 2008'de play-off maçlarıyla ikinci lige çıkmayı başarsa da 2009’da tekrar 3. Lig’e düştü.
Altyapıyla yeniden doğdu
Altınorduspor tüm bunlara rağmen futboldan hiç vazgeçmedi. Geniş bir perspektifle uzun soluklu bir çalışma içine giren kulüp, altyapıya ağırlık vermeye ve kendi futbolcularını kendisi yetiştirmeye başladı. Resmi internet sitesinde kendilerini “Sürdürülebilirliği sağlamak için ekonomik model kullanan bir sosyal girişim” olarak tanımlayan Altınordu, altyapıdaki oyunculara güven aşılamak için yabancı oyuncu oynatmama kararı aldı.
2012 yılında 10 yıllık hedeflerini belirleyen Altınordu bu hedeflerini tek tek gerçekleştiriyor. O hedefler sırasıyla şunlardı:
2012-2013: Tertip ve düzen yılı
2013-2014: 3. Lig Şampiyonluğu
2014-2017: 2. Lig
2017-2020: 1. Lig
2020-2021: Süper Lig
Fener’in ilgisi ‘’sistem’’e
Altınorduspor, Süper Lig’e çıkma hedeflerini gerçekleştirse dahi kadrolarında yabancı oyuncu oynatmamaya kararlı. Bu nedenle altyapılarını güçlendirme çalışmalarına devam ediyorlar. Bu çalışmalar büyük kulüplerin de ilgisini çekmiş durumda. Fenerbahçe Altyapı Koordinatörü David Badia, yanındaki heyetle birlikte geçtiğimiz aylarda İzmir’e giderek Altınordu’nun altyapı sistemini incelemişti.
Fenerbahçe’nin teklifine ‘’vizyonumuzla uyuşmuyor’’ cevabı
Fenerbahçe’nin Altınordu’ya olan ilgisi bununla sınırlı değil. Fenerbahçe, transfer ettiği genç futbolcuların tecrübe kazanması için bir alt ligde mücadele veren Altınordu ilk 11’inin 4 pozisyonunu kiralamak istedi. Kulüp yönetimi bu teklifi, “Altınordu vizyonuyla uyuşmadığı” gerekçesiyle reddetti.