İklim değişikliği dünyadaki bütün canlıları tehdit ederken birçok kişi ve kuruluş, doğayla hayvanları korumaya çalışıyor. Teknolojik gelişmelerle birlikte bundan yararlanmak isteyen görevliler, sistemlerinde yapay zekadan yararlanmaya başladı.
Euronews'ın haberine göre, Birbirinden binlerce kilometre uzaktaki Kanada ve Gabon’da yapay zeka, görevlilerin işlerini fazlasıyla kolaylaştırırken hayvanları da güvence altına alıyor.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Kanada’nın Hudson Körfezi bölgesindeki kutup ayıları, türün en güneyde yaşayan üyeleri. Ancak iklim değişikliğiyle buzların oluşma zamanının gecikmesi, bu ayıları insanların bulunduğu yerleşim yerlerine iyice yaklaştırdı.
Ayılar karada ne kadar uzun süre harcarsa, insanlarla karşılaşma ihtimalleri de o kadar artarken bölge sakinleri, bilim insanlarıyla birlikte çalışarak bu hayvanları tespit eden yapay zekaya sahip radar sistemi Beardar'ı geliştirdi.
Polar Bears International’dan (Kutup Ayıları Uluslararası) BJ Kirschhoffer, kutup ayıları hakkında şu ifadeleri kullandı:
Son 40 yıldır karada ortalama 30 gün daha fazla zaman geçiriyorlar. Yani deniz buzuna yaklaşık bir ay daha az erişim sağlayacaklar çünkü hiç buz yok.
Karşılaşmalar hem insanlar hem de sayıları hızla azalan ayılar için çok kötü sonuçlar doğurabiliyor.
Kirschhoffer, kutup ayısı popülasyonlarının korunması gerektiğini belirtirken Beardar, Hudson Körfezi’nde insanlar ve kutup ayılarının bir arada yaşamasını sağlayan epey etkili çözümlerden biri.
Söz konusu sistem, ilkin askeri kullanım için tasarlandı. Yerleşim bölgelerine veya kamplara yaklaşan hayvanları tespit eden Beardar özellikle insan gözünün pek işe yaramadığı gece vakitleri veya kar fırtınaları sırasında bölge halkına epey fayda sağladı.
Ancak bilim insanlarının sistemde karşılaştığı zorluk, geyikler gibi zararsız hayvanlardan ziyade kutup ayıları gibi tehlikelileri tespit edebilmesini sağlamak. Burada da yapay zeka devreye giriyor. Zira Kirschhoffer şöyle konuştu:
Şu anda kutup ayısının ne olduğunu anlamamızı sağlaması için yapay zekayı programlıyoruz. Kuzey Kutbu’nda çevrede hareket eden birçok nesne var.
Temmuzdan beri Beardar, kutup ayılarını tam 150 kez tespit edebildi ve farklı türdeki hayvanları tanımada ne kadar başarılı olursa, o kadar daha iyi hale geleceği düşünülüyor. Kirschhoffer, yapay zekanın hayvanları doğru tanımlamayı öğrenmesi durumunda nelerin mümkün olabileceğini yeni yeni kavradıklarını vurguladı.
Gabon'da yapay zekalı sınıflandırma
Gabon, inanılmaz biyoçeşitliliğe sahip bir Orta Afrika ülkesi. Bu tropikal ekosistemde goriller, şempanzeler ve pangolinler bulunurken dünyadaki Afrika orman fillerinin yüzde 80’i de burada yaşıyor.
Ülkedeki 13 milli parktaki kamera tuzakları da orman bekçilerine bu biyoçeşitliliği korumada yardımcı oluyor. Ayda tam 150 fil kaybeden Gabon’da, bu kamera tuzakları fazlasıyla önem arz ediyor.
Fakat bu sistemin bir eksiği bulunuyordu. Gabon’s National Park Agency'de (Gabon Ulusal Park Ajansı) bilimsel danışmanlık yapan Dr. Aurelie Flore Koumba Pambo, kamera tuzaklarının milyonlarca görüntü meydana getirdiğini söyledi.
Bu kadar fazla sayıdaki görüntüyü sınıflandırmak yıllar sürerken mevcut yapay zeka geliştirmelerinin hiçbiri orman bekçileri için uygun değildi. Zira hızlı internet, kaliteli telefon ve bilgisayara ihtiyaç duyan sistemlerin kullanımı bölgede imkansızdı.
Yapay zekayı iyilik için kullanan Appsilon ve Stirling Üniversitesi’nden makine öğrenimi uzmanları, sınıflandırmayı yıllardan sadece birkaç aya indirebilecek uygulama geliştirmeye yardımcı oldu.
Appsilon’un CEO’su Filip Stachura, çalışma aşaması hakkında şu ifadeleri kullandı:
Görüntü sınıflandırma algoritmasını geliştirmek ilham verici bir deneyimdi. Gabon’daki çevreyi koruma çabalarının karmaşık gerçekliğini ve teknolojik çözümlerin uygulanmasındaki zorlukların değerini tam olarak anlamamız bizi kalıpların dışında düşünmeye zorladı.
The Mbaza AI adlı uygulama, internet erişimi olmadan da evdeki herhangi bir bilgisayarda saatte üç bin görüntüyü yüzde 96 doğruluk oranıyla sınıflandırabiliyor. Uygulama o kadar başarılı ki, fotoğraflarda insan gözüyle görülemeyecek hayvanları bile tespit edebiliyor.
Uygulama, mandrilleri veya filleri, diş ya da kuyruk gibi küçük parçalardan tanımlamasını sağlayarak park görevlileri için ne kadar değerli olduğunu kanıtladı. Görüntülerde hastalık belirtilerini tespit ederek, birçok hayvanı kurtardı.
Öte yandan uygulama, açık kaynak kodlu. Yani bütün dünyadan bilim insanları ya da programcılar, bu uygulamayı geliştirebilir veya diğer çevre koruma kuruluşlar uygulamayı kendilerine özel tasarlayabilir.
Independent Türkçe, Euronews
Derleyen: Uğurcan Yıldız