İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun geçen hafta yaptığı açıklamada, İstanbul'da yalnızca bir günde koronavirüs nedeniyle ölenlerin sayısının 164 olduğunu söylemesi üzerine Sağlık Bakanlığı'nın paylaştığı hasta ve ölüm sayılarının birbirini tutmaması,  "Sayılar saklanıyor mu?" tartışmasını yeniden gündeme getirdi.

Geçen yıl ve bu yıl kasım ayında İstanbul'da yaşanan ölüm sayılarında neredeyse iki kat artış olması, bu ölümlerin ne kadarının koronavirüs ne kadarının başka durumlardan kaynaklandığının bilinmemesi de tartışmaların bir başka konusu.

İstanbul Tabip Odası Yönetim Kurulu üyesi Dr. Osman Öztürk, Türkiye'de koronavirüse bağlı ölümlerin 30 bin civarında olduğunu söyleyerek "Gerçek sayı, açıklananın iki katı kadar. İstanbul ölüyor, iktidar salgında başarı hikâyesi çıkarmaya çalışıyor, verileri de düşük gösteriyor. Türkiye'nin asıl ihtiyacı yeni bir salgın politikası" dedi.

Cumhuriyet'ten Sibel Bahçetepe'nin haberine göre; ölümlerin ne kadarının koronavirüs nedeniyle gerçekleştiğni bilinmediğinin altını çizen Öztürk "Fazladan ölümleri açıklayacak başka bir neden de yok İstanbul'da. Son bir yıl içinde koronavirüs salgını dışında başka bir salgın, doğal afet vs. durumu yok. O zaman iki şey ile bağlantılamak gerek. Biri doğrudan korona ölümleri, diğeri de buzdağının görünmeyen tarafı... Yani korona ile ilişkili ölümler. İnsanlar korona nedeniyle sağlık hizmetini aksatıyor. Hastaneye gitmeye korkuyor, kalp krizleri geç gidiyor, kanserler geç teşhis ediliyor gibi. Sonuçta bunlar korona ile ilişkili, kabul etmek gerekir" diye konuştu.

"Arada 5 bin küsur fark var"

Öztürk, Bilim Akademisi'nin platformu olan sarkac.org'un açıkladığı rakamlara da dikkat çekerek şunları kaydetti:

Sarkac.org, İBB'nin günlük vefat sayılarından alarak takip yapıyor. Geçen haftaki sayı 11 Mart ile 4 Kasım arasındaki ölümdü, 8 bin 456 idi ölüm sayısı. Bu hafta 11 Kasım'ı da alarak yaptıklarında rakam 9 bin 464'e çıktı. Yani bu, bir haftada İstanbul'da 1008 ölüm olduğunu gösterir. İstanbul yanıyor hafif kalıyor, İstanbul ölüyor.

Sağlık Bakanlığı'nın yayımladığı haftalık raporun 25 Ekim'den bu yana yayımlanmadığını da anımsatan Öztürk, "Bakanlığın resmi verilerine göre 25 Ekim 2020 dahil İstanbul'da Covid-19'a bağlı toplam vefat sayısı 3 bin 253'tü. Bilim Akademisi'nin 11 Mart ile 4 Kasım 2020 arasında İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin verilerine dayanarak yaptığı çalışmaya göre son 5 yılın ortalamasından 8 bin 456 ölüm vardı İstanbul'da. Yani arada 5 bin küsur fark var" diye konuştu.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin “vefat bilgisi sorgulama” verilerine göre kentte 2019 yılının kasım ayında yaşamını yitirenlerin sayısı 2020'nin aynı ayında artış gösterdi. 

2019 Kasım ayında günlük 200 civarında olan ölüm sayıları, 2020 yılının kasım ayında 300'ün üzerine çıktı. En fazla ölümün yaşandığı gün ise 13 Kasım oldu. 13 Kasım 2020'de 386 kişinin yaşamını yitirdiği kentte, bu sayı 2019 yılının aynı gününde 199'du.

11 bin fazla var

Türk Tabipleri Birliği'nin (TTB) Türkiye nüfusunun yüzde 36.5'ini temsil eden 11 ilin 1 Ocak-31 Ağustos 2020 tarihleri arasındaki belediye e-devlet ölüm verilerini, TÜİK'in aynı döneme ait 2015-2019 verileri ile karşılaştırarak yaptığı hesaplamaya göre son 5 yılın ortalamasına oranla 2020'nin ilk 8 ayında 10 bin 950 fazladan ölüm olduğunun ortaya çıktığını kaydeden Öztürk, “Gözüken bakanlık rakamlarını üç ile çarpmak gerekiyor” dedi.

İmamoğlu: Tedbir almakta gecikiyorsunuz

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu 14 Kasım'da yaptığı paylaşımda Fahrettin Koca'yı da etiketleyerek "Tedbir almada gecikiyorsunuz" ifadelesini kullanmıştı.

İmamoğlu paylaşımında şunları kaydetmişti:

Mezarlıklar Daire Başkanlığı’mızın “Bulaşıcı Hastalık Ölüm Sayısı” bugün 164 olmuştur. Bu sayı tüm pandemi döneminde bildirilen en yüksek sayıdır. Bulaşıcı hastalıktan vefat eden 164 vatandaşımıza Allah’tan rahmet dilerim. Sayın @drfahrettinkoca tedbir almada gecikiyorsunuz.

İmamoğlu daha sonra bir paylaşımda daha bulunarak Bakan Koca'nın kendisini aradaığını açıklamıştı. İmamoğlu payşamında "Sağlık Bakanımız Sayın @drfahrettinkoca  az evvel beni aradı. Tedbirler konusunda hassasiyetle çalıştıklarını söyledi. Pandemi sürecinde seferberlik anlayışıyla, şeffaflık ve bilim temelinde tüm adımları hep beraber atmak vazifemizdir. Daha sağlıklı bir Türkiye umuduyla..." ifadelerini kullanmıştı.

Cumhuriyet, Independent Türkçe