Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında açıklamalarda bulundu.
Sözlerine, 82. ölüm yıl dönümünde Atatürk'ü anarak başlayan Kılıçdaroğlu, "Bizim yapmamız gereken Atatürk'ün mirasını yükseltmektir" dedi.
Kılıçdaroğlu, "Biz, ikinci yüzyıla Cumhuriyet'i demokrasi ile taçlandırarak girmemiz lazım. İkinci yüzyıla çağrı beyannamesi, 82. Yılda daha da önem kazanıyor. Ulu Öner Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü şükranla ve rahmetle anıyoruz" dedi.
ODATV Ankara Haber Müdürü Müyesser Yıldız'ın tahliye edilmesiyle ilgili değerlendirmelerde bulunan Kılıçdaroğlu,"Haksız yere 115 gün içeride tutuldu. O yazıları internet sitesinde zaten okuyordunuz. Onu hapse atan yargı değil, devletin içerisindeki bazı organizasyonlar. İntikam almak istiyorlar. Benim bildiğim Müyesser Yıldız, istediği kadar gözdağı versinler kalemini satmayan onurlu bir gazetecidir. Selahattin Demirtaş'ın, Osman Kavala'nın, Ayhan Bilgen'in, harp okulu öğrencilerinin, Ahmet Altan'ın da haksız yere içeride tutuldukları için doğru olmadığını ifade ediyoruz" dedi.
"Azerbaycan, toprakları için son çare olarak savaştı"
Azerbaycan ve Ermenistan arasında Karabağ'da varılan anlaşamaya ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Kılıçdroğlu, "Azerbaycan'ın işgal altında toprakları vardı. İşgal son bulsun istediler ama olmadı. Onlar da son çare olarak savaştılar. Sayın Aliyev aslında çok sıcak bir mesaj verdi. Biz Ermenilere değil Ermenistan yönetimine karşıyız dedi. Umarım Ermenistan ve Azerbaycan arasındaki gerginlikler son bulur, daha sıcak dostluklar başlar" ifadelerini kullandı.
"Zekeriya Öz gibi savcılar Anadolu'da da varmış"
Nevşehir Sulh Ceza Hakimliği'nin, CHP'nin "10 Maddede Kıdem Tazminatında Fon Aldatmacası" ve "Arpalık Aile Şirketi" kitapçıkları hakkında toplatma kararı vermesini de eleştiren Kılıçdaroğlu, "Her siyasi parti kendi düşüncelerini açıklar sonra da onları broşür ya da kitap çıkarır. Ben sanıyordum ki Zekeriya Öz gibi savcılar sadece İstanbul'da var ama Anadolu'da da varmış" dedi.
Kılıçdaroğlu şöyle devam etti:
Bizim kitaplarımızı toplatmışlar.Bir kişi 4 yerden maaş alır mı? Her biri de 15-20 bin lira. Biz bunu eleştirmeyecek miyiz? Bunu eleştirirseniz Cumhurbaşkanlığı'na hakaret sayılır dediler. Bunlar devleti arpalığa çevirmedi mi, çevirdiler. Senin gücün yetmez sayın hakim. Senin gibiler, açık söylüyorum, sarayın satılmış insanlarıdır.5-6 yerden maaş alacaksın, sonra biz eleştirince Cumhurbaşkanlığı'na hakaret. Devleti arpalığa çeviren Erdoğan'dır. Rüşvet alanları büyükelçi yapan, birden fazla yerde maaş alınmasını önünü açan Erdoğan'dır.
"Berat Albayrak'ı en çok eleştirenlerden biri de benim"
Berat Albayrak'ın Hazine ve Maliye Bakanlığı görevinden istifa etmesini de değerlendiren Kılıçdaroğlu, "Ülke yönetimi ciddiyet ister. Halk, sizi ülke yönetimiyle görevlendirmişse, siz bakanlarınızı kim hangi işi daha iyi yapabilir düşüncesiyle atarsınız. Bu, benim yakınım diye atama yapmazsınız" dedi.
Kılıçdaroğlu, Berat Albayrak'ı en çok eleştirenlerden birinin de kendisi olduğunu vurgulayarak şöyle devam etti:
Damat Albayrak istifa etti. Gerçekten istifa etti mi etmedi mi; uzun bir sessizlik. AKP grubunda derin bir sessizlik…Onlara koşulsuz destek veren MHP Genel Başkanı'nda da büyük bir suskunluk. Medyaya bakıyorsunuz, sosyal medyada yaptığı istifa açıklamasından 17 saat geçtiği halde 1780 tv kanalından sadece 5'i görmüş. Şu memleketin geldiği hale bakar mısınız? 27 saat sonra istifa açıklaması geliyor. Ülke böyle yönetiliyor.
Erdoğan, "Bir anonim şirket nasıl yönetiliyorsa Türkiye e öyle yönetilsin istiyorum" dedi.Her anonim şirketin ordusu mu var, istihbarat örgütleri mi var. Emin olun devlet bu noktaya bu insanlar yüzünden geldi. Kayınpeder-damat kavgaya başlamış, havuz medyası tek kelime edemiyor. Kalemini Saray'a tahsis eden insandan gazeteci mi olur? Kalemini satacaksın, düşünceni, eleştiri hakkını satacaksın, ortada da gazeteciyim diye gezeceksin. Bunlardan gazeteci olmaz.
Albayrak'ın istifa metnindeki "At izi it izine karıştı" sözüne de atıfta bulunan Kılıçdaroğlu, "Berat beyin açıklaması da ilginç. At izi, it izine karıştı diyor. Yıllardır kayınpederini övüyordun. Ne oldu da "At izi it izine karıştı" diye sormak gerekiyor. Belki önümüzdeki günlerde Berat bey çıkıp daha detaylı açıklamalar yapar" dedi.
Independent Türkçe