Türkiye’de şirketlerin pandemi ile ağırlaşan finansal koşulları hükümetin ve bankaların devreye aldığı yeniden yapılandırma ve kredi erteleme ile çözülmeye çalışıldı.
Nisandan bu yana birçok şirket kredi erteledi ve bu ödemesiz dönemlerin de sonuna gelindi.
Yapılandırılan kredilerinin aylık taksidini ödemede zorluk yaşadığını duyuran ilk şirket Diriteks Tekstil oldu.
Diriteks, dün Halkbank ile yapılandırdığı kredilerinin taksit ödemesini ödeyemediğini duyurdu.
Kamuyu Aydınlatma Platformu’na (KAP) yapılan açıklamada “Şirketimizin en büyük kredisi olan ve 2020 Ocak ayında yapılandırılan Halkbank kredisi 6 ay geri ödemesiz olup 2020 Haziran ayında ödeme süresi başlamış olup fakat 2020 Haziran ayından bugünkü güncel son duruma kadar yaklaşık 1 milyon 700 bin liralık taksit ödemeleri gecikmede olup ödenmemiştir. Halkbank şirkete 2020 Aralık ayında kanuni takibe geçeceğinin uyarısını yapmıştır” denildi.
Dünya Gazetesi’nin haberine göre uzmanlar, özellikle pandemi döneminde yapılan ertelemeler ve yapılandırmalarda şirketlerde geri ödemelerin başladığını ve bu durumda birçok şirket olduğu uyarısını yapıyor.
Analistler ayrıca 2021 yılı ilk iki çeyreğini olumsuz etkilemesi muhtemel bu gelişme için eskiden uygulanan İstanbul Yaklaşımı gibi kapsamlı bir programın gündeme gelebileceğini vurguladı.
Takipteki alacak yönünü yukarı çevirdi
Pandemi ile birlikte bankalarda takipteki alacak oranı gerilemeye başlamıştı. Bunun en büyük nedeni ise gecikmeye giren kredilerin takibe atılmadan önce 90 gün beklemenin 180 güne çıkarılması idi. Bu pandemi döneminde takipteki alacak oranını da alacak miktarını da düşürdü. Ancak takipteki alacaklarda yeniden bir yükseliş trendi başlamış görünüyor.
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu’nun (BDDK) haftalık verilerine göre 9 Ekim itibariyle bankacılık sektöründe ticari ve diğer kredilerde takibe düşen alacak miktarı 132 milyar 207 milyon liraya çıktı.
Bir önceki hafta 131 milyar 322 milyon lira seviyesindeydi. Bir haftada 885 milyon liralık artış yaşandı.
Bankaların sahiplik yapısına göre incelendiğinde ise yerli özel bankalarda 9 Ekim'de 49 milyar 77 milyon lira olduğu, yabancı bankalarda 44 milyar 669 milyon, kamu bankalarında ise 38 milyar 461 milyon liraya ulaşıldığı görülüyor.
2021'in ilk iki çeyreği için olumsuz
Konuya ilişkin bilgi veren kaynaklar, Diriteks’in durumu gibi haberleri çok duyduklarını ve daha çok geleceğini belirtti.
Başta enerji şirketleri olmak üzere daha önce yapılandırılan krediler konusunda şirketlerin pandemide ikinci dalga endişeleri ve ekonomik toparlanmanın sınırlı kalması nedeniyle bir hayli zor durumda olduğu kaydediliyor.
Borsa İstanbul’da bankacılık endeksinin sanayi endeksinin gerisinde kalmasının da en önemli nedeninden biri olarak bu “geri ödeyemem” riskinin olduğu dile getiriliyor.
Uzmanların verdiği bilgiye göre bu ödeyememe problemi makroekonomik büyüklükler açısından 2021’in ilk iki çeyreği için olumsuz bir görünüm yaratıyor.
Bankalar serbest karşılık ayırıyor
Bilgi veren konuya yakın kaynaklar bu sorunun bankalara da olumsuz yansıyacağını belirterek bankacılık sektörünün karları iyi gelse de aslında görünenden daha yüksek seviyelerde kâr elde edildiğini kaydetti.
Bankaların kredilerin geri ödenmemesi riskine yönelik olarak serbest karşılık ayırmaya başladığına dikkat çeken kaynaklar bankaların bu riski ciddiye aldığını da vurguladı.
Kaynaklar önümüzdeki dönemde yeniden borç ötelemesi İstanbul Yaklaşımı gibi bir programın gündeme gelmesinin çok büyük bir ihtimal olduğunu dile getirerek başka türlü bir çıkışın zor olduğunu kaydetti.
Hisseleri bu yıl yüzde 246 yükseldi
Diriteks Diriliş Tekstil, Borsa İstanbul’da yakın izleme pazarında bulunuyor. Şirketten dün gelen kredi borcunun ödenemediği açıklamasına rağmen dün ilk seansta şirketin hisseleri yükselişini sürdürdü.
Şirketin borsada işlem gören hisselerinin değeri bu yıl yüzde 246 artarken geçen yıla göre değişim ise yüzde 206 seviyesinde.
Diriteks hisselerinin sadece bu ayki yükselişi ise yüzde 20 seviyesinde.
Şirketin son beş Kamuyu Aydınlatma Platformu bildirimleri ise dikkat çekici.
12 Ekim’de Sosyal Güvenlik Kurumu’nun 70,7 bin lira alacağı için haciz işlemi başlattığını duyuran şirket 14 Ekim’de ise borca batıklığının tespiti için TTK 376 bilançosu yaptırma zorunluluğu doğduğunu belirtmişti.
15 Ekim’de ise bu kapsamda yapılan değerleme çerçevesinde KAP’a “Şirketimizin hazırlanan TTK 376 bilançosunda öz kaynağı 4.773.168 TL olarak tespit edilmiş olup bu tutar, şirketimizin 10.650.000 TL olan çıkarılmış sermayesinin 2/3'nün kaybedilmediğini gösterdiğinden, TTK'nın 376'ncı maddesinde öngörülen tedbirlerin alınmasına gerek bulunmamaktadır” açıklaması yapıldı.
16 Ekim’de ise şirket eski yönetim kurulu başkanı Abdullah Yiğit Baş’ın 67 bin 500 TL, şirket eski çalışanlarının ise 187.500 TL şirket haciz emirleri yolladıkları duyuruldu. Son olarak dün de kredi taksitinin ödenemediği bildirildi.
Dünya Gazetesi