Kaftancıoğlu: Heybeliada Sanatoryumu sağlık çalışanları için dinlenme tesisi olsun

"Diyanet İşleri Başkanlığı’nın 80 yıl pandemi hastanesi olan bir alanda verebileceği bir hizmet yok"

Fotoğraf: AA

CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, Türkiye’nin ilk salgın hastanesi olarak kullanılan Heybeliada Sanatoryumu’nun Diyanet İşleri Başkanlığı’na devredilmesini eleştirdi ve “Heybeliada Sanatoryumu sağlık çalışanlarımız için dinlenme tesisi olsun. Aynı zamanda sağlık merkezi olarak yeniden halkın hizmetine açılsın” önerisinde bulundu.

Türkiye'nin ilk salgın hastanesi olarak 1924’te Mustafa Kemal Atatürk'ün isteğiyle kurulan ve verem hastalarının tedavi edildiği Heybeliada Sanatoryumu’nun Diyanet İşleri Başkanlığı'na devredildiği öğrenilmişti.

Aynı zamanda hekim olan Kaftancıoğlu da tahsis işlemine tepki göstererek “Kuruluş amacı belli olan tarihi bir yapının, amacı dışında bir kuruma devredilmesi kabul edilemez. Yaklaşık 80 yıl bu ülkeye hizmet etmiş ve bugün de ihtiyacı hissedilen bir sağlık merkezi neden Diyanet’e devrediliyor? İktidar hem kültürel ve tarihi mirasımıza ihanet ediyor hem de halkın talep ve ihtiyaçlarını görmezden geliyor” dedi.

Hükümete çağrıda bulunan Kaftancıoğlu, Heybeliada Sanatoryumu’nun bulunduğu alanın salgın hastanesi, sağlık çalışanları için dinlenme tesisi ve müze olarak değerlendirilmesi gerektiğini söyledi.

“Heybeliada Sanatoryumu’nun amacı dışında kullanılmasını önlemek amacıyla” tüm hukuki haklarını kullanacaklarını açıklayan Kaftancıoğlu şunları söyledi:

Sağlık çalışanlarımızın canları pahasına salgınla mücadele ettiği bu zor günlerde Heybeliada Sanatoryumu sağlık çalışanlarımız için dinlenme tesisi olsun. Aynı zamanda sağlık merkezi olarak yeniden halkın hizmetine açılsın. Diyanet İşleri Başkanlığı’nın 80 yıl pandemi hastanesi olan bir alanda verebileceği bir hizmet yok. Burası aslına uygun şekilde hem sağlık emekçilerimiz hem de halkımızın tamamı için kullanıma açılmalı. Bu sanatoryum ülkemiz ve İstanbul için tarihi ve kültürel bir miras. Biz bu tarihi mirasın ranta kurban gitmemesi için elimizden geleni yapacağız. Ben bir kez daha Adalar ve İstanbul halkımızı sahibi oldukları bu değerleri korumaya davet ediyorum.

 

Independent Türkçe

DAHA FAZLA HABER OKU