Trump ve Kushner o kadar farklı kişiliklerdir ki, hiçbir ortak yanları yok gibi görünüyor. ABD Başkanı gururlu, gösterişli, açık sözlü ve sivri dilli bir kişilik. Kushner ise Harvard mezunu, sakin, gizemli ve az konuşan biri.
Her ne kadar Trump sürekli olarak Beyaz Saray'ı damat ve torunlarıyla doldurduğu yönünde eleştirilerle karşı karşıya kalsa da en azından Kushner ile ilgili kararı doğruydu. Trump'ın muhalifleri bile kendileri için zor da olsa bu acı gerçeği kabul edebiliyorlar.
Trump, Kushner'in liderliğindeki BAE ile İsrail arasında önemli ve tarihi bir anlaşmaya sponsor oldu.
ABD'nin eski Dışişleri Bakanı Henry Kissinger'ın dikkat çekici şöyle bir sözü var:
Genellikle herhangi bir Amerikan başkanı, kendisine yakın olan bir veya iki kişiye tam olarak güvenir. Görünüşe göre Kushner, Trump'ın güvenini kazanan adam.
Trump'ın Kushner'a olan güveninin birçok nedeni var. Konu, eleştirmenlerin dile getirdiği gibi en sevdiği kızının Kushner ile evli olması değil.
Trump'ın Kushner'a olan güveninin ilk sebebi çok önemli olmasına rağmen pek bilinmez ve hakkında konuşulmaz. Trump, ilk seçim kampanyasında Kushner'a görev verdi. Kushner ise bu görevini başarıyla yerine getirdi ve Trump'a çocuklarından da yakın bir konuma geldi.
Pek çok kişinin Hillary'nin güçlü ve profesyonel kampanyası karşısında ezilmesini beklediği bu kampanya, Kushner tarafından yenilikçi bir tarzda ve başarıyla yürütüldü.
Kushner, Forbes'e verdiği röportajda, şu ifadeleri kullanmıştı:
Minimum maliyetle liberal ve deneysel bir şekilde çalıştık. Birçok şey yapıyoruz. Başarısız olanları hemen terk eder; başarılı olanları ise artırırız.
Trump'ın damadına bu kadar yakın olmasının ikinci nedeni, onun genç, başarılı ve çalışkan biri olarak umut vadetmesidir. Onu, Başkan Trump için faydalı kılan birçok husus var.
Kushner'ın gayrimenkulle sınırlı kalmayan; medya ve teknoloji gibi diğer alanları da içine alan yatırımları bulunuyor. Bu, medya kampanyalarını anlama ve veri toplama konusunda deneyim kazanmasına yardımcı oldu. Bu sayede pek çok ilişki kurdu ve bunları projelerini gerçekleştirmek için kullandı.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Üçüncü neden, yakın ve etkili isimlerle ilgili artan sızıntılardan dolayı Beyaz Saray'da yaşanan sorunlar sebebiyle Başkan Trump'ın Kushner'a olan kişisel güveninin daha da güçlenmesidir.
Geçen dört yıl içinde, asıl amacı Trump'ı devirmek veya en azından imajına zarar vererek seçimlere tekrar katılmasını engellemek olan birtakım sızıntılar ortaya çıktı.
Kushner, bunların hepsinde şüphelerden uzak bir kişilik olarak kaldı. Ona yakın insanlar, onun başkana baş danışmanlık yapmaktan ziyade eşinin babası olması dolayısıyla kan ve akrabalık motivasyonuyla görevini sürdürdüğünü söylüyorlar.
Nitekim pek çok kişi, bu ailenin itibarını ortadan kaldırmaya ve başarıların önüne bir set çekmeye çalışıyor. Trump ve ailesine yönelik yoğun medya saldırısı bu fikri daha da güçlendiriyor.
Trump'ın Kushner'a olan güveninin dördüncü nedeni, 'Rusya ile gizli anlaşma' şayiasının ortaya çıktığı zor zamanlarda bile Kushner'ın aklın sesini temsil eden gerçekçi karakteridir.
Başkan Trump ile medya arasındaki şiddetli düşmanlığa rağmen (erkek çocukları bile babalarını savunmak için sahneye dahil oldular) Kushner bu çatışmalardan uzak kaldı ve Amerikan yönetiminin bakış açısını sakin ve makul bir şekilde aktarmayı başardı.
Kushner, korona krizinde bile yönetimin yeterince etkili olmamasına rağmen sayılar ve ayrıntılarla ilgili yaptığı konuşmalar ve röportajlarla boy gösterdi. Bunun amacı, gürültülü ve kuşatılmış bir yönetimin sakin ve rasyonel bir resmini sunmaktı.
Beşinci neden ise, onun tarihin ağırlığından kurtulmuş pratik teknokrasisidir. Kushner'ın karmaşık siyasi sorunlara farklı bir şekilde yaklaşmasını sağlayan şey de budur.
Bu, idealizm ya da politik gerçekçilik gibi eski politik okullardan farklı olarak teknokratların önderlik ettiği ekonomik gerçekçiliğe daha yakın olan bir şey.
Kushner, 21'nci yüzyılın ruhunu yansıtıyor. Bundan dolayı tarihsel çatışmalara girmeden sadece rakamların ve ekonomik faydaların diliyle konuşuyor. Kushner'ın Ortadoğu'da önemli müzakerecilerin bile uzun yıllardır başaramadığı şeyi başarmasının temelinde de bu yatıyor.
Bu zikrettiğim sebeplerin ve daha birçok şeyin şu soruyu yanıtladığını düşünüyorum:
Diğerleri başarısız olurken Kushner bunu nasıl yaptı?
*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.
Independent Türkçe için çeviren: Adem İpekyüz
© The Independentturkish